| Oturup sorunlarınızı konuşma zamanı çoktan gelmişti. | Open Subtitles | إنه وقت مناسب لتجلس أنت و ماريس معا لتتكلما و تناقشا مشاكلكما |
| Maris'le oturup sorunlarınızı konuşmadınız. | Open Subtitles | نايلز أنت و ماريس لم تجلسا لتناقشا مشاكلكما |
| Ya kendinizi sorgular ve sorunlarınızı birlikte halledersiniz ya da bir başkasını suçlarsınız. | Open Subtitles | تنظرا بداخلكما، وتحاولا حلّ مشاكلكما معاً أو تلقيا باللوم على شخص آخر |
| sorunlarınızı halledin diye sizi baş başa bıraktım ve Karina'yla bir şeyler içmeye gittik. | Open Subtitles | فكرت ان اترككما الاثنان وحدكما. لتحلا مشاكلكما. فذهبت للبحث عن مشروبات مع كارينا. |
| Hayır. Bir yetişkin gibi sorunlarınızı konuşup halledecektiniz. | Open Subtitles | كلّا، بل يفترض أن تخاطبها كراشد وتحلّ معها مشاكلكما. |
| Ama sizler sorunlarınızı çözedururken size sunacak son bir şeyim olacak. | Open Subtitles | "لكن بينما تحلّا مشاكلكما فلديّ عرض أخير لك" |
| - sorunlarınızı çözmeniz gerek. | Open Subtitles | -أنتما الإثنتان الآن، قوما بحل مشاكلكما |