Evde param yok. - Bunu bilmediğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | ليس لديّ أي مالٍ هنا في المنزل. |
Neyse, bu sabah aynaya baktım ve fark ettim ki benim bir işim yok bir kız arkadaşım veya bankada param yok. | Open Subtitles | إذًاصباحاليوم,ناظرتُنفسي للمرآه,ولاحظتُ... بإن ليسَ لديّ وضيفة، أو حبيبةٌ, أو أيُّ مالٍ في المصرف الآلي، |
parası ya da hiçbir bağlantısı olmayan birisi yeni belgeleri nasıl bulabilir? | Open Subtitles | أنى لشخصٍ بدون مالٍ أو إتصالات أن يحصل على وثائق جديدة |
Bu malların ne zamandan beridir bu kadar çok parası var? | Open Subtitles | منذُ متى و هؤلاء المغفليّن لديهم مالٍ كثير؟ |
Sonunda anladım ki star olmanın getirilerinden bir tanesi de çuvalla paran olması. | Open Subtitles | لقد اتضح أن أحد ميزات أن تصبح نجما هي أن تحصل عل مالٍ وفير |
Anladığım kadarıyla kazandığın paraya kanıt olarak el koyuldu. | Open Subtitles | أتفهّم أنّ ما فزت به من مالٍ مقيّد كدليلٍ. |
Bu iş sermaye gerektiriyor, biliyorum. | Open Subtitles | أعلمُ أنّه يستلزمُ رأس مالٍ كبير. |
Ona verecek başka param kalmadı. | Open Subtitles | ليس لديّ أيّ مالٍ لكيّ أدفع له. |
Senin bana verdiğinden başka param olmaz. | Open Subtitles | ولا أملكُ أي مالٍ سوى الذي ترجعينه إلي |
Fakat bildiğin gibi, ayıracak param yok. | Open Subtitles | لكن كما تعلمين .لا املك أي مالٍ فائض |
Sana verecek hiç param yok, Billy. | Open Subtitles | . (حقاً ، لا أملك أي مالٍ لك ، يا (بيلي |
Sıklıkla, onu, ne kadar parası varsa alıp kırışık yüzlükleri, bozuklukları bir keresinde Rolex saatini bağış kutusuna koyup günahlarından arınmayı umut ettiğini görürdüm. | Open Subtitles | أحياناً ، كنت أراه يأخذ.. أي مالٍ كان لديه.. مئات مجعدة، فكة منفردة.. |
Uçaktan iner inmez, eve dönmek için otobüs bileti parası aramak zorunda kalıyorlar. | Open Subtitles | لقد هبطوا من الطّائِرة ... وكان عليهِم أن يبحثوا عن مالٍ كافي ليركبوا الحافِلة للعودة لمنازِلِهِم |
Eğer Peter uyuşturucuya bulaştıysa, bunu şehir merkezinden alacak parası da vardı. | Open Subtitles | لو كان (بيتر) يتعاطى المُخدّرات، فقد كان لديه مالٍ كافٍ لشرائهم من وسط المدينة. |
6'ya geçmen için paran yok. | Open Subtitles | لا تملك أيّةَ مالٍ بعد على الستّة. |
Başka paran da yok. | Open Subtitles | وليس لديك أي مالٍ كذلك |
Sam, senin hiç paran yok ki. | Open Subtitles | (ليس لديكَ أيّ مالٍ يا (سام |
Onu duvara asar, insanları... gözlemek için 2 göz deliği açarız... ya da çok paraya satıp... parasını saklarız. | Open Subtitles | يمكننا تعليقنا على جدارنا نصنع ثقوبا عليها للتجسس على الناس أو نبيعها مقابل مالٍ كثير |
Daha çok paraya ihtiyacım yok, efendim. | Open Subtitles | -لستُ أحتاج إلى مالٍ يا سيّدي . |
Ama hepimiz payımızı sıradaki küçük işimiz için ana sermaye yaparsak sonunda ikişer milyonumuz olur. | Open Subtitles | لكن إن اتّخذنا من غنيمتنا رأس مالٍ لعمليّتنا التالية... فسينال كلّ منّا 2 مليون دولار. |