"مرّه" - Traduction Arabe en Turc

    • kez
        
    • kere
        
    • keresinde
        
    • defa
        
    Daha kaç kez anlatmak zorundayım? Open Subtitles كم مرّه يجدر بي اخباركم على ان الطاقة الكهربائية؟
    Bir adam açıkça yapmalıdır bir yılda kaç kez yaparlar? Open Subtitles الرجل يجيب عليه توضيح الامر بالضبط كم مرّه يتوجب عليه توضيح الامر في السنه ؟
    İşte değilmişsin. Kaç kere aradım. Open Subtitles ‫لم تكوني في العمل، اتصلت بكم مليون مرّه
    Bir kere yaşlı bir kadının kayıp kedisini bulmuştum. Open Subtitles ياللّروعه، لقد ساعدتُ عجوزاً مرّه بإيجاد قطّتها المفقوه
    Bir keresinde gerçekten elde edilemeyecek biriyle bir ilişkiye dahil oldum. Open Subtitles حصلت مرّه على مشاركة مع رجل ليس بالفعل متاح
    Bir keresinde Blu-Ray oynatıcısı ile CIA'in sistemini çökertmişti. Open Subtitles لقد هرب مرّه من المخابرات بإستخدام مشغل بلوراي
    Hayatımda ilk defa seninle tam olarak aynı fikirdeyim. Open Subtitles لأول مرّه أنا وأنت نكون على إتفاق كامل إنه لم يكن ليتوقف هكذا
    Uzun süredir ilk kez Avusturyalı olmaktan gurur duyuyorum. Open Subtitles لأول مرّه منذ أمد بعيد إنني فخور كوني نمساوِيّ
    İlk kez bir oğlanla çıkıyorsun ve bu büyütülecek bir şey değil. Open Subtitles إذا خرجتي مع شاب لأول مرّه في حياتِك، ولكن لم يَكن ذو أهميّة.
    Haftada bir kez diye anlaştığımızı sanıyordum. Open Subtitles انا إعتقدت انها مسألة ، مرّه واحده
    Paulette, kaç kez buraya gelip seni geri almam için yalvaracaksın? Open Subtitles كم من مرّه جئتِ هنا... تتوسلى إلى لإرجاعك،هاه؟
    Bir kez, beraber sarhoş olduk ve çatıya çıktık. Open Subtitles مرّه , شربنا معاً و ذهباً إلى السطح
    Bana söz ver geri kalan hayatın boyunca günde en az bir kere gülümseyeceksin. Open Subtitles عِدني أن تبتسِم مرّه واحده على الأقَل كل يوم لبقيّة حياتك
    Bir kere bahsetmiştik böyle bir yerden. Open Subtitles انه كالمكان الذي تحدثنا عنه مرّه
    Büyükanne yapmıştı. Bir kere Open Subtitles جدتي فعلت هذا ، مرّه.
    Quentin ve ben o yedi yaşına gelene kadar bunu 42 kere izlemişizdir. Open Subtitles أنا و (كوينتن) رأينا ذلك 42 مرّه عندما كان فالسابعَة
    Bir kere William James'e özgür iradeye inanıp inanmadığını sormuşlar. Open Subtitles أتعلم، أحدهُم ذات مرّه سأل (وليام جيمس) إذا كان يُؤمن في الإرادة الحُرّة.
    Bir keresinde, zor durumdaki bir bebek sandığımız şeyin ağlayan bir yavru köpek olduğunu sonradan fark ettik. Open Subtitles يتركون تلفزيوناتهم تعمل؟ هناك مرّه ظننا خطأً بوجود صرخات جرو صغير لطفلاً في محنة.
    Bir keresinde bacağımı büyük bir baltaya vurmuştum ve botumun tamamı kanla dolana dek fark etmedim. Open Subtitles ذات مرّه ضربت قدمي بفأس كبير ولم ... أدرك ذلك حتى . رأيت حذائي مملأ بالدم
    Bir keresinde çıkmaz bir buluşma yaşadım. Open Subtitles مرّه عندما كنت في موعد اعمىَ
    Ali, bir keresinde onu öpmeme izin verdi. Open Subtitles آلي), جعلتني اقبلها مرّه)
    İlk defa rodeo yapmıyorum, evlat. Open Subtitles هذه ليست أول مرّه لي فى المسابقه، يا بُنَيْ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus