- Belki de onu demek istemedim. | Open Subtitles | حسنًا، ربّما هذا ليس ما قصدته. |
onu demek istemedim. | Open Subtitles | هذا ليس ما قصدته. |
Bahsettiğim bu değildi. | Open Subtitles | ليس ما قصدته |
Bahsettiğim bu değildi. | Open Subtitles | ليس ما قصدته |
- Bana birkaç hafta daha ver. - Onu demiyorum. | Open Subtitles | امنحني بضعة أسابيع أخرى - ذلك ليس ما قصدته - |
- Evet. Sonra da sandalyeyi alırız. - Onu kastetmemiştim... | Open Subtitles | نعم ، ثم سنحصل على المقعد - ذلك ليس ما قصدته - |
Tam olarak demek istediğim bu değil. Söylemeye çalıştığım bir kaderin olduğunun farkına varman... tepegöz bir yarı kardeşin olduğunu öğrenmen gibi bir şey. | Open Subtitles | هذا ليس ما قصدته تحديدًا، قصدت أن تبيّن المرء أنّ لديه قدرًا... |
Demek istediğim bu değildi. Şapkacı olmak istediğinden emin misin? | Open Subtitles | هذا ليس ما قصدته هل أنت متأكدة انك تريدين أن تكوني صانعة قبعات |
onu demek istemedim. | Open Subtitles | .ذلك ليس ما قصدته |
- onu demek istemedim. | Open Subtitles | هذا ليس ما قصدته |
onu demek istemedim! | Open Subtitles | ذلك ليس ما قصدته |
Hayır, hayır, hayır onu demiyorum. | Open Subtitles | لا, لا, لا, هذا ليس ما قصدته. |
- Kahrolası, onu demiyorum! | Open Subtitles | -اللعنه هذا ليس ما قصدته |
Senden sığınacak yer istediğimde bunu kastetmemiştim. | Open Subtitles | هذا ليس ما قصدته عندما طلبت ملجئ |
- Onu kastetmemiştim. | Open Subtitles | أوه ، يا إلهي ، هذا ليس ما قصدته |
Benim demek istediğim bu değil. | Open Subtitles | - هذا ليس ما قصدته هل يمكن ألا تفعل هذا في الوقت الحالي ؟ |
- Lütfen, demek istediğim bu değil. | Open Subtitles | أرجوك , هذا ليس ما قصدته |
Demek istediğim bu değildi. | Open Subtitles | هذا ليس ما قصدته إطلاقاً. |
Hayır, Demek istediğim bu değildi. | Open Subtitles | هذا ليس ما قصدته |