"ليس خبراً" - Traduction Arabe en Turc

• haber değil
• kadar kolay bir şey değil bu

Aslında bu yeni bir haber değil. İçersen sarhoş olursun.
هذا ليس خبراً عاجلاً، حين يشرب المرء، فهو يثمل.

Telefonda verilecek bir haber değil bu, yüz yüze verilecek bir haber.
هذا ليس خبراً يمكنني قوله عبر الهاتف هذا خبر يجب أن أقوله وجهاً لوجه

Bu tam olarak iyi bir haber değil.
هذا ليس خبراً سعيداً

İyi bir haber değil mi?
ليس خبراً سعيداً؟

Daha önce söylemem gerekirdi biliyorum, ama o kadar kolay bir şey değil bu.
وجب أن أخبرك سابقاً ولكنه ليس خبراً ساراً

Bu haber değil.
بيكي جوتيريز - هذا ليس خبراً -

Clark, sen başka bir gezegendensin. Bu yeni bir haber değil.
(كلارك)، أنت من كوكب آخر، هذا ليس خبراً عاجلاً

Ayrıca Parker geri döndü. Bu tam olarak iyi bir haber değil.
ولكن مرحىً، لقد عادت (باركر) هذا ليس خبراً جيّداً تماماً

Yeni bir haber değil.
ليس خبراً جديداً بالنسبة لي