hatırladığım şey, yanan bir evin yerinde babamı ölürken bıraktığım. | Open Subtitles | ما أذكره هو ترك والدي يُحتضر على أرض منزل يحترق |
Küçük anılar, şuradan, buradan ama en çok hatırladığım şey, onu sevdiğimdi. | Open Subtitles | هناك بعض اللحظات الصغيرة و أشياء هنا و هناك . لكن أكثر ما أذكره منها أنني أحببتها |
Son hatırladığım şey senden kaçtığımdı. Sonra da kaçışımı bir şişe viskiyle kutladım. | Open Subtitles | آخر ما أذكره هو هروبي منكِ والاحتفال بهروبي بزجاجة ويسكي لذيذة |
Afedersin, Nerede olduğumu bilmiyorum. Buraya nasıl vardığımı anımsayamıyorum. Düşündüğüm neyi anımsadığım. | Open Subtitles | لا اذكر كيف وصلت إلى هنا ما أذكره أنني سقطت |
Ve hatırladığım kadarıyla ilk defa, tüm uzman doktorlar aynı kişiye oy verdi. | Open Subtitles | ومنذُ بدايةِ ما أذكره عنكم على الإطلاق لطالما اختارَ كلُّ مشرفٍ المقيمَ ذاتهُ على الدّوام د. |
O geceyle ilgili ne hatırlıyorum biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم ما أذكره من تلك الليلة؟ |
O iş başındayken birileri ölmüştü, tek hatırladığım bu. | Open Subtitles | بعض الناس تم قتلهم ، وهو كان ذو علاقة لأمر ، هذا كل ما أذكره |
Ama hatırlayabildiğim tek şey hayatımı berbat etmek için her şeyi yapmasıydı. | Open Subtitles | لكن كل ما أذكره أنه فعل كل شيء ليحول حياتي إلى جحيم |
Efendim, Benim hatırladığım, biraz ders biraz tavsiye, yeteneklerimize dair biraz eliştiri, ama ben hiç bir emir hatırlamıyorum. | Open Subtitles | كل ما أذكره يا سيدي هو أنك قد اعطيتني محاضرة وبعض النصائح و انتقدت قدراتنا ولكنك لم تعطيني أي أوامر |
Kafamı çarpmış olmalıyım çünkü sonra hatırladığım şey beni sürüklemesiydi. | Open Subtitles | لا بد أنني صدمت رأسي لأن ما أذكره بعدها أنه كان يسحبني |
En iyi hatırladığım şey davranışları çok belirsizdi. | Open Subtitles | أكثر ما أذكره هو أن أخلاقه كانت وضيعة |
En iyi hatırladığım şey ise ne kadar korktuğum. | Open Subtitles | و أكثر ما أذكره هو، كم كنت أخاف |
Son hatırladığım şey kafama pat diye bir şey indiği ve bu her ne haltsa onun arkasındaki kutuda uyandığım! | Open Subtitles | آخر ما أذكره هو أنّني ضُرِبتُ على رأسي وأفقتُ داخل هذا الصندوق، بمؤخرة ذلك... مهما كان هذا الشيء |
Telefonu kapadım. Koltuğa oturdum. Son hatırladığım şey bir ses duyduğum. | Open Subtitles | .أغلقتُ الخط، جلستُ على الأريكة ...آخر ما أذكره هو أنني سمعتُ صوتاً |
Son hatırladığım şey Miami havaalanından kalkışımızdı. | Open Subtitles | و آخرُ ما أذكره هو الإقلاع من مطار "ميامي" الدولي |
Son hatırladığım şey seninle konuşmaya geliyordum... | Open Subtitles | آخر ما أذكره هو إنني كنت سأُكلمكَ |
Afedersin, Nerede olduğumu bilmiyorum. Buraya nasıl vardığımı anımsayamıyorum. Düşündüğüm neyi anımsadığım. | Open Subtitles | لا اذكر كيف وصلت إلى هنا ما أذكره أنني سقطت |
hatırladığım kadarıyla ceketin yoktu. | Open Subtitles | ولكن حسب ما أذكره لم تكن تملك أي سترات |
hatırladığım kadarıyla kızın annesi bekârdı. | Open Subtitles | .. ما أذكره أن أم الفتاة كانت عَزَبَة |
Başka ne hatırlıyorum, biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرفين ما أذكره أيضاً؟ |
Kadın bombayı patlattı, hatırladığım bu. | Open Subtitles | لقد فجرت القنبلة، هذا كل ما أذكره. |
Hayır, bilmiyorum. Tek hatırladığım, çocuklarımızla dalga geçtiğimiz. | Open Subtitles | لا، لا أعلم، كل ما أذكره هو أن كلاً منّا كان يسخر من ابنينا |
hatırlayabildiğim, karlı kaplı ovalar ve köknar ağaçlarından oluşan bir koru. | Open Subtitles | كل ما أذكره هو روضة متصلة بشجر التنوب محاط بحقل من الثلج المعوج |
Benim hatırladığım şey harcanabilir bir hayat olarak yaratıldığım. | Open Subtitles | ما أذكره هو صنعي كحياة قابلة للاستهلاك |