"مصلاً" - Traduction Arabe en Turc

    • serum
        
    • serumunuz
        
    Gün ışığını yenebilmen için yapacağım serum için kanın da gerekiyor. Open Subtitles أنا بحاجة لدمائك كي أصنع مصلاً كي تتغلب على ضوء الشمس.
    Başkan bu gelişmeleri bilmiyor. İşe yarayan bir serum olduğunu bilmiyor. Open Subtitles إن رئيس الولايات المتحدة لا يعرف الوقائع ولا يعرف أن لدينا مصلاً ناجعاً
    Ana beyin tümörlerini küçülten yeni, radikal bir serum bulmuş. Open Subtitles لقد طور مصلاً جديداً يقلص من أورام المخ الخطيرة
    Durumunun kötüleşmesini engelleyecek bir serum geliştirdim. Open Subtitles صنعت مصلاً ظننت أننه سيعكس مفعول ما يحدث لها
    Sizin doğruluk serumunuz olmadığını söyledi. Open Subtitles أخبرني بأنكم لا تملكون مصلاً للحقيقة.
    Notlarında beyin dokularını canlandırmak için senin DNA'na dayalı bir retroviral serum tasarladığı yazıyor. Open Subtitles ورد بملاحظاته أنّه صمّم مصلاً اعتماداً على حمضك النووي يمنكه أن يقوم بإعادة نمو نسيجك الدماغي
    Notlarına göre beyin dokunu yeniden geliştirecek, DNA'ndan baz aldığı retroviral bir serum yapmış. Open Subtitles ورد بملاحظاته أنّه صمّم مصلاً اعتماداً على حمضك النووي يمنكه أن يقوم بإعادة نمو نسيجك الدماغي
    Yardım etmek, bir şey yapmak istedim. Ve omur iliği için bir serum tasarladım. Open Subtitles أردت المساعدة بفعل شيءٍ ما، لذا صممت مصلاً لمعالجة عموده الفقري
    Polimerleşme reaksiyonunu durdurup orijinal haline dönmeye zorlayacak ve güçlerini kullanmasını engelleyecek bir serum oluşturabilirim. Open Subtitles ماذا إن صنعت مصلاً يزيل رد الفعل البوليمري جوهرياً سيجبر الروابط للعودة لهيئتها الأصلية ويمنعه من استخدام قدرته
    Hücrelerinde kortikal reaksiyon oluşturacak bir serum oluşturdum. Open Subtitles أجل، صنعت مصلاً سينتج رد فعل لحائي حول خلاياه
    Diğer teknisyenin aksine soğutucu depolarından bir serum çalmış. Open Subtitles كان يسرق مصلاً من ثلاجة التخزين لديهم حقاً؟
    Nörotransmiter seviyelerini dengelemek için bir serum yaptı. Open Subtitles صنعت منه مصلاً يساعد على تثبيت مستويات الناقلات العصبية.
    Elimizde Süper Asker olmaya aday 12 kişi var bu yüzden 12 farklı serum geliştiriyoruz. Open Subtitles عليكم أن تعرفوا بأن لدينا 12مرشحاً لإختبار الجندي الخارق. لذا كان علينا أن نطور 12 مصلاً مختلفاً، إنه فريد من نوعه بالنسبة لكل شخص.
    Dönüşebilen bir serum türü olsa gerek. Henüz tam olarak ne olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles كان مصلاً تحويلياً ما، على الأرجح.
    Sanırım bir çeşit yaşlılığı geri döndürücü serum üretiyormuş. Open Subtitles يبدو أنّ كان يعدّ مصلاً للتقهقر العمري
    Kocama bugün serum verilecekti. Open Subtitles من المفترض أن يستلم زوجي مصلاً اليوم
    Onunla kendine bir tür serum yaptın. Open Subtitles صنعت مصلاً ما من السائل الدماغي الشوكي.
    Belly'le ikimiz 70'lerin ortasında buna benzeyen bir serum yapmıştık. Open Subtitles صنعنا أنا و(بيلي) مصلاً مشابهاً لهذا في أواسط السبعينات
    İlk olarak, bu bir serum değil. Open Subtitles أولاً، إنه ليس مصلاً.
    Kanindan aldigim antikorlari kullanarak T-virüsünün etkileriyle savasmakla kalmayip onu potansiyel olarak tersine çeviren bir serum gelistirdim. Open Subtitles بإستعمال الأجسام المضادة من دمها... سأطور مصلاً لن يقوم فحسب... بمقاومة تأثيرات الفيروس (تي)...
    Bir serumunuz olduğunu duyduk. Open Subtitles لقد سمعنا أن لديكم مصلاً هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus