Varlığını sürdürmek için savaşmak onun doğasında var. - Ancak o gerçek değil. | Open Subtitles | هذا شيء في طبيعته , أن يقاتل من أجل البقاء , لكنه ليس حقيقيا |
- Bu gerçek değil! - Evet, bu gerçek değilmiş! | Open Subtitles | ان هذا ليس حقيقيا بل حقيقى هل تحتاج لاثبات انه حقيقى |
Bilmiyorum ama gerçek değil. Buradaki hiçbir şey gerçek değil. | Open Subtitles | لا أعلم، لكنه ليس حقيقيا لا شيء هنا حقيقي |
doğru değil. Bu gece çok seks yaptım. | Open Subtitles | هذا ليس حقيقيا ,لقد مارست الجنس عده مرات الليله |
Bu doğru değil. Annene hiçbir zaman öyle seslenmedim. | Open Subtitles | هذا ليس حقيقيا لم ادعو أمك يوما وولفيرين |
Ve bunun gerçek olmadığını düşünüyorsun? | Open Subtitles | و أنت تعتقدين أن هذا ليس حقيقيا. لا يبدو كذلك حتى الآن. |
Ama bu gerçek değil. Asla olmadı. Trajedi hep bizi bulur. | Open Subtitles | لكنه ليس حقيقيا لن يكون كذلك أبدا , الدراما الحزينة تجدنا دوما |
gerçek değil bu. | Open Subtitles | هذا هو الرمح القيام بذلك. هذا ليس حقيقيا. |
Konuşman, yürümen hatta kıyafetlerin bile gerçek değil. | Open Subtitles | كلامكِ ليس حقيقيا ...مشيتك ليست حقيقية لباسك ليس حقيقيا |
Bu gerçek değil. | Open Subtitles | هذا ليس حقيقياً لا لا, ليس حقيقيا |
Bunun nesi gerçek değil? | Open Subtitles | ماذا بحق الجحيم ليس حقيقيا حول ذلك? |
Ama gerçek değil, sahte. | Open Subtitles | ولكن هذا ليس حقيقيا, انه مزيف. |
- Bir saniye, o denizaltılar gerçek değil. | Open Subtitles | حسنا ، ذلك ليس حقيقيا . أمر الغواصات |
Kafadan uydurdun, o gerçek değil! | Open Subtitles | أنت تتخيله في رأسك هو ليس حقيقيا |
Bu gerçek değil! | Open Subtitles | هذا ليس حقيقيا، هذا ليس حقيقيا |
- Bu dünya gerçek değil. - Onu öldürecek. | Open Subtitles | هذا العالم ليس حقيقيا - سوف يقوم بقتلها- |
Beni kullanıyordu. Bu doğru değil aslında. | Open Subtitles | هذا ليس حقيقيا فى الواقع الحلوى كانت من أجلى |
- Bu doğru değil. Hangi bölümün ne olduğunu daha yeni kavrıyorum. | Open Subtitles | هذا ليس حقيقيا انا افكر في كل جزء من جسدي و ما يفعله |
- Affedersiniz ama bu doğru değil. | Open Subtitles | لذلك أرجو المعذرة، و لكن بكل وضوح هذا ليس حقيقيا |
Bazıları onun insan olmadığını veya onların gerçek olmadığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | البعض يعتقدون انه ليس انسان او انه ليس حقيقيا |
Artık Gün William' ın gerçek olmadığını düşünmeye başladım. | Open Subtitles | لقد بدأت أعتقد أن ويليام 29 فبراير ليس حقيقيا حتى |
Hiç gerçekçi değil. | Open Subtitles | ويرمون بها في حقيبة السفر هذا ليس حقيقيا |
Büyük ödülün bir tank olduğunun doğru olmadığını söylediler. | Open Subtitles | قالوا بأن هذا ليس حقيقيا ولا توجد الجائزة الأولى .. الدبابة |