| Ama Yarın gece, tünelde o kadar adamla birlikte... kesin bu sefer aklımı kaçırırım... ve her şeyi berbat ederim. | Open Subtitles | لكن ليلة الغد فى النفق مع كل هؤلاء الرجال أخشى أننى ربما هذة المرة سأفقد رأسى وأفسد خطة الهروب للجميع |
| Böylece Yarın gece 11'den itibaren saatleri her dakikada birkaç saniye geri kalacak. | Open Subtitles | من 11 مساء ليلة الغد ساعاتهم تزيد بعض أجزاء من الثانية كل دقية |
| Onun finalini oyna ve Yarın gece yatağına gir yoksa dük, Christian'ı öldürtecek. | Open Subtitles | مالم ترضي بنهايته وتنامين معه ليلة الغد الدوق سوف يقدم على قتل كريستيان |
| Yarın akşam dolunayın altında kıllarımın uzayacağına, dişlerimin çıkacağına ve insanları yiyeceğime mi? | Open Subtitles | ان ليلة الغد تحت البدر أنا سظهر لي شعر وأنيابَ و آكلُ الناسَ؟ |
| Bak. Yarın akşam iki katı sebze yiyeceksin, tamam mı? | Open Subtitles | اسمعي , سوف تأكلين ليلة الغد ضعف كمية الخضروات لليوم |
| Yarın akşam sen biraz düşündükten sonra tekrar burada buluşmaya ne dersin? | Open Subtitles | لماذا لا نتقابل ليلة الغد بعد أن تجد وقتاَ للتفكير بالموضوع ؟ |
| Ama Yarın gece benim restorandan izin alabildiğim tek gece. | Open Subtitles | حقا؟ ولكن ليلة الغد ليلا الوحيدة أنا النزول من المطعم. |
| Bu akşam yapamam, hayatım ama Yarın gece çok iyi olur. | Open Subtitles | تعرفين , لايمكنني فعل هذا اليوم عزيزتي لكن ليلة الغد بالتأكيد |
| Yarın gece, rezervasyon ve ayakkabı gerektiren güzel bir yer bulacağım. | Open Subtitles | ليلة الغد , سأجد مكان جيّد المطلوب , التحفظات و الأحذية |
| Yarın gece orada bulunacak kadınlarla milyonlarca baloya ve kayak tatiline gittim ben. | Open Subtitles | لقد ذهبت إلى ملايين المراقص ورحلات التزلج مع النساء اللاتي سيحضرن ليلة الغد |
| Ve her şey planladığımız gibi giderse Yarın gece çocuklarımıza kavuşmuş oluruz. | Open Subtitles | و اذا سار كل شيء حسب الخطة سنتحد مع أبناءنا ليلة الغد |
| Yarın gece sonunda tüm okul önünde korkutma şansını yakalayacaksınız. | Open Subtitles | ليلة الغد أخيرًا سيتاح لكم الفرصة للتخويف أمام المدرسة كلها |
| Yarın akşam bu saatlerde Zoe Hart, BlueBell'in sahibi olacak. | Open Subtitles | بهذا الوَقّتْ في ليلة الغد زوي هارت ستَذْهبُ لإمتِلاك بلوبيل |
| Bu arada Yarın akşam İspanyol mezeleri eşliğinde sangria içmek ister misiniz bizde? | Open Subtitles | بالمناسبة .. أتودون زيارتنا ليلة الغد لاحتساء الخمر وتناول المقبلات ؟ أجل .. |
| Yarın akşam olacak, gelip sen de bir şeyler oku. | Open Subtitles | أنها ليلة الغد أظنُ أنكِ يجبُ أن تأتي وتقرأي شيئاً |
| Yarın akşam yemeğe çıkıp olan biten her şeyi konuşsak mı? | Open Subtitles | هاي، ما قولك اذا ذهبنا للعشاء ليلة الغد ونحتفل بهذه المناسبة؟ |
| Baksana Yarın akşam neden yemeğe gelmiyorsun. | Open Subtitles | انظر، لماذا لا تأتي الى العشاء ليلة الغد ؟ |
| Yarın akşam da böyle şeker olun, ender kabiliyetimden örnekler sergileyeyim. | Open Subtitles | إذا أنت لطيف حقيقي، ليلة الغد أنا قَدْ يُحصّصُ خارج أكثر بعض الشيء هذه الموهبةِ النادرةِ. |
| Muhtemelen Yarın akşama yeni bir ad alacaktır... yani beni dava etmek istiyorsan, elini çabuk tutmanı tavsiye ederim. | Open Subtitles | ومن المحتمل أن يطلق عليه اسم جديد ليلة الغد إذأً لو أردتي مقاضاتي من الأفضل أن تفعلي ذلك بسرعة |
| - Yarın geceki bir araya gelme toplantısını iple çekiyorum. | Open Subtitles | أنظر للأمام إلى إعادة لمّ الشمل ليلة الغد. ني، أيضا. |
| Umarım kız arkadaşın Yarın geceye kadar gömlek giymeyi unutmaz. | Open Subtitles | آمل أن تتذكر صديقتك أن ترتدي قميصاً بحلول ليلة الغد |
| Yarın akşamki atışmaya adımı mı yazdırdın? | Open Subtitles | هل سجلتني لأقدم جولة تنافسية ليلة الغد ؟ |
| Yarınki kutlama için Sektöre yüksek rütbeli bazı kişiler ziyarete gelecek. | Open Subtitles | سوف يتواجد كبار الشخصيات في زيارة القطاع ليلة الغد في العطلة |
| Yarın gece yarısına kadar kardeşimin parçaladığının tamamiylen aynısı bir araç getireceksin. | Open Subtitles | أحضر لي سيارة مماثلة للتى دمرها أخي قبل منتصف ليلة الغد |