"مستقلة" - Traduction Arabe en Turc

    • bağımsız
        
    • özgür
        
    • serbest
        
    • ayrı
        
    • kendi
        
    • özerk
        
    • otonom
        
    • bağımlı
        
    • bagimsiz
        
    • Bağımsızlar
        
    • kendine
        
    • ötesinde
        
    2001'de yerel seçimlerde Aşağı Dir'den bağımsız aday olarak belediye meclis seçimlerine katıldım. TED لذلك ترشحت لمنصب حكومي كمترشحة مستقلة في دير خلال الانتخابات المحلية لعام 2001.
    Bu koloniler özgür ve bağımsız eyaletlerdir ve buna hakları vardır. Open Subtitles هذه المستعمرات، هل يحق لها أن تصبح ولايات حرة، و مستقلة
    Sen özgür bir kadınsın. Kimsenin ağız kokusunu çekmek zorunda değilsin. Open Subtitles ، أنتي أمرأة مستقلة أنتي لا تأخذي الهراء من أي أحد
    Merak etme, bu serbest muhabirlik işi. Open Subtitles لا داعي للقلق .. إنها صحيفة مستقلة متشددة
    Tüm ailesini çağır ve her birini ayrı masaya yerleştir. Open Subtitles ادعُ كلّ عائلته وضع كل واحد منهم في طاولة مستقلة.
    Ve de minnettar; kendi yerim, kendi bekar hayatım olduğu için. Open Subtitles وبالشكر لأن لدي منزلا خاصا, وحياةً مستقلة وأنت كنت كذلك أيضا
    bağımsız ve güçlü bir kadının da güzel olabileceğini kabul etmelisin artık. Open Subtitles إمرأه قوية، مستقلة لو كنت أنا لكنت حددت من خسائري وتابعت حياتي
    Güçlü ve bağımsız olduğumu öğrenmek için kel kafalı bir adama ihtiyacım yok. Open Subtitles لست بحاجة لمساعدة رجل أصلع داخل كتاب ليقول لي اني قوية و مستقلة
    Feministçe kendi kendine yaşama yoktu, bağımsız ruh da şeytanındı. Open Subtitles أي موقف النسوية التي تدعو واعتبر روح مستقلة كما الشر.
    Su kabileleri her zaman müttefik olacaklar ama Güney Kabilesi artık bağımsız. Open Subtitles , قبائل الماء سيكونون دائما حلفاء لكن قبيلة الماء الجنوبية مستقلة الآن
    Çünkü hayatımın bu çağında, doyasıya yaşamak istediğimi yapmak, tam olarak özgür olmak istiyorum. Open Subtitles لأنني الآن أود أن أعيش أن أكون مستقلة أن افعل كل ما بوسعي بمفردي
    Belki de hep birlikte olmalı ve özgür kolonilere katılmalıyız. Open Subtitles ربما يجدر بنا البقاء سويّاً اندماج حريّة، مأربة مستقلة
    Ben şimdi özgür bir kadınım ve kendi hayatımı yaşamak istiyorum. Open Subtitles أنا الآن امرأة مستقلة ولدي حياتي الخاصة لأعيشها
    Polonyalılar kendilerini kurtarmayı ve özgür bir Polonya olarak Stalin'le yüzleşmeyi umdu. Open Subtitles كان يأمل البولنديون في تحرير أنفسهم ومواجهة ستالين وبولندا مستقلة
    Teknik olarak ben, bir serbest meslek erbabıyım bu da modern zaman kovboyu sayılır Open Subtitles ،أنا مستقلة عملياً راعية بقر في العصر الحديث
    Eskiden Sırp gizli servisinde, şimdi ise serbest istihbarat simsarı olarak çalışıyor. Open Subtitles ضابط أستخبارات صربي سابق والأن، يعمل بصفة مستقلة فى جمع المعلومات.
    Çünkü ikisi eskiden ayrı yaşayan bakterilerdi ve biraraya gelerek bir süperorganizma oluşturdular. TED ذلك لأنها بكتيريا مستقلة تعيش بذاتها وتجمعت مع بعضها لتكوّن عضواً متكاملاً.
    200 tane kapalı devre kamera sistemiyle 7 gün 24 saat kamerayla gözetlenen, 18 metrelik duvarla çevrilmiş, Roma'nın ortasında 4400 kilometrekarelik özerk bir bölge. Open Subtitles ولاية مستقلة بمساحة 109 هكتار في وسط روما محاطه بستين قدما من الاسوار مراقبه اربع وعشرون ساعة طوال الاسبوع باكثر من مائتي كاميرا مغلقة الدوائر
    Ben otonom bir insanım biliyorsun, kendi başıma da işlev görebiliyorum. Open Subtitles أنا كائن بشري مستقل ، كما تعلمون لدي وظيفة مستقلة ؟
    İşin gerçeği sonsuza dek başkalarına bağımlı bir ülke olamayız. Open Subtitles الحقيقة أنه لا يمكننا أن نصبح دولة مستقلة الى الأبد
    Bu ulkeler bagimsiz olduktan sonra, cok daha fazla yukselmeye basladi. TED إنها لم تنهض بسرعة كافية بعد أن أصبحت هذه الدول مستقلة.
    Ve Bağımsızlar? Onların da bir ilgisi olamaz , değil mi? Open Subtitles و مستقلة أنها لن تتدخل أيضا؟
    Torchwood. hükümetin dışında, polisin ötesinde Open Subtitles تورشوود مستقلة عن الحكومة وبصلاحيات أعلى من الشرطة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus