Bankasının müşterilere ancak binlerce dolar eksi bakiyeye geçtikten sonra bunu onlara ilettiklerini ve bu pislikten nasıI da milyarlarca dolar kazandıklarını. | Open Subtitles | وكيف مصرفه سوف يتيح للعملاء أن يكتبوا 10 إلى 12 شيك مصرفي قبل أن يخبروهم إنهم أفرطوا في السحب. وهذا الوغد يجني مليارات الدولارات من الناس بهذه الطريقة المحتالة. |
Bankasının yerel bir şubesine gidip Duponte'muşuz gibi davranabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا الذهاب إلى الفرع المحلي من مصرفه وندّعي أننا (دوبونت) |
Ve bu da Shangai bankasından yapılan transferi kabul ettiği mail. | Open Subtitles | وهذا ايميل تأكيد الاستلام من مصرفه الى مصرف شنغهاي |
Yıllardır kendi bankasından para çekip duruyordu ve gördüğümüz gibi para suyunu çekti. | Open Subtitles | فمنذ سنوات كما ترون، كان يقوم بالإختلاس من مصرفه بكميّات كبيرة مؤدياً به إلى الإفلاس كما رأيتم، وتحويل الأموال إلى مجوهرات |
Banka ile başı dertteymiş, sigortalarını ödememiş. | Open Subtitles | نعم، واجهته بضعة مشاكل مع مصرفه وبوليصة التأمين لم تدفع. |
Bu adam bankasına para sokabilmek için her şeyi yapar. | Open Subtitles | هذا الرجل سينحدر إلى أي شيء للحصول ... على المال في مصرفه |
Bankasında bir şeyler ayarlar muhakkak. | Open Subtitles | باستطاعته بالتأكيد أن يرتب لك شيء في مصرفه |
Ama onun Bankasının hangisi olduğunu nereden bildiler? | Open Subtitles | لكن كيف عرفوا مصرفه بالتحديد؟ |
Ama onun Bankasının hangisi olduğunu nereden bildiler? | Open Subtitles | لكن كيف عرفوا مصرفه بالتحديد؟ |
Buraya son geldiğimizde, Lord Edgware bankasından bir miktar frank getirilmesini emretmişti. | Open Subtitles | عندما كنا هنا آخر مرة اللورد (إدجوير) طلب من مصرفه مبلغًا من المال من الفرنكات |
Telefon kayıtları, Banka kayıtları, hiçbiri kullanılmamış. | Open Subtitles | تعقبنا سجلات هاتفه سجلات مصرفه... جميعها خاملة |
Labeaux ve Paulson arasında geçen e-postada Banka hesap numaralarını görebilirsiniz. | Open Subtitles | هناك رسالة إلكترونية من (لابو) إلى (بولسن) بها مسار مصرفه وأرقام حسابه. |
- İşte Banka... | Open Subtitles | ... ذلك مصرفه - " سيد " هاليداي " - |
Bay Wilcox'u, bankasına para sokmaktan hiç birşey alıkoyamaz. | Open Subtitles | السيد (ويلكوكس) لن يتوقف عند أي شيء ليضع الأموال في مصرفه |
Bankasında iki Eugene Hofstadt vardı. | Open Subtitles | ، لقد كان هنالك شخصين بإسم (يوجين هوفستدت) في مصرفه |