Ama tam uygun hızla atılması halinde yerçekimi kuvveti topu tıpkı Ay gibi Dünya'nın yörüngesinde tutacaktı. | Open Subtitles | و لكن أن كانت السرعة مناسبة فإن قوة الجاذبية ستضع الكرة في مدار حول الأرض مثل القمر |
Dünya yörüngesinde ne hızla dönüyoruz şu an? | Open Subtitles | ونحن في مدار حول الأرض.. بأية سرعة الآن؟ |
Şu anda, Viltvodle Altı gezegeninin yörüngesinde seyrediyoruz. | Open Subtitles | نحن حالياً فى مدار حول كوكب فيلتفودل 6 |
O kadar eğilebilirsiniz ki Güneşin etrafındaki yörüngeye takılırsınız, tıpkı Dünya gibi, veya Dünyanın etrafındaki Ay gibi. | TED | و يمكن أن يبلغ هذا الإنحراف درجة أن تؤسرون في مدار حول الشمس، كما هو حال الأرض، أو القمر حول الأرض. |
Bir süpernovanın yörüngesindeyim. | Open Subtitles | أنا في مدار حول سوبرنوفا |
Yine, bu yardımcı renkli eğrilerle birbirleri etrafında yörüngede olan iki kara deliği gösteriyor. | TED | و يمثل النموذج ثقبين أسودين كل واحد في مدار حول الآخر، مرافقا بهذه المنحنيات المساعدة على الفهم. |
Alıcılar Dünya yörüngesinde Goa'uld gemilerinden oluşan bir donanma belirledi. | Open Subtitles | التقطت المجسّات أسطولاً حربياً للـ(غواوولد) في مدار حول (الأرض) |
Gerak Ba'al'ın dünyada olduğuna inandıysa kuşkusuz gezegen yörüngesinde bir üs kurardı. | Open Subtitles | إذا اعتقد (جيراك) أن (بعل) موجود على الأرض.. فسيؤسس قاعدة عمليات في مدار حول الكوكب |
- Solucan deliğinin yörüngesinde. | Open Subtitles | -إنّه في مدار حول الثقب الدوديّ |
İnsanoğlu sadece Dünya'nın etrafındaki bir yörüngeye kadar birkaç yüz kilometre uçmuştu. | Open Subtitles | حلـّق الرجال فقط بضعة أميال لأعلى في مدار حول الأرض |
Bayanlar ve baylar, yörüngeye devasa bir ayna yerleştirdim böylece Güneş ışınlarının yüzde 40'ını yansıtacak ve Dünya soğuyacak. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي، لقد وضعت مرآة عملاقة في مدار حول الأرض و هي ستعكس 40% من أشعة الشمس وبالتالي الأرض ستبرد, شاهدوا |
Endurance'ı, Miller'ın gezegeninin yörüngesine sokmak yerine ki bu yakıt tasarrufu sağlar ama çok fazla zaman kaybederiz Gargantua'nın etrafında daha geniş bir yörüngeye girsek Miller'ın gezegeniyle paralel bir yörüngeye zaman kaymasının dışında, şurada. | Open Subtitles | عوض إدخال سفينة "إنديورانس" في مدار حول كوكب (ميلر)... وهو ما سيحفظ الوقود لكنّنا سنخسر وقتاً طويلاً... ماذا لو اتّخذنا مداراً أوسع حول "غارغانتوا" بالتوازي مع كوكب (ميلر)... |
Bir süpernovanın yörüngesindeyim. | Open Subtitles | أنا في مدار حول سوبرنوفا |
Dünya'nın yörüngesindeyim. | Open Subtitles | أنا في مدار حول الأرض |
Böylece, gezegenimizin güneşin etrafında yörüngede kalmasını sağladığını düşündüğümüz yerçekimi, aslında dünyanın, güneşin kendi etrafındaki uzay dokusunda oluşturduğu eğimli yüzeydeki hareketinden başka bir şey değildir. | Open Subtitles | هذا هو,السحب الجاذبى الذى يحفظ الأرض فى مدار حول الشمس |
Yerçekimi bizi Dünyaya doğru çeker ve Dünyamızı güneş etrafında yörüngede tutar. | Open Subtitles | الجاذبية تسحبنا لأسفل إلى الأرض, وتحفظ الأرض فى مدار حول الشمس. |
Tatlı rüyalar göreceksin, ve uyandığında, Ardena'nın etrafında yörüngede olacağız, ve ben tam burada olacağım. | Open Subtitles | ستحلم بأحلام سعيده و عندما تستيقظ ستكون * فى مدار حول * أردينا و سأكون هنا مباشرهً |