"مستاءة" - Traduction Arabe en Turc

    • üzgün
        
    • kızgın
        
    • üzgünsün
        
    • üzgündü
        
    • kızgınsın
        
    • üzüldü
        
    • kızgınım
        
    • sinirli
        
    • üzgünüm
        
    • kötü
        
    • kızdı
        
    • mutsuz
        
    • üzgündüm
        
    • üzülüyor
        
    • kızgındı
        
    Bak, O iyi. Sadece üzgün ve çığlık attı. Ama şimdi iyi. Open Subtitles أنظر، أنها بخير، لقد كانت مستاءة و صرخة و لكنها بخير الأن
    Bakın, üzgün olmanızı anlıyorum ve her velinin çocuğunu umursadığını biliyorum. Open Subtitles أنا أتفهم أنكِ مستاءة وأعرف أن كل الآباء يهتمون ..بأمر أولادهم
    kızgın Çünkü Annesi maymun yapıyormuş ve babası t.maymun olmuş. Open Subtitles إنها مستاءة لأن والدتها كانت تصنع قرودًا ووالدها جن جنونه.
    Annen için üzgünsün. Biliyor musun? Open Subtitles أنتِ مستاءة بسبب والدتكِ فحسب أتعرفين شيئاً؟
    Rachel üzgündü, ben de onu teselli ettim. Open Subtitles حسن، نعم ، رايتشل كانت مستاءة ، وأنا كنت اواسيها
    Six'in gittiğine üzüldüğünü biliyorum... ve üzgün görünüyorsun, bu beni üzüyor. Open Subtitles اعلم بانك غاضبة بان رقم 6 رحل وأنا مستاء لرؤيتك مستاءة
    Yatıyor. O kadar üzgün ki, Bay Wilkes ona aşağı bile inmemesini söyledi. Open Subtitles إنها مستاءة جداً لأن السيد ويلكس منعها من مرافقته إلى أسفل
    İyi bir tane hem de. Manikürcüsü için üzgün. Open Subtitles سبب جيّد هذه المرة، انها مستاءة بسبب مُدرمة أظافرها
    Tamam. Şu anda çok üzgün olduğunu biliyorum. Sorun benle ilgili değil. Open Subtitles حسنا، لا بأس، أعرف أنك مستاءة وأعرف أنه لا يتعلق بى
    İkiniz arasında olanlardan sonra üzgün bir şekilde benim daireme geldi. Open Subtitles لقد جائت لشقتي وهي مستاءة لما حدث بينكما
    Bak, bana kızgın olduğunu biliyorum ve seni bu duruma sokmayı asla istemedim ama bundan kimseye bahsetmezsen çok sevinirim. Open Subtitles أعلم أنك مستاءة أكثر مني و لم أنوي وضعك بموقف محرج لكنني سأقدر لك تفهمك إن كتمت ما أخبرتك به
    Bana asla yardım etmez. Bana bir daha asla yardım etmemesini söylediğim için hala kızgın. Open Subtitles لن تساعدني أبداً، لا تزال مستاءة لأني طلبت منها ألا تساعدني.
    üzgün ya da kızgın olduğunda, yeteneğin ortaya çıkıyor. Open Subtitles . . عندما أصبحتِ مستاءة أو غاضبة ظهرت قدرتكِ
    O kadar psikopat olamadığın için mi üzgünsün? Open Subtitles مهلاً لحظة، أنت مستاءة لأنكِ لستِ أكثر اختلالاً بالعقل؟
    Hapishanedeki isyanda olmandan dolayı çok üzgündü. Open Subtitles أجل، لقد كانت جد مستاءة لاحتجازك في أعمال الشغب.
    Eminim çok kızgınsın. Bu normal. Open Subtitles من الواضح أنكِ مستاءة جداً وهذا طبيعي وهذا بخير
    Neyse, Kristen buna üzüldü ve bana bir iylik yapmanı istiyorum. Open Subtitles المهم، إنها مستاءة من الأمر، لذا أحتاج منك أن تسديني صنيعاً.
    Sana çok kızgınım. Detaylara girmek de istemiyorum. Open Subtitles أنا مستاءة جداً منك ولا أريد الخوض في الأمر
    Colleen bak,ne kadar sinirli ve kin dolu olduğunu anlıyorum. Open Subtitles كولين ، أنا أعرف كم أنتِ مستاءة وكم أنت غاضبة
    Bak, üzüldüğünü anlıyorum ama üzgünüm, ben gelmiyorum. Open Subtitles أصغِ, أتفهم كم أنتِ مستاءة لكنني آسف, لن أقوم بذلك
    Bu yüzden kötü davranıyordum. Çok kızmıştım. Open Subtitles ولهذا السبب كنت أتصرف بحقارة لكوني مستاءة
    Hamile olabileceğini söylemediğim için çok kızdı. Open Subtitles كانت مستاءة لأنني لم أخبرها أنكِ ربما تكونين حاملاً
    mutsuz olduğunda, tüm insanlar biraz edepsiz görünür. Open Subtitles عندما تكوني مستاءة كل الناس السعداء يبدون نوعا ما بذيئين
    Bayan Bobbie hakkında bir şey söylememeliydim ama çok üzgündüm, seni bırakmak istemiyorum. Open Subtitles كان علي أن لا أتكلم بشيء عن الأنسة بوبي لكني كنت مستاءة وأنا لا أرغب بتركك
    Affedersiniz... fakat çok ufak olması gereken bir mesele için çok üzülüyor gibi görünüyorsunuz. Open Subtitles أنا آسف ولكن يبدو أنك مستاءة قليلة من شيء يجب أن يكون سهلاً
    Kız da bayağı kızgındı. Open Subtitles لكنها كانت مستاءة جدا من شيء ما

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus