"مدركين" - Traduction Arabe en Turc

• farkındayız
• haberdar
• habersiz
• haberimiz
• farkındalar

-Şimdiye kadar hiç sigortalanmadı.Paha biçilmezdir o! -Evet,farkındayız efendim.
لم يؤمن علية ابدأ , انه لا يقدر بثمن نعم , نحن مدركين لهذا يا سيدى

Ayrıca kızını uygun rüzgarı ele geçirmek için kurban ettiği spekülasyonlarının da farkındayız.
نحن مدركين جدا ذلك من تضحّيته بابنته... لضمان ريح مواتية.

Tehdidin farkındayız. Durumu değerlendiriyoruz.
إننا مدركين للخطر ونقوم بتقييم الموقف

Öyle olsa bile profresyoneller olarak çevredekilerden haberdar olmamız gerekmez mi?
رغم ذلك , كمحترفون إلا يجب أن نكون مدركين ... ؟

O yüzden ne yaptıklarından habersiz, ortalıkta dolanıyorlar.
لذلك كانوا يركضون في حلقات كالمجانين, غير مدركين لما يعملون.

Üniversitenin politikasından haberimiz yoktu. Bu yüzden herkesten sakladık bunu.
وكنا مدركين لسياسة الجامعة، لذلك السبب كذبنا قليلاً

Queen Bee'nin Rejiminin getireceği vahşetin farkındalar...
أنهم مدركين جيدا للوحشية لنظام الملكة النحلة

Billy, çok etkileyiciydi ama hepimiz zaten durumun farkındayız.
"بيلي"، يالها من قصة مؤثرة وماإلى ذلك لكن أعتقد أننا مدركين جيدا ماالذي نواجهه

- ...öğrenci kesimi yetiştirir. - Öğrencilerinizin "Eğitimden" ne anladıklarının oldukça farkındayız.
نوع من محدد من الفرق نحن مدركين تماماَ

Bunun farkındayız.
نحن مدركين لذلك

Hepimiz Bay Talbot'un kişisel, travmatik deneyimlerinin acısını çektiğinin farkındayız.
طريق الشفاء العقلي الطويل. الآن، نحن كلّنا مدركين أنّ السيّد (تالبوت) قد عاني تجارب شخصيّة مؤلمة.

Bay Crabb,hepimiz bir değişim döneminde olduğumuzun farkındayız. Departmanları kontrol ediyorum bu hafta boyu.
سيد (كراب), كلنا مدركين أن هذه مرحلة إنتقالية, لهذا السبب أنا هنا بالأسفل.

Biz de farkındayız Erin.
(جميعنا مدركين لذلك يا (ايرن

Peki ya yatırımcılar ve girişimciler arasındaki ilişkilerde sonuçları etkileyebilecek haberdar olmadığımız farklılıklar, doğrudan duyamadığımız veya göremediğimiz farklılıklar varsa?
لكن ماذا لو كان هناك فروق طفيفة في التفاعلات بين المستثمرين وأصحاب الأعمال التي يمكن أن تؤثر على نتاجهما الفروقات التي نحن غير مدركين لها، التي لا يمكننا أن نراها أو نسمعها مباشرةً؟

Ve bütün bu delirtici karmaşanın içinde kaçınılmaz sonumuzdan haberdar olarak ki bu da ölümlü olduğumuzu söylemenin şiirsel bir biçimi sadece.
ووسط كل ...هذا النشاط المسعور مدركين بالكامل ...لفنائنا الوشيك التي هي طريقة ...جميلة لقول

Kültürel elbiselerden de haberdar olmalısınız.
عليكم أن تكونوا مدركين للعادات الثقافية

Yani keyifli bir şekilde kainatın ötesinde neler olduğundan habersiz olacaklardı.
لذا قد يكونون سعداء غير مدركين . بالكون وراء ذلك

Festivaldeki binlerce insan tünelde yaşanan felaketten habersiz, eğlenmeye devam etti.
غير مدركين للمأساة الحاصلة.

Bu ince alaydan haberimiz var.
نحن مدركين للسخرية

Bundan haberimiz yoktu...
... لم نكن مدركين لأي من

- Evet, bu farkındalar demek.
حسناً,أجل,هذا يعني أننا مدركين.

Zaten tümü bilinçsiz olarak farkındalar.
هم كانوا تقريباً غير مدركين