Seni özledim. Seni geri almak için ne gerekirse yapacağım. | Open Subtitles | أنا مشتاق اليك سأفعل أي شيء يجعلك تعودي مرة أخري لي |
Okulu o kadar çok özledim ki ben de kendime bir okul yaptım. | Open Subtitles | أنا مشتاق للمدرسة كثيراً . لذلك صنعت مدرسة خاصة بي |
"Birisi bana öğretmenimi özledim deseydi,.. | Open Subtitles | اذا اي احد اخبرني انني مشتاق الى المعلمة |
Bütün gün elimin altında olduğun günleri özlüyorum. | Open Subtitles | أنا مشتاق إلى ذلك الوقت الذي كنت لي كل يوم. |
Ne kadar güzel bir eşiniz var. Onu çok özlüyor olmalısınız. | Open Subtitles | زوجتك جميلة للغايه، لابد وأنك مشتاق لها بشده |
Manchester'daki annene, onu ne kadar özlediğini anlatan bir mektup yazdın. | Open Subtitles | لم ترني أكتب لأمي أقول لها كما أن مشتاق للعودة للبيت ، أليس كذلك ؟ |
- Ben de seni özledim bebeğim. - Ne kadar özledin? | Open Subtitles | انا افتقدك ايضاً , حبيبتي كم انت مشتاق لي |
Ben... Ailemi özledim. Kafeyi özledim. | Open Subtitles | أنا مشتاق إلى عائلتى مشتاق إلى المقهى |
Timmy ve Melinda'yı çok özledim. | Open Subtitles | أنا مشتاق لتيمي الصغير و ميليندا |
Timmy ve Melinda'yı çok özledim. | Open Subtitles | أنا مشتاق لتيمي الصغير و ميليندا |
Hey, seni özledim. Hava nasıl orada? | Open Subtitles | انا مشتاق اليكي كيف هو الجو هناك ؟ |
- özledim ben seni ya. - Ben de özledim seni. | Open Subtitles | أوه، أنا حقاً مشتاقة إليك - مشتاق إليكِ أيضا - |
Ve bil ki, her nerede olursam olayım, seni çok özlüyorum. | Open Subtitles | وأعلمي أنه في أي مكان أنا الان أنا مشتاق إليك |
Hepsinden önemlisi, sizi özlüyorum çocuklar ve çıkınca sizi görmeye geleceğim. | Open Subtitles | بغض النظر عن كل هذة الأمور أنا مشتاق إليكم وسأراكم حالما اخرج من هنا |
Onu bir daha göremeyebileceğimi bilsem de onu özlüyorum. | Open Subtitles | تسنّى لنا أن نكون أفضل صديقين، ورغم أنّي قد لا أراه مجدّداً، إلاّ أنّي مشتاق إليه |
Herkes Atlantis'te seni özlüyor, ve Doktor Beckett sana yardım edebilecek bir yol buldu, yani bana güvenmen gerek... | Open Subtitles | الجميع مشتاق اليك فى اتلانتيس. توصل الدكتور بيكيت الى طريقة لمساعدتك. |
Sadece seni düşündüğünü ve anneni ve onu özlediğini... | Open Subtitles | يذكر فقط التفكير بك و بأمك .. وهو مشتاق لها |
Bence oğlunu özledin. | Open Subtitles | أعتقد أنك مشتاق لابنك 476 00: 19: 32,093 |
Gerçekten özlemiş gibi. Kadınlar bu saçmalığa bayılır. | Open Subtitles | وكأنك مشتاق لها حقاً، النساء يحببن تلك الهراءات. |
Sen erkek arkadaşını özlüyorsun ben de eşimi. | Open Subtitles | لدينا شيئ مشترك انتي مشتاقة لحبيبك انا مشتاق لزوجتي |
Muhtemelen seni özlemiştir. | Open Subtitles | اعني, إنه على الأرجح مشتاق لكِ. |
Alo Clara, endişelenme ona fazla hasret kalmayacaksın. | Open Subtitles | ألو كلارا، لا تقلقي هوليس مشتاق لكي كثيراً |
Baban seni gerçekten özledi. | Open Subtitles | أبوكِ مشتاق لكِ جدا |
Kokunu özlediği için eski gömleklerinden birisini yanında taşıyor. | Open Subtitles | يتجوّل حاملاً أحد قمصانك القديمة لأنه مشتاق الى رائحتك |
Geri dönünceye dek, burayı ne kadar özlediğimi hiç anlayamıyorum. | Open Subtitles | تعرف، انا لم ادرك ابدا كم انا مشتاق لهذا المكان الى ان عدت اليه |
Fiyordlarda bitap düşmüş. | Open Subtitles | لأنه كان متعب من التلقيح حسناً, انه مشتاق الى موطنه |
O görebileceğin en yetenekli elma toplayıcısı ama öğrenmek için can atıyor. | Open Subtitles | هو أكثر جامع تفاح مؤهل تستطيعي مقابلتة ولكنة مشتاق للتعلم |
Eğer çok özlediysen oraya gidebilirsin, ne dersin? | Open Subtitles | اذا كنت مشتاق الى شاندى جار يجب ان تذهبى هناك ما رأيك يانينا |