| Bir aydır buradayım ve beni bir kez bile aramadı. | Open Subtitles | اعني, انا هنا منذ شهر, ولم يحاول الاتصال مرةً واحدة. |
| Kendimi kötü hissediyorum. Onu sadece bir kez görmeye gittim. | Open Subtitles | يا إلهي، أشعرُ بالسوء لم أزُرهُ إلا مرةً واحدة |
| Hey şef bu konuda sendika ile konuştum. Ve sadece bir kez yapılabileceğini söylediler. | Open Subtitles | لقد تحققت من النقابة , يمكنك فعل هذا مرةً واحدة |
| Beni ağacın altına terk ettikten sonra sadece bir kere görmeye geldi. | Open Subtitles | بعد أن تخلت عني تحت الشجرة، لم تأتي إلا مرةً واحدة لرؤيتي |
| Fakat çocuğunu bir kere cezalandır ve yaşlandığında senden öç alır. | Open Subtitles | و لكن عاقب طفلك مرةً واحدة و سيردّ الكيل لك عندما تطعن في السن. |
| Hepsini bir anda öğrenmek istemiyorum sanırım. | Open Subtitles | لا أعتقدُ بأنني أريدُ بأن أعرف كل ذلك مرةً واحدة. |
| İşin tuhaf yanı, sanki bütün beyin hücrelerin aynı anda ateşleniyor. | Open Subtitles | الأمر الأغرب أن كل خلايا دماغك تحترق مرةً واحدة |
| Mal çok. Hepsini bir seferde kullanmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لدينا الكثير لايجب عليك أن تتعاطيها كلها مرةً واحدة |
| Onu bir kez bile kiliseye getirememiştik. Kim bu adam? | Open Subtitles | نحن لم نذهب معه إلى الكنيسة حتى مرةً واحدة, من هذا الرجال؟ |
| Kim sana bir kez aşık olunacağını söyledi? | Open Subtitles | و من قال أنَّه يمكنك الوقوع في الحبِّ مرةً واحدة فقط؟ |
| Galiba bir kez olsun çok başarılı olmak istedim. | Open Subtitles | أعتقد بأنّني قد أردت أن ..أبرز مرةً واحدة |
| O nedenle lütfen, sana baştan yemin ediyorum, o adamı ben dövmedim, ona bir kez vurdum. | Open Subtitles | لم أبرح ذلك الرجل ضرباً لقد ضربته مرةً واحدة |
| Tamam peki o zaman sana bir soru soracağım ve bunu bir kez soracağım. | Open Subtitles | حسناً، سأقوم بسؤالك و سأسألك اياه مرةً واحدة فقط |
| Hiç görüntülenmedi, sadece bir kez ses kaydı alındı. | Open Subtitles | لم يُصور مُسبقاً و سُجِّلَ مرةً واحدة فقط. |
| Onlara bir kere bile bakmadığımı söylesem içini rahatlatır mı? | Open Subtitles | هل سيشعرك بإرتياح معرفة أنني لم أقم بإستشارتهم ولا مرةً واحدة ؟ |
| Onunla bir kere, siz çok küçükken tanıştınız. Yani baş parmağı yerine ayak parmağı olan yaşıyor mu? Bir ara onu ziyaret edelim. | Open Subtitles | أنت فقط قابلته مرةً واحدة عندما كنت صغير . إذن العم ذو الأصبع الكبير مايزال بخير ؟ |
| Mesele sadece bir kere göle bakmak değil, Brick. | Open Subtitles | الموضوع ليس فقط أن ترى .البحيرة مرةً واحدة |
| Ben- yani, onu sadece bir kere "tanıdım", ama bu hala yanlış, değil mi? | Open Subtitles | أعني عرفتها مرةً واحدة لكن هذا يظل خاطئاً صحيح ؟ |
| Bir şeyi bir kere deneyince hemen kapıyorsun. | Open Subtitles | حاولت التحرك مرةً واحدة وحصلت على كل هذا |
| bir kere dinlememe izin ver, en iyi şekilde olacağından emin olabilirsin. | Open Subtitles | دعني أسمع التقديم مرةً واحدة لأتأكد أنه بأفضل حال |
| Evet ama hepsini bir anda yapmak istedim ve enerji versin diye bol bol kokain ve meth aldım. | Open Subtitles | صحيح,لكنني اردت اُنهييهم جميعاً مرةً واحدة لذا من اجل الطاقة انا اخذت الكثير من الكوايين والميث |
| Tahminimce, kapının açılması için üçünün de aynı anda çekilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | أظن الثلاثة كلها يجب جذبها مرةً واحدة لفتح الباب |
| Bu 3 farkı fantezimin bir seferde can bulması gibi bir şey. | Open Subtitles | هذا مثل ثلاث مخيلات تتحقق مرةً واحدة |
| Böyle bir fırsat hayatta bir defa gelir. | Open Subtitles | أصغ, هذه فرصة لا تأتي إلا مرةً واحدة في العمر |