Böyle bir şey olmadı. Limuzin, kadın, üst kapak falan yoktu... | Open Subtitles | هذا لم يحدث, لا شيء من هذا لم يكن هناك ليمو أو إمرأة أو فتحة سقف |
Ve bir Limuzin kirala. | Open Subtitles | الحق ، كلير . و تأمر لنا ليمو تمتد أيضا. |
Bu çiçekler,Limuzin ve smokin için yeter. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ تَعتني بالزهور ليمو, تيكس كُلّ شيء |
Jimmy Limo bu muhitte 20 senedir çalışıyordu. | Open Subtitles | جيمي ليمو يَعْملُ في هذا الحيِّ ل20 سنةِ |
Kovulmuştun Blake, limuzine insanları alıp otele götürdüğün için. | Open Subtitles | أطلقت عليك، بليك، لاتخاذ الناس في ليمو العودة إلى الفندق، |
limuzinde olacağız. Eski forsumdan geri kalan birkaç şeyden biri. | Open Subtitles | نحن في ليمو واحده من احدى الفوائد اني غادرت |
Canın cehenneme, Max. Bindiğin limuzinin de tabii. | Open Subtitles | اللعنة عليك يا ماكس وعلى ليمو الراكب فوقه |
- Lima Um Alfa'ya gönderilsin. - İyi misin? | Open Subtitles | "أخبرهم إنه من أجل "ليمو 1 ألفا - هل أنتِ بخير ؟ |
Limuzin ve dar gömlekli kızlar nerde ? | Open Subtitles | أين هو ليمو و الفتيات مع القمصان الضيقة؟ |
Selam, ben Enniskery Limuzin'den Gerry. Mesaj bırakın. | Open Subtitles | مرحبا هذا جيري،في إنسكيري ليمو أترك رساله |
Selam, ben Enniskery Limuzin'den Gerry. Mesaj bırakın. | Open Subtitles | مرحبا هذا جيري ، في إنسكيري ليمو أترك رساله |
Selam, ben Enniskery Limuzin'den Gerry. Mesaj bırakın. | Open Subtitles | مرحبا هذا جيري ، في إنسكيري ليمو أترك رساله |
Evet, bir işim var. Limuzin şirketinde şöförlük. | Open Subtitles | نعم، حصلت على وظيفة قيادة سيارة لشركة ليمو |
Ve çok geçmeden, bir Limuzin onu diğer Hollywood sürtükleriyle elden ele gezeceği bir geceye götürdü. | Open Subtitles | ولم يطل الأمر قبل أن تركب بـ سيارة ليمو في ليلة يتم تمريرها على غرباء أطوار هوليود |
"Limo" bir sözcüktür Durant. İtiraz istemiyorum. | Open Subtitles | (ليمو" كلمة يا (دورانت" لا أريد أن أسمعها |
"Limo"ya dokunacak olursan popona şaplağı yersin Gecegezgini. | Open Subtitles | (أنك تعتدى على كلمتى (ليمو وأنا سأوبخك يا "المتسلل ليلا" أتسمعني |
Merdivenden patlamaya kadar adamlarının işini bitirip seni bizim limuzine yönlendirdik sonra da seni tam buraya çektik, federal yetki sınırının 6 metre ötesine. | Open Subtitles | من الدرج إلى الانفجار، حذفنا اللاعبين الخاصة بك، التلاعب لك ليمو لدينا، ثم قاد لك الحق هنا، |
Beyaz atları limuzine doğru uzat,gece için hazırlan beş kıçla beraber gidiyorsun.. | Open Subtitles | تخيلو انفسـكم في سيارة ليمو طويلة |
Çünkü limuzinde tanımlayamadığımız izler var | Open Subtitles | لأن هناك بعض المطبوعات في ليمو لا يمكننا تحديد و |
Kurbanın limuzinde bıraktığı kulak ve yanak izleri burada. | Open Subtitles | لدينا بصمات أذن ووجنتي الضحية إزاء الـ ليمو هنا |
Evet, belki de Bennett limuzinin çalınmasını çok umursamıyordur. | Open Subtitles | ربما لم يكن بينيت مهتم جداً بالـ ليمو المسروقة |
- Lima Um Alfa'ya gönderilsin. | Open Subtitles | -أخبرهم إنه من أجل "ليمو 1 ألفا " |
Sağdaki kadın az önce Friendsquare'e giriş yapmış. Sosyal bir web sitesi. 12 dakika önce Lomo'da bir bardan. | Open Subtitles | المرأة التي على اليمين دخلت لموقع تواصل إجتماعيّ من حانة (ليمو) منذ 12 دقيقة. |
Evet, süper hikayeydi, "Profesör Kolpa. " | Open Subtitles | حسناً، هذه كانت قصة جيدة (بروفيسور، (ليمو |
Limuzinden bavulumu alıp otobüse binerim. | Open Subtitles | أنا فقط الاستيلاء على أمتعتني من ليمو واتخاذ الحافلة. |
Sonra limuzini iskeleye doğru sürdünüz. | Open Subtitles | ثم أخذت الـ ليمو إلى الرصيف البحري جميعنا ؟ |
Daha çok Bennett'in limuzinini arayan korumalarından birine benziyor. | Open Subtitles | كلا يبدو أن الحارس الأمني لـ بينيت وجد الـ ليمو |