Orada Hala kocaman bir balık var, ağzı şu büyüklükte olan bir balık. | Open Subtitles | أنت ما زِلتَ تُخرجُ كمية كبيرة من السمكِ هناك مَع فَمّ بهذا الكبرِ. |
Ama Hala aynı kandanız, ve burada durup kendini yok etmeni izleyecek değilim. | Open Subtitles | لَكنَّك ما زِلتَ من دمَّي ولَنْ أقِفْ هُنا ، و أراقبْك تُحطّمُ نفسك |
Eğer seni bu şekilde tutuyor olsaydı, Hala evli olurdun. | Open Subtitles | حسناً، لو أبقتكَ مقيداً هكذا ربما كُنتَ ما زِلتَ متزوجاً |
Çünkü hâlâ 5 yaşındaki bir çocuk gibi davranıyorsunuz! | Open Subtitles | وأنت ما زِلتَ تَتصرّفُ مثل طفل بعمر الخمسة سنوات |
hâlâ kaçabilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمْكِنُ أَنْ ما زِلتَ تَخْرجُ من هنا. |
Bu kuşu hâlâ Porto Silva'ya götürmek istiyor musun? | Open Subtitles | ما زِلتَ تُريدُ أَنْ تَأْخذَ هذا العُقاب إلى بورتو سيلفا ؟ |
Gel. Beni dinle Rudy, Hala saçmalıklarınla ortalığı karıştırıyorsun değilmi? | Open Subtitles | لذا أخبرني، رودي، أنت ما زِلتَ مرتبطَ بذلك الهراءِ نفسهِ؟ |
bence psikolojik desteğe ihtiyacı olan sensin, çünkü Hala anlamadın. | Open Subtitles | الذي يَحتاجُ بَعْض المساعدةِ النفسيةِ لأنك ما زِلتَ لا تفهمين. |
Hala kadınları baştan çıkarıyor musunuz? | Open Subtitles | أنت ما زِلتَ عِنْدَكَ نائب لمُطَارَدَة النِساءِ؟ |
Shunosuke bunu Hala taşıyor musun? | Open Subtitles | شونوسوكي أنت ما زِلتَ هَلْ عِنْدَكَ هذا؟ |
Altının nerede olduğunu Hala hatırlayabiliyor musun? | Open Subtitles | هَلّ بالإمكان أَنْ أنت ما زِلتَ تَتذكّرُ أين الذهبَ؟ |
Hala burada kimsenin evden kaçmadığını anlayamadın. | Open Subtitles | أنت ما زِلتَ لا تَفْهمُ بأنّ لا أحد يَهْربُ خارج هنا. |
Eğer benden nefret ediyorsan, nasıl Hala Chatterley için kölelik yaparsın? | Open Subtitles | إذا كنت تَكْرهُني، فكَيْفَ ما زِلتَ تعمل هنا عبداً لعائلة "شتارلي"؟ |
Hayır, şimdi değil, henüz değil. Sen benimsin. Beni öldürsen bile Hala benimsin. | Open Subtitles | لا ليس بعد ، ليس بعد أنتِ لي إذا قْتلتني، فأنت ما زِلتَ لي |
hâlâ beni görebildiğinizi mi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | أنت ما زِلتَ تَعتقدُ بأنّك يُمْكِنُ أَنْ تَراني. |
Tam olarak istediğin şey oluyor ve sen hâlâ mutlu olmuyorsun. | Open Subtitles | حَصلتَ على ما تُريدُ وأنت ما زِلتَ لَسْتَ سعيدَ. |
Şimdi soru şu. Beni hâlâ ister misin? | Open Subtitles | لذا أَحْسبُ السؤالَ الكبيرَ الآن، هَلْ أنت ما زِلتَ تُريدُني؟ |
Kart hâlâ sendeyse beraber gidebiliriz. | Open Subtitles | إذا أنت ما زِلتَ عِنْدَكَ الشهادةُ، نحن يُمْكِنُ أَنْ نَذْهبَ سوية. |
hâlâ kendini suçlu hissetmiyorsun ya? | Open Subtitles | أنت لَمْ ما زِلتَ تَبْدو مذنب، أليس كذلك؟ |
Böyle hissetmene şaşırmadım Robert, içten içe hâlâ Amy'yi düşünüyorsun. | Open Subtitles | تَعْرفُ، روبرت، أنا لَنْ أُفاجَئَ إذا أنت سَيكونُ عِنْدَكَ هذه المشاعرِ لأن في الأعماق داخل أنت ما زِلتَ تَهتمُّ بأيمي. |
Phillip hâlâ babalarısın. | Open Subtitles | نعم، حَسناً، فيليب، أنت ما زِلتَ أبّاهم. |
Bir şeylerin biteceğini ama yine de dayanılabileceğini fark ederler. | Open Subtitles | أدركوا أن الأمور يُمْكِنُ أَنْ تَنتهي لَكنَّك ما زِلتَ باقياً |