"مدرك" - Traduction Arabe en Turc

    • farkındayım
        
    • farkında
        
    • biliyor
        
    • farkındasın
        
    • fark
        
    • haberim
        
    • haberiniz
        
    • anlıyor
        
    • haberin
        
    • haberdar
        
    • biliyorsun
        
    • farkına
        
    • habersiz
        
    • anlıyorum
        
    • farkındasınızdır
        
    Yani bana ivedi bir güvenlik sorunumuz olduğunu söylemeye geldiyseniz inanın bana farkındayım. Open Subtitles اذاّ أتيت لتبلغني أن لدينا مشكلة أمنية عاجلة؟ ثق بى أنا مدرك لهذا
    İyi haber şu; Sizi buradan çıkarmakla ilgili sorumluluğumun kesinlikle farkındayım çünkü sizinle bar arasında duran tek şey benim. TED الخبر السار هو انني مدرك تماما لمسؤليتي في اخراجكم من هنا لأنني الشيئ الوحيد الذي يحول دونكم و المشرب
    On beş yıldan müebbete hapis. Bunun farkında mısın avukat bey? Open Subtitles ستسجن لخمسة عشر عاما هل أنت مدرك لذلك ، أيها المستشار؟
    Bayım farkında mısınız ama bu masada 50,000 dolar ile oyun oynanıyor. Open Subtitles سيدي، هل أنت مدرك بأنّ هناك صفقة 50.000 دولار في هذا المساء؟
    Bramford'un, yüzyılın başlarında pek de iyi bir ünü olmadığını biliyor muydunuz? Open Subtitles أنت مدرك ان ذلك البرامفورد أَنْ لة سمعةَ غير سارةَ حول نهاية القرنِ؟
    farkındasın, yönetim kurulu ve ben dahil olmak üzere yasaklıyız. Open Subtitles أنت مدرك بأن مجلس إدارتنا يواجه إتهاماً، بمن فيهم أنا
    Uzun zamandır Batı'nın bir dostu olarak Batı toplumlarının ne kadar kötümser olduklarının farkındayım. TED كصديق منذ فترة طويلة مع الغرب أنا مدرك بالفعل بكيف أصبحت المجتمعات الغربية متشائمة
    Vücuda ve zekaya destek olmaları konusunda ilaçların gücünün farkındayım. Open Subtitles أَنا بالكامل مدرك للذي كيمياء ومخدّرات يُمْكِنُ أَنْ يَعملانِ لمُسَاعَدَة ومُسَاعَدَة الجسمِ والعقلِ،
    farkındayım. Aramızdaki sosyal uçurumun da farkındayım. Open Subtitles انا مدرك لهذا , ومدرك أيضاْ للعلاقة الإجتماعية بيننا
    Yüzbaşı, ilk saptadığımız bölgeleri araştırdığının farkındayım. Open Subtitles أيها القائد ، أنا مدرك تماما أنك إستطلعت المناطق المنشئ أولاً
    Senin sadece dokuz aydır burada olduğun gerçeğinin farkındayım. Open Subtitles أنا فقط مدرك لحقيقة أنك هنا منذ تسعة أشهر فقط
    Bayım farkında mısınız ama bu masada 50,000 dolar ile oyun oynanıyor. Open Subtitles سيدي، هل أنت مدرك بأنّ هناك صفقة 50.000 دولار في هذا المساء؟
    Başkan rehinelerin durumunun farkında ve misyonerlerin güvenliği konusunda endişeli. Open Subtitles ،الرئيس مدرك تماما لحالة المختطفين .وهو قلق على سلامة الدعاة
    İşletmenin iflasının yaratacağı etkinin ve sonuçların farkında olmak demek. TED هذا يعني أن تكون مدرك للتأثير ، مدرك للعواقب التي تخص فشل ذلك المشروع.
    ve bu derslerin dünyayla paylaşılması sorumluluğunun farkında olmak. TED وأن تكون مدرك السؤولية لتشارك ما تعلمته مع العالم.
    Peki, pazarlık ettiğiniz, bilimin yarattığı bu canavarın bir katil olduğunu biliyor musunuz ? Open Subtitles هل أنت مدرك أنه بسبب هذه النزوة العلمية تتفاوضون مع قاتل ؟
    İşin başında bu belayı başımıza açan zaten buydu farkındasın değil mi? Open Subtitles أنت مدرك أن هذا هو السبب الرئيسي الذي وضعنا في تلك الفوضى؟
    Eğer yalan söylüyorsanız ve bunu fark edersek işinizden olursunuz. Open Subtitles أنت مدرك أنه إذا إكتشفنا أنك تكذب فسوف تخسر وظيفتك
    Ondan sonra tamamen beni yönlendirenden haberim olmadan tüm emirlere uyuyordum. Open Subtitles , ثم انا انفذ الأوامر لاشعوريا غير مدرك تماما لما يوصلني
    Lütfen, Dr Railly. Acaba çalışmalarımdan haberiniz var mı? Open Subtitles من فضلك دكتورة ريلى ، انا اتسائل اذا كنت مدرك لدراستى الخاصة
    Tanrı'nın Emri'nin bu kitapta yazdığını, biraz da olsa anlıyor mu? Open Subtitles هل هو مدرك أن هذا الكتاب يحوي كلام الرب؟
    Ruhsatsız tıbbi yardımda bulunmanın yasalara aykırı olduğundan haberin var mı? Open Subtitles بني هل أنت مدرك أنه غير قانوني ممارسة الطب بدون رخصة ؟
    Biz ve onlar, birbirimizin varlığından haberdar olmadan paralel hayatlar yaşıyor olabiliriz. Open Subtitles نحن وهم نعيش في عوالم متوازية كل منا غير مدرك بوجود الآخر
    Yasaya göre, böyle sözler söylemenin sizi sahte peygamberlikten mahkum edeceğini iyi biliyorsun. Open Subtitles انت مدرك بقول مثل هذه الأشياء سيحكم عليكم كـ اكذوبة نبيكم وفقا للقانون
    O anılar bir görüşten geliyordu, daha onların garipliğinin farkına vardığında. Open Subtitles تلك الذكريات قد غابت عن مجال رؤيتك، إلا أنك مدرك لغيابها.
    Ted attığı her adımda klipslerin çıktığından habersiz hastaneden ayrılır. Open Subtitles وتيد يغادر المستشفى غير مدرك أن المشابك الجراحيية تتفكك لديه مع كل خطوة
    Annene sadakatini anlıyorum ama yarın düğünümde yanımda durmayı düşünür müsün? Open Subtitles انا مدرك انك مخلصة لامك هلا جلستي بجانبي في الزفاف غدا؟
    Sanırım girilmesi yazak federal bir bölgeye izinsiz girmenin cezasının ne olduğunun farkındasınızdır. Open Subtitles سأفترض انك مدرك عقوبات تجاوزك منطقة فيدرالية محظورة سأفترض انك مدرك عقوبات تجاوزك منطقة فيدرالية محظورة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus