Bilirsiniz, bazen benim de yapmam gereken şey bu. | TED | أتعلمون, هذا هو ما يجب علي فعله في بعض الأحيان. |
yapmam gereken bu ama ben asla yapmam gerekenleri yapmam. | Open Subtitles | هذا ما يجب أن أفعله لكنّي لا أفعل ما يجب علي فعله |
Bunca zaman düşünmüştüm ki... Ayakta kalabilmek için yapmam gerekeni yapıyordum. | Open Subtitles | كل ذلك الوقت أعتقدت, أنني أقوم بفعل ما يجب علي فعله |
Tanrının hizmetkârı olarak, yapmam gerekeni biliyorum. | Open Subtitles | كوني عبداً لله، فأنا أعلم ما يجب علي فعله. |
Sanırım ne yapmam gerektiğini bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | اعتقد بأنني أحاول اكتشاف ما يجب علي فعله |
Ve bana, oraya ulaşmak için ne yapmam gerektiğini söylemen gerek. | Open Subtitles | وأريدك أن تقول لي ما يجب علي فعله لأكون في ذلك المكان |
ne yapacağımı bilmiyordum, çünkü reçine beni öldürecekti. | TED | لم أعرف ما يجب علي فعله لأن الراتنج كان سيقتلني |
Yapmak zorunda olduğum şeyi yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت ما يجب علي فعله |
Bütün hayatım boyunca, ne yapmam gerektiği konusunda hiçbir fikrim yoktu. | Open Subtitles | حياتي كلها , كنت . . لا أعرف ما يجب علي فعله |
yapmam gereken şey, eğer burada olsaydı annemin bana yapmamı söyleyeceği şey çenemi kapalı tutmam olurdu, neyse ki o burada değil. | Open Subtitles | ما يجب علي فعله, وما ستخبرني والدتي حتماً بما يجب فعله إذا كانت هنا, حمداً لله أنها ليست هنا. أن أبقي فمي مغلقاً. |
Tek yapmam gereken, üç saatte bir uyanıp bunu yapmak... | Open Subtitles | كل ما يجب علي فعله هو الإستيقاظ كل 3 ساعات و فعل هذا |
yapmam gereken aslında bu ama benim sizden istediğim şansı kendinizi telafi etme şansını vereceğim. | Open Subtitles | هذا بالضبط ما يجب علي فعله ولكني سأعطيك الفرصة لقد كنت أطلب أن تعطيني |
- Hayır. yapmam gerekeni biliyorum. | Open Subtitles | لا جدوى من هذا أعرف ما يجب علي فعله |
Şüpheniz olmasın. yapmam gerekeni yaparım. | Open Subtitles | لا ترتكبي أخطاء و سأفعل ما يجب علي فعله |
yapmam gerekeni yapmalıyım ve maalesef başaramadığını ona söyleyecek kişi sensin. | Open Subtitles | الآن يجب علي أن أفعل ما يجب علي فعله! ،و ...أخشى انك انت التي ستخبريه أنه فشل |
Eğer bana ne yapmam gerektiğini bir kere bile söylersen, seni bitiririm. | Open Subtitles | لذا اذا حولت مره أن تقولي لي ما يجب علي فعله سوف انهيك |
Hayır, polisim ama sen doktorsun ve ne yapmam gerektiğini bana söyleyeceksin. | Open Subtitles | لا, أنا شرطي ولكن أنت دكتورة ذل سوف تخبرني بالضبط ما يجب علي فعله |
Yani şu durumda artık ne yapacağımı biliyorum. | Open Subtitles | بالتالي أعتقد أني أعرف ما يجب علي فعله في هذه المرحلة |
Onu silahla gördüm ve ne yapacağımı bilemedim. | Open Subtitles | لقد رأيتك و بيدك السلاح و لم اعرف ما يجب علي فعله |
Yapmak zorunda olduğum şeyi her zamanki gibi. | Open Subtitles | ما يجب علي فعله كالمعتاد |