"ما أخبرني" - Traduction Arabe en Turc

    • bana
        
    • söyledi
        
    Aslında biri bana şu küçük CD ve albüm dükkanından bahsetmişti. Open Subtitles في الحقيقة، شخص ما أخبرني حول هذا المخزن القياسي الكثير البذور
    Kimse bana bunları anlatmamıştı. Daha önce hiç hamile kadın görmedim. Open Subtitles أحدا ما أخبرني يوما بهكذا أشياء ما رأيت إمرأة حامل يوما
    Kimse bana bunları anlatmamıştı. Daha önce hiç hamile kadın görmedim. Open Subtitles أحدا ما أخبرني يوما بهكذا أشياء ما رأيت إمرأة حامل يوما
    Ama bir şey bana onun senin ellerinde güvende olduğunu söyledi. Open Subtitles ..لكن شيئا ما أخبرني بحق أنها كانت في أيد أفضل معك
    Öteki üç muhafız böyle söyledi, fakat etrafa bakmak isterim. Open Subtitles هذا ما أخبرني به الحرس الثلاثة قبلك لكن أرغب في استطلاع المكان
    O gün konuşmamız bittiğinde bana söylediği şeyi unutmayacağım. TED ولكنني لن أنسى أبداً ما أخبرني إياه عندما انتهينا من الحوار في ذلك اليوم.
    - Beni mi bekliyor? Lord hazretlerinin bana söylediği buydu, efendim. Lütfen bu taraftan gelir misiniz? Open Subtitles هذا ما أخبرني به سيادته، سيدي هل بالإمكان أن تأتي من هذا الطريق رجاءً؟
    En azından mağazadaki adam bana olduğunu söyledi. Open Subtitles على الأقل هذا ما أخبرني بهِ الرجل في المتجر.
    Kayboldum ve bir adam yolu bana gösterebileceğini söyledi. Open Subtitles تهتُ ورجل ما أخبرني بأنه سيدلني على الطريق
    Müzayedeciliğe ilk başladığımda biri bana gergin olduğum zaman katılımcıları iç çamaşırlı olarak hayal etmemi tavsiye etmişti. Open Subtitles عندما بدأت العمل كدلالة أولا شخص ما أخبرني إذا كنت عصبية يجب أن أصوّر الجمهور فقط في ملابسهم الداخلية
    Bir çocuk bana deniz kaplumbağasından bahsetti. Open Subtitles طفلِ ما أخبرني عن سلحفاة بحرية إذا نفختي الفقاعاتَ في وجهِها
    Birisi bana tanıştığım bir kadınla birlikte olmam gerektiğini söyledi, bunu görmezden gelemem. Open Subtitles شخص ما أخبرني تواً أني قابلت المرأة التي يفترض أن أبقى معها
    Ama birisi bana, birlikte olmam gereken kadınla tanıştığımı söyledi. Open Subtitles لكن شخص ما أخبرني تواً أني قابلت المرأة التي يفترض أن أبقى معها
    Biri bana beyaz bölgede bulunan ufak bir mekândan bahsetmişti. Open Subtitles حسناً،شخص ما أخبرني للتو عن محل أكل خفيف في المنطقة البيضاء
    Tanrı her zaman bana doğruyu ve yanlışı göstermiştir. Open Subtitles الرب دائما ما أخبرني الفرق بين الصحيح و الخطأ
    En sonunda, birisi köle tacirlerinin genç bir adamı götürdüğünü söyledi. Open Subtitles أخيراً، أحدا ما أخبرني بأنه تم أخذ شاب عن طريق صائدوا العبيد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus