"مؤلماً" - Traduction Arabe en Turc

    • acı
        
    • zor
        
    • acıdı
        
    • acıtacak
        
    • acılı
        
    • üzücü
        
    • acıttı
        
    • sancılı
        
    • Canın
        
    • acıyor
        
    • acıydı
        
    • acıtmış
        
    • acıyacak
        
    • acımıştır
        
    • ıstıraplı
        
    Ayrıca, yaraya basınç uygulamak gayet acı verici bir şey olabilir. Open Subtitles بالاضافة لهذا أنت تعرف بأن الضغط على الجرح يكون مؤلماً جداً
    Demek istediğim, işler kolay olmadığında. Karmaşık olduğunda. acı verdiğinde. Open Subtitles أعني عندما يكون الأمر صعباً و معقداً , و مؤلماً
    Babam ben senin yaşındayken öldü. Yaşadığım en acı verici olaydı. Open Subtitles توفي والدي عندما كنتُ بعمركَ وكان أكثر شيئاً مؤلماً مررتُ به
    Elveda demek çok zor olacaktı, bu yüzden ben yalnız gideceğim. Open Subtitles الوداع سوف يكون مؤلماً, لذا سأذهب لوحدي.
    Evet, bastın. Hem de çok acıdı. Open Subtitles نعم، فعلت و كان الأمر مؤلماً
    Beyler yalan söylemeyeceğim. Bu muhtemelen biraz acıtacak. Open Subtitles يارفاق، لن أكذبَ عليكم هذا سيكونُ مؤلماً حقاً.
    Yani diyoruz ki, uzun, yavaş ve acılı bir ölüm olan çimentonun derisini yakmasının devam etmesini tercih ederiz. Open Subtitles لذا تقولون أنه من الأفضل أن نراه يموت موتاً بطيئاً و مؤلماً بينما الألكاين في الأسمنت يتابع حرق جلده؟
    Kabullenmesi acı veriyor belki. Ama korkarım deliller bize aksini söylüyor. Open Subtitles قد يكون ذلك مؤلماً أخشى أن الأدلة حالياً تقول خلاف ذلك
    acı verici olsun olmasın biz ne zaman birbirimizden bir şey sakladık? Open Subtitles متى كنا نخفي شيئاً عن بعضنا البعض سواءً كان مؤلماً ام لا؟
    Yani çizmek çok acı verdiği için sanat okulunu bırakmak zorunda kaldı. Open Subtitles لقد إضطُرت لترك كلية الفنون لأنّه كان مؤلماً جداً لها بأن ترسم.
    Ne kadar çok beklesen de, gerçekten duyduğunda acı verir. Open Subtitles مهما كان سوء ما تتوقعه فما زال مؤلماً حين تسمعه
    Eminim ki benden bahsetmek onun için çok acı olurdu. Open Subtitles أنا واثقة أنّ الكلام عن ذلك كان مؤلماً جدّاً لها
    Kendi beyninin sana yalan söylediğini bilirken onun emirlerine direnememek çok acı verici olabilir. TED إدراكك أن دماغك يكذب عليك، في حين عدم قدرتك على مقاومة أوامره قد يكون أمراً مؤلماً.
    Belki bir enerji vuruşu ateşleyebilirim ama çok uzun sürer ve ayrıca çok da zor... Open Subtitles ربما يمكنني أن أطلق نبضة طاقة بالشحن ولكن سيستغرق وقتاً طويلاً وسيكون الأمر مؤلماً
    Evet. Çok canım acıdı. Open Subtitles نعم ، كان ذلك مؤلماً كالجحيم
    Onu çok fena acıtacak şekilde hoşçakal dedi. Open Subtitles أعطته وداعاً مؤلماً حتى بعد أن يستيقظ
    Hiç şüphem yok ki Avrupa'da kalmak senin için acılı olmuş. Open Subtitles لا أشك في أن البقاء في أوروبا كان مؤلماً لك
    Ama eğer lisansını bu evde bırakırsan annem için çok üzücü olacak. Open Subtitles لكن إن سحبت رخصتك وأنت في هذا البيت سيكون هذا مؤلماً جداً لأمي
    Biraz acıttı, ama sonlara doğru, sanırım iyi hissettirmeye başladı. Open Subtitles لقد كان مؤلماً بالبداية لكن بالنهاية أعجبني
    Ne kadar sancılı olsa da değişiminin yapılmasını gerektiğini kabul ediyorsunuz demek. Open Subtitles اذاً, انت تتفق ان ذلك التغيير يجب ان يحدث مهما كان مؤلماً
    Bir yıldan fazla süredir bacağında metaller vardı. Canın yanacak. Open Subtitles لديكِ دبابيس في ساقيكِ لأكثر من عام، إنه سيكون مؤلماً.
    Ah! Çok kötü acıyor. Open Subtitles كيف يمكن أن يكون هذا مؤلماً بشدة ؟
    Sizi özleyerek uykusuz kaldım, çok acıydı. Open Subtitles كنت أبقى مستيقظاً و أفتقدكم كثيراً, كان هذا مؤلماً
    acıtmış olmalı. Open Subtitles لابُد أنه كان مؤلماً جداً
    Sadece çok gürültülü. Gerçekten çok acıyacak ama sadece gürültülü. Open Subtitles إنه صوت عالي فقط، سيكون هذا مؤلماً حقا، ولكنه مجرد صوت عالي
    Umarım acımıştır, kertenkele adam! Open Subtitles أتعشم أن يكون مؤلماً لذلك الزاحف
    Çok ıstıraplı olmalı. Open Subtitles لاب أن يكون هذا مؤلماً ليس لديك أية فمرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus