Ve böylelikle gördük ki, şiddet de tıpkı bulaşıcı bir Hastalık gibi bulaşıyordu. | TED | وهكذا نرى أن العنف، بطريقة ما، يتصرف مثل المرض المعدي. |
Vampirlik doğa üstüne mâl edilebilir ama kan enfeksiyonudur ve eğer bir Hastalık gibi bulaşıyorsa tedavi etme şansı da vardır. | Open Subtitles | مصاص الدم ربما ذو قوى خارقة لكنه يلوث الدم ،وإذا كان ينقل التلوث مثل المرض فهناك فرصة لعلاجه |
Vampirlik doğa üstüne mâl edilebilir ama kan enfeksiyonudur ve eğer bir Hastalık gibi bulaşıyorsa tedavi etme şansı da vardır. | Open Subtitles | مصاص الدم ربما ذو قوى خارقة لكنه يلوث الدم ،و إذا كان ينقل التلوث مثل المرض فهناك فرصة لعلاجه |
Bu sanki seni içerden dışarı çürüten birşey gibidir. | Open Subtitles | إنه مثل المرض الذي يصيبك بالعفن من الداخل والخارج |
Korku bir hastalık gibidir, eğer dışarı atmazsan seni yer bitirir. | Open Subtitles | الخوف مثل المرض .. اذا لم تعالجه فـ سيقتلك حسناً .. |
Durdurulmadığı takdirde Hastalık gibi yayılır. | Open Subtitles | لو لم يتم التحقق منه أنه ينتشر مثل المرض |
Yahudiler, Yahudilik,... ..bunlar birer Hastalık gibi. | Open Subtitles | اليهود اليهودية انها مثل المرض |
Hastalık gibi bir şey. Hiçbir şey, hiçbir zaman onu tatmin etmeyecek. | Open Subtitles | هذا مثل المرض لا شيء سيكفيها أبداً |
Bir Hastalık gibi içimdesin. | Open Subtitles | أنت بداخلي مثل المرض |
Salgın bir Hastalık gibi içinde yayılıyor. | Open Subtitles | إنها تنتشر فيكِ مثل المرض |
Hayatımı bir Hastalık gibi gaspettin. | Open Subtitles | انتِ غزوتِ حياتي مثل المرض |
- Peygamber mi? Gördün mü salgın Hastalık gibi yayılıyor. | Open Subtitles | -أتَرى، يَنْتشرُ مثل المرض . |
Bu bir Hastalık gibi. | Open Subtitles | إنه مثل المرض |
Hastalık gibi bir şey. | Open Subtitles | إنه مثل المرض. |
Hastalık gibi. | Open Subtitles | مثل المرض. |
Bu sanki seni içerden dışarı çürüten birşey gibidir. | Open Subtitles | إنه مثل المرض الذي يصيبك بالعفن من الداخل والخارج |