Görünüşe göre, ülkesinden bir grup insan, silahsızlanma ihtimalinden rahatsız olmuş ve kendi silahlarını temin etmeye karar vermişler. | Open Subtitles | على ما يبدو أن فئةً قليلة داخل بلاده كانت قلقةً عن إمكانية نزع السلاح وقرروا بأخذ زمام الأمور بأيديهم |
Görünüşe göre senin ikinci ismin, karının ise kızlık soyadı eksikti. | Open Subtitles | على ما يبدو أن إسمك الأوسط مفقود .ولقب زوجتك قبل الزواج |
Görünüşe göre; bir sürü sabotajcıyı tetikleyebilme yeteneğine sahip. | Open Subtitles | على ما يبدو أن لدية القدرة علي إطلاق الكثير من المخربين |
Anlaşılan oğlu onu lime lime edip salonda kanlar içinde ölüme terk etmiş. | Open Subtitles | على ما يبدو أن إبنها قام بتمزيقها و تركها تنزف في غرفة المعيشة |
Başka bir şey düşünmem gerekecek. Belli ki kültür, seçimini yapmış. | Open Subtitles | أظنني سأقوم بترتيبات أخرى فعلى ما يبدو أن الثقافة قامت بذلك |
Görünen o ki, adam 200 milyon kredi temerrüt sigortası istemiş. | Open Subtitles | على ما يبدو أن هذا الرجل ربح 200 مليون دولار نتيجة لتبديل الشراء في سندات الرهائن |
Bütün hareket burada, Alan 1'de odaklanmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | المنطقة الأولى, هناك حيث على ما يبدو أن كل الأحداث إرتكزت هناك |
Görünüşe göre, şehrin farklı bölgelerini farklı gruplar ellerinde tutuyordu. | Open Subtitles | على ما يبدو أن مجموعات مختلفة احتلوا أجزاء مختلفة من المدينة |
Çünkü, ahh... Şey... Görünüşe göre annen gerçekten kaçırılmış. | Open Subtitles | لأنـّه على ما يبدو أن والدتك قد اختطفت فعلاً |
Görünüşe göre, kollarından destek aldığı için, giriş açısı zevkin doruğuna çıkarıyormuş... | Open Subtitles | على ما يبدو أن لديه ميزان على ذراعيه و بعد ذلك تكون الزوايا حاده |
Görünüşe göre olan tek şey... saçmalığını saçman için kendi televizyon programını yapmanın teklif edilmiş olması. | Open Subtitles | ما يبدو أن الشئ الوحيد الذي يحدث هو أنه تم عرض عليكِ برنامج تلفازي خاص لتقولي تفاهتكِ |
Dinleyin, Görünüşe göre çocuğunuz benim çocuğumla pek iyi geçinemiyor. | Open Subtitles | على ما يبدو أن ابنكم حصلت له مشكلة صغيرة مع ابني |
Kaçmaya çalıştı, Görünüşe göre alçaktan uçuyordu. | Open Subtitles | حاول أن يهرب, على ما يبدو أن يحلق منخفضاً |
Görünüşe göre başka biri ki birazcık kıskandığım biri Hayalet Ağ'ı tamamlamış. | Open Subtitles | على ما يبدو أن شخصاً ما، وأنا غيور من ذلك قليلاً، قد حسن شبكتنا الشبح. |
Görünüşe göre, genç bir kız okulda genç bir oğlanı saldırdı, ta'am mı? | Open Subtitles | على ما يبدو أن فتاةً تعرضت لصبي صغير هنا في المرسة. |
Görünüşe göre burası herkesin iki kafası olduğu bir evren, bir mutlu, bir üzgün. | Open Subtitles | على ما يبدو أن هذا عالم حيث كل شخص لديه رأسين احدهما مبتسم والاخر حزين |
Anlaşılan ölümden sonra insana olanlar ölümden önce olanlardan pek farklı değil. | Open Subtitles | على ما يبدو أن ما يحدث لك بعد الموت لا يختلف كثيراً عما يحدث لك قبل الموت |
Ama Anlaşılan... Rambaldi'nin gelecek tarihlerden bahsetmesi, o kadının hâlâ yaşadığını ima ediyor. | Open Subtitles | على ما يبدو أن رمبالدى يشير الى تواريخ مستقبليه وأحداث تشير الى أن المرأه حيه |
Soruşturmasını kapatmaya çalıştım ama Anlaşılan senin söylediğin bir şey yüzünden vazgeçmiyor. | Open Subtitles | حاولت ان أُنهي تساؤلاته لكن على ما يبدو أن شئ ما قد قلتيه جعل ذلك مستحيلاً |
Belli ki ilişkimizin temeli hiç bir şey bilmemeye dayanıyormuş. | Open Subtitles | على ما يبدو أن أساس علاقتنا كان مبني على السرية |
Baska bir sey düsünmem gerekecek. Belli ki kültür, seçimini yapmis. | Open Subtitles | أظنني سأقوم بترتيبات أخرى فعلى ما يبدو أن الثقافة قامت بذلك |
Fakat Görünen o ki toplum bana oldukça fazla, değer veriyor. | Open Subtitles | لكن على ما يبدو أن المجتمع يقدرني أنا بقدر كبير |
Ama bu iki karakter neredeyse şizofrenik bir vaka gibi görünüyor. | Open Subtitles | ما يبدو أن يكونا تقريبا مرض الفصام من الصعب أن نتخيل أنهما نفس الشخص |
Görünüşe bakılırsa birisi ona ilişkimizi biraz | Open Subtitles | على ما يبدو أن أحدهم إقترح عليه أن يُبطأ |