"مجموعة صغيرة من" - Traduction Arabe en Turc

    • küçük bir grup
        
    • küçük bir kocayemiş
        
    • az sayıda
        
    İki koridor ilerde küçük bir grup çoğalıcı sizin tarafınıza geliyorlar. Open Subtitles هناك مجموعة صغيرة من الرليكيتورز على بعد ممرين, يتجهون في طريقكم
    Bu önemli bir yol Bizler, küçük bir grup eylemci olarak, bir kamu denetçisinin hesabından Hint hükumeti için para çektik. TED هذا طريق كبير ونحن ، بوصفنا مجموعة صغيرة من الناشطين ، صغنا مشروع قانون أمين المظالم لحكومة الهند.
    Eylem, sekiz ay önce, olayı kaza sonucu fark eden küçük bir grup bilim adamı tarafından başlatıldı. Open Subtitles لقد بدأت هذه الحركة منذ ثمانية أشهر بواسطة مجموعة صغيرة من العلماء
    Virginia'da küçük bir kocayemiş kabuğu standı var. Open Subtitles هناك مجموعة صغيرة من أشجار مادرونا في فيرجينا
    Virginia'da küçük bir kocayemiş kabuğu standı var. Open Subtitles هناك مجموعة صغيرة من أشجار مادرونا في فيرجينا
    Geçen otuz yılda, bu çalışma az sayıda proteini ve görece az örneği genellikle tek bir yerde test etti. TED في الثلاثين سنة الماضية، اختبرت هذه الدراسات مجموعة صغيرة من البروتينات في عينات قليلة نسبياً وعادةً في موقع واحد
    Teddy geldiğinde, sizin tam güneyinize yerleşir ve güneydeki müşterilerin hepsini alır, sizi kuzeyde kalan az sayıda müşteriye bırakır. TED ولكن عندما وصل تيدي قام بوضع عربته جنوب عربتك تماماً عربتك لكي يسرق كل زبائن الجنوب لكي يترك لك مجموعة صغيرة من زبائن الشمال
    Biz, bugün, sadece küçük bir grup dinozor biliyoruz büyük tükenişten canlı çıkan - ve bugün tüm çevremiz onlarla dolu - kuşlar. Open Subtitles و نعرف اليوم مجموعة صغيرة من الديناصورات التي نجت من الانقراض وهي حولنا اليوم
    Hayatta kalanlardan küçük bir grup İhtiyar Heyeti oldular. Open Subtitles مجموعة صغيرة من الناجين صنعت السفينه الكبرى
    Sadece küçük bir grup bilim adamının girmesine müsaade edildi. Open Subtitles فقط مجموعة صغيرة من العلماء يسمح لهم بالدخول
    Biri, yüz kişilik bir birlikle beraber küçük bir grup isyancıya saldırıp kılıcını elinden düşürmüş ve kaçmışken, diğeri silahı bile olmadan canavarın ağzının etrafında dolandı ve koca bir şehri sadece kurnazca sözleriyle dize getirdi. Open Subtitles مجموعة واحدة على مجموعة صغيرة من المتمردين مع تشجيع القرن فَقَد سيفه و هرب
    Klinik, küçük bir grup tıbbi profesyonel çalıştırır onlar da çeşitli görevleri yerine getirebilirler. Open Subtitles تُوظّف العيادة مجموعة صغيرة من الأطبّاء المحترفين الذي ينفذّون العديد من الخدمات.
    Sadece küçük bir grup insan detayları biliyordu. Open Subtitles فقط مجموعة صغيرة من الأشخاص كان لديهم التفاصيل
    Polis, saldırıya tanıklık etmiş olabilecek küçük bir grup çocuğu arıyor. Open Subtitles حدثت في المدينة في الأسابيع القليلة الماضية. الشرطة تبحث عن مجموعة صغيرة من الأطفال
    1988’de “Yağmur Adam” filmi çıkmadan sadece çok az sayıda uzman otizmin nasıl bir şey olduğunu biliyordu. Dustin Hoffman’ın Raymond Babbitt olarak unutulmaz performansı “Yağmur Adam”a dört Akademi Ödülü kazandırdığında, dünyanın her yanındaki çocuk doktorları, psikologlar, öğretmenler ve ebeveynler otizmin nasıl bir şey olduğunu öğrendiler. TED قبل ظهور "رجل المطر" في علم 1988، فقط مجموعة صغيرة من العلماء يعرفون كيف تبدو علامات التوحد، ولكن بعد الأداء الذي لا ينسى لداستن هوفمان لشخصية رايموند باييت حصل فيلم "رجل المطر" على أربعة جوائز أكاديمية، أصبح كل من أطباء الأطفال وعلماء النفس والمعلمين والأولياء من أنحاء العالم يعرفون كيف يبدو التوحد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus