Bikinili fıstıklarla bir yatta olabilirdim. | Open Subtitles | لإنه من المفترض أن أكون على متن يخت تحيط به مؤخرات البكيني. |
Ben de yatta uyumak nasıl olur hep merak etmişimdir. | Open Subtitles | ولطالما أردتُ أن أعرف كيفية شعور المرء عند النوم على متن يخت |
Kıyamet Günü Katili, 114 Bleaker Kanal Yolu'ndaki bir yatta saklanıyor. | Open Subtitles | قاتلوا يوم القيامة يختبئون على متن يخت بالمكان 114 شارع بلاكر كانال |
..yatında şampanya içiyor olmalıydı". | Open Subtitles | أن تحتسي .."الشمبانيا" على متن يخت |
Baltimore'da bir yatın içinde ceset bulunmuş. | Open Subtitles | جثة على متن يخت في مدينة "بلتمور". |
Adam Oyster Bay'de demirleyen bir yatta çalışıyor. | Open Subtitles | هذا الرجل يعمل على متن يخت راسية قبالة خليج المحار. |
yatta romantik bir yemeğin bütün sorunları düzelteceğini mi düşündünüz? | Open Subtitles | لذا إعتقدتي أن عشاء رومنسياً واحداً على متن يخت سيصلح مشاكلكم |
Kusura bakma da bu köpek yatta üstsüz şekilde tüttürebilir mi? | Open Subtitles | عذراً، هل هذا الكلب يدخن على متن يخت مثل رئيسه؟ |
Eğer şu anda yatta olsaydık,.. | Open Subtitles | يالهي .. ان كنا على متن يخت الآن |
Bence bu şehir bana Bora Bora Adaları'nda bir yatta Playboy'un kapak kızıyla geçireceğim 4 hafta borçlu. | Open Subtitles | أعتقد أن المدينة تدين لي 4 أسابيع في بورا بورا على متن يخت مع عارضة مجلة "بليبوي", |
Tom Cruise'un 42. doğum günü partisi, kilisenin "The Freewinds" adlı yatında. | Open Subtitles | حفل عيد ميلاد (توم كروز) الثانى والأربعين على متن يخت الكنيسة (فرى ويند). |
Ve böylece, Jane Michale'a neden kar içierisinde bir yatın üzerinde pek gerçekçi olmayan bir arkaplanın önünde kadının birine aşkını açıklamasının romantizmin özü olduğunu açıkladı. | Open Subtitles | وهكذا، شرحت (جاين) لـ(مايكل) لماذا يكون اعتراف رجل لامرأة على متن يخت في الثلج أمام خلفية شبه واقعية هو ذروة الشاعرية |
- Hem de bir yatın içinde! | Open Subtitles | - على متن يخت! |