Mektuplara şimdi değinmeyeceğim fakat sürekli olarak yinelenen ilginç bir ifadeye dikkatinizi çekeceğim. | Open Subtitles | أرجو أن لا تقراءها الآن سوى لملاحظة جملة مثيرة للأهتمام والتي تكررت مراراً |
- dinlediğimiz müzik buydu.. büyük babam sürekli bu şarkıyı söylerdi.. | Open Subtitles | أخبرني جدي أن هذه هي الموسيقى التي كان يسمعونها مراراً وتكراراً |
Brüksel'de çaresizce tekrar tekrar ortak çözümler bulmaya çalışırken hiç kimsenin, hem de hiç birimizin daha önce böyle bir krizle uğraşmadığını farkettim. | TED | في بروكسل عندما حاولنا بشدة مراراً وتكراراً أن نوجد حلولاً مشتركة أدركت أن لا أحد منا قد تعامل من قبل مع أزمة مماثلة |
Korkaklar ölmezden önce ölüp dururlar, yiğit olan yalnız bir kez tadar ölümü. | Open Subtitles | الجبناء يموت مراراً قبل موتهم، أما الشجعاء فلا يذوقون الموت إلا مرّة واحدة |
Başrahibe, Azizler Gecesi'nde seni sık sık kabristana götürür büyükbaban da sana Edgar Allan Poe'dan hikayeler okurdu. | Open Subtitles | رئيسة الدير أخذتك مراراً للمقابر كل ليلة هالوين وجدك كان يقرأ لك قصص |
Ve böylece hep aynı şeyleri tekrar tekrar yapmaya devam ediyorlar. | TED | وبالتالي هم يفعلون الشيء نفسه مراراً ومراراً. |
Bu doktorların bazıları sürekli seni çağırır ve para aşırıp durur. | Open Subtitles | بعض الأطباء يجعلونك تعود مراراً وتكراراً والدفع لهم مرة بعد أخرى |
Hazırlık okulundayken aynı senin gibi bana da sürekli kabadayılık taslardılar. | Open Subtitles | عندما كنت في الروضة مثلك، كنت اتعرض للمضايقات مراراً و تكراراً |
İş yapmanın aynı şeyi sürekli sürekli ifade etmesi ne kadar inanılmaz | Open Subtitles | إنه لشئٌ مذهل أن كثير من الأعمال تذكر الشئ نفسه مراراً وتكراراً |
Bir konuda kafanız rahat etmeyince sürekli ona dönüp durursunuz. | Open Subtitles | عندما لا تستطيع الراحة من شيء تظل تكرره مراراً وتكراراً |
Bu kısa motifleri sürekli tekrar eden kelimeler gibi düşünebilirsiniz ve bu kelimeler cümlelerde ortaya çıkıyor. | TED | يمكنك التفكير في تلك الانماط القصيرة والتي تتكرر مراراً ومٍٍراراً كأنها كلمات وتلك الكلمات تظهر في جُمل. |
Bunların hepsini bir araya getiriyorsunuz ve işte, sizi sürekli sürekli o boşluğu doldurmak için geri döndüren hikayeniz hazır. | TED | تضع كل هذه الأمور سوية وبعدها تجد قصتك لملئ الفجوة التي تجبرك للعودة مراراً وتكراراً |
Öyle kusursuz bir model buldum ki tekrar tekrar resmini yapacağım. | Open Subtitles | الآن و قد وجدت الموديل المثالى سوف أرسمها مراراً و تكراراً |
İçimden,insanları tekrar tekrar öldürdüm, ölümlerini garaz ve kinden doğan iğrenç bir arzuyla. | Open Subtitles | بقلبي، قتلت الرجال مراراً وتكراراً، يتمنون وفاتهم برغبة مقرفة ولدت من الحقد والضغينة. |
Bu rolü yıllarca çok kez oynadı, büyük bir inandırıcılıkla. | Open Subtitles | عِنْدَهُ، على مرِّ السنين، لَعبَ الدورُ مراراً وتكراراً وبالإتهامِ العظيمِ. |
Babam evde olmadığı için çok şanslıydı, sonra fark ettim ki, babam sık sık bu kadar şanslı oluyordu. | Open Subtitles | لا كان أبي محقاً لأنه لم يكن حاضراً لفعل هذا لكنني بدأت أدرك بعد ذلك أنّ الحظ حالفه بهذه الطريقة مراراً |
Bana hep aynı şeyi söylüyorlar. | Open Subtitles | وأنا لا أعرف، أنهم يعطونني نفس الكلام الفارغ مراراً وتكراراً |
Aksi halde aynı hataları tekrar tekrar yapmaya devam edersin. | Open Subtitles | ما عدا ذلك ستظل ترتكب نفس الأخطاء مراراً و تكراراً |
"Üç yıldır durmadan ilaç verdiler, dövdüler, tecavüz ettiler." diyor. | Open Subtitles | يقول انه لمدة ثلاث سنوات يخدر ويضرب ويغتصب مراراً وتكراراً |
Yazarın balina avına ilk elden aşinalığı, Ishmael'in canlı açıklamalarında defalarca belirtilmiştir. | TED | ألفة الكاتب المباشرة مع الحيتان واضحة مراراً وتكراراً في وصف اسماعيل الحيّ. |
Bakın, bunu sizlerle kaç kere konuştuk. | Open Subtitles | لم يقل شيئاً لقد تحدثت مراراً و تكراراً مع هؤلاء الناس |
Yüz defa söyledim. | Open Subtitles | الشوك على اليسار ,والسكاكبن على اليمين علمتك ذلك مراراً وتكراراً |
Kafamdan atamıyorum. Arka arkaya söyleyip duruyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع عدم التفكير فيها، أستمر في غناءها مراراً وتكراراً |
Oradan oraya gönderilip durdum, şimdi bunun nesi tıbbi olarak alâkalı? | Open Subtitles | وتمّ نقلي مراراً وتكراراً ولا أعلم ما علاقةُ كلِّ هذا بوضعي الطبّي |
Tamam, devamlı bu şarkıyı duyuyorum, ve taşıyıcı da eski bir kaset. | Open Subtitles | حسناً إذاً كنت أستمع مراراً لهذه الأغنية و الوعاء هو شريط قديم |
ve her defasında daha önce yüzlerce kez farklı varyasyonlarını duymuş olduğum hikâyeyi anlattılar. | TED | تشاركوا القصة نفسها مراراً وتكراراً الشيء الذي تكرر علي مرات عديدة |