Bu genç adam, bir baba olarak sorumluluğunu kabul edip, okula döndü. | Open Subtitles | لقد تقبل ذلك الشاب مسؤوليته كأب و عاد للمدرسة |
neden ben onun sorumluluğunu al | Open Subtitles | لماذا أنا ؟ أنتِ أنقذتيه، فلتتحملي مسؤوليته |
Büyük bir hata yaptılar ve bundan sorumlu tutulmaları gerek. | Open Subtitles | لقد فعلوا خطأً كبيراً وعليهم أن يتحملوا مسؤوليته |
Afganistan'daki yüzden fazla ölüm olayından sorumlu olduğu iddia ediliyor. | Open Subtitles | مسؤوليته عن أكثر من 100 وفاة في أفغانستان |
Değil mi? Çözmek de sadece onun sorumluluğu olamaz. | TED | صحيح؟ وحلها لا يمكن أن يكون مسؤوليته وحده. |
Bu onun sorumluluğunda. Daha önce yapmıştı ve şimdi yine oldu. | Open Subtitles | إنها مسؤوليته فعلها من قبل والآن حدثت مجدداً |
Tuhaf olan, kimse sorumluluk üstlenmemiş. | Open Subtitles | الشيء غير العادى أن أحدا لم يعلن مسؤوليته |
Güvenlik şefi olarak, tamamen onun sorumluluğundaydı. | Open Subtitles | فكرئيس للأمن , فإنها بنهاية المطاف مسؤوليته |
Ama 19 yaşındaymış, kendisinin bile sorumluluğunu alamazdı. | Open Subtitles | لكنه كان بسن التاسعة عشر، لم يتمكن من تحمل مسؤوليته حتى |
Belki kim olduğunu öğrenseydik sorumluluğunu kabul edebilirdi. | Open Subtitles | ربما كان على استعداد لتحمل مسؤوليته |
Diyor ki "Onun sorumluluğunu almazsan, ona koruyucu aile bulacaklar"... | Open Subtitles | انها تقول إذا أنت لَنْ تَتحمّلَ مسؤوليته" "سوف َيَجِدونَ له عائلة بالرّعاية |
Bilmenizi istiyorum ki sorumluluğunu ciddiye alıyor ve fakir insanlara yardım etmeyi gerçekten önemsiyor ve hasta insanlara ve yardıma ihtiyacı olanlara. | Open Subtitles | أريدكم أن تعرفوا أنه يأخذ مسؤوليته على محمل الجد و هو يهتم بمساعدة الفقراء و المرضى و الناس الذين لا يستطيعون أن يساعدوا أنفسهم |
Yürüttüğüm öğrenci konseyinden, tüm o kulüplerden ve her gün sorumlu olmak zorunda olduğum her şeyden bıktım. | Open Subtitles | سئمت مجلس الطلاب وكل النوادي التي أديرها، وكل ما علي تحمل مسؤوليته كل يوم. |
Bu seçimden sonra daha da fazlasından sorumlu tutulacak. | Open Subtitles | و مع هذه الانتخابات ستزداد مسؤوليته أكثر فأكثر |
Aracın tasarımından o sorumlu. Biz bir takımız değil mi? | Open Subtitles | -إعادة تصميم السيارة هي مسؤوليته ، نحن فريق الآن ، صحيح ؟ |
Bunun ilk bırakma olduğunu bulduk, birilerinin sorumluluğu üstlenmelerini bekliyoruz. | Open Subtitles | ظننا أنه مجرد إسقاط وحيد نحن فى إنتظار شخصٍ ما ليعلن مسؤوليته |
Bir ay sonra hapisten çıkıyor. Ben de sorumluluğu alabileceğimi söyledim. Aman Tanrım, Vince. | Open Subtitles | كان سيخرج باطلاق سراح مشروط واخبرتهم اني ساتحمل مسؤوليته |
Ganimeti bu gibi durumlardan kaçınarak elde etmek onun sorumluluğu. | Open Subtitles | أنها من مسؤوليته إدارة وأخذ الغنائم لتجنب حالات مثل هذه في المستقبل. |
Mutfakta yaşanan olaylar senin sorumluluğunda biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | أي حادث في المطبخ، تتحملين مسؤوليته كاملة. صحيح؟ |
Danimarkalıların çarpışmaya nasıl başladıklarını kalkan duvarı nasıl oluşturdukları gibi şeyleri savaşçılarımıza göstermek onun sorumluluğunda olacak. | Open Subtitles | سيكون من مسؤوليته أن يظهر لمحاربينا طريقة نهج الدنماركيين للمعركة، بنائهم لجدار الحماية وما شابة ذلك |
Evin reisi olmak istiyorsa o zaman biraz sorumluluk almak zorunda. | Open Subtitles | أليس هو ولي أمر العائله، بالــطبع هـذه مسؤوليته |
Emily onun sorumluluğundaydı. | Open Subtitles | أصبحت هي مسؤوليته |