"مطلقًا" - Traduction Arabe en Turc

    • hiç
        
    • asla
        
    • kesinlikle
        
    • hiçbir zaman
        
    • bir daha
        
    Ama bahse girerim benim gibi bir tavşanla hiç tanışmamıştır. Open Subtitles وأعتقد أن هذا مطمئن، فهو لم يلتقِ بأرنب مثلي مطلقًا
    Ama bahse girerim benim gibi bir tavşanla hiç tanışmamıştır. Open Subtitles وأعتقد أن هذا مطمئن، فهو لم يلتقِ بأرنب مثلي مطلقًا
    Ama sonra bir gün benden uzaklaştı ve nedenini hiç bilemedim. Open Subtitles لكن في يوم ما، أبعدتني عنها فحسب ولم أعرف السّبب مطلقًا
    Öğretmenlerle konuşup öğrencileri asla taviz vermeyeceğimiz konusunda uyarmalarını isteyeceğim. Open Subtitles سأتحدث إلى المعلمين وأنبه الطلبة حول سياستنا عدم التسامح مطلقًا
    Kendini öyle görmüyor da olsa, kesinlikle bir dahi idi. Open Subtitles ‫كان قطعا نابغة رغم أنه لم يرَ نفسه كذلك مطلقًا
    hiçbir zaman çifte standartlı bir adalet sistemi olarak da tasarlanmadı: zenginler için bir tane ve diğer herkes için bir tane. TED لم يُقصد من الكفالة مطلقًا خلق نظام عدالة ذي طبقتين. واحدة للأغنياء وواحدة لكل شخص آخر.
    Fakat sizinle çalıştığından beri bir daha hiçbir işte çalışmadı. Open Subtitles لكنها لم تعمل مطلقًا منذ أن كانت تمثل معك
    Biraz korkuyorum. Bu evde yalnız kaldığım gece hiç olmamıştı. Open Subtitles إنّي خائفة بعض الشّيء، لم أكن هنا لوحدي باللّيلة مطلقًا.
    Pek çok insan bu konu hakkında hiç konuşmamamız gerektiğini düşünüyor. TED لا يعتقد الكثير من الناس حقًا أنه يتوجبُ علينا الحديث حول هذا مطلقًا.
    Bunu yaşamanızın sebebi hayatınızın ilk 20 yılını seksi sonsuza dek süren tehlikeli bir utanç kaynağı olarak öğrenmeniz ve eğer bunda iyi değilseniz hiç kimse sizi sevmeyecek. TED فالسبب أنكم تمارسونه لأنكم قضيتم أول عقدين من حياتكم تتعلمون أن الجنس هو مصدر مثير للاشمئزاز لعار دائم وإذا لم تكونوا جيدين فيه حقًا، لن يحبكم أي أحد مطلقًا.
    Bazı durumlarda, atletik performansı ileri taşıyacak olan bedenler için araştırmalar, Kenyalı mesafe koşucuları gibi, daha önce yarışmalara hiç katılmamış olan insan topluluklarını rekabet dünyasına katmak ile sonuçlandı. TED وفي بعض الحالات، البحث عن الأجسام التي من شأنها أن تُحسن من أداء ارياضيين نتج عنه تقديم أشخاص للعالم المتنافس لم يكونوا يتنافسون مطلقًا من قبل، مثل عدائي المسافات الكينيون.
    Yerli halkın orada hiç bulunmadıklarını hayal edin. TED لكم أن تتخيلوا أن السكان الأصليين لم يكونوا هناك مطلقًا.
    Eğitime olan bu bağlılığı hiç değişmemiş ve hiç bir zaman umudunu kaybetmemiş. TED كان التزامه بتحصيل التعليم لا يتزعزع، ولم يفقد الأمل مطلقًا.
    Ve bu arada, hiç burger doldurma yaptıklarını sanmıyorum. TED وبالمناسبة، لا أعتقد أنهم قاموا بإعادة ملء للبرغر مطلقًا.
    Ama sonra bana daha önce hiç duymadığım bir şey söyledi: Tıbbi marihuana ona kendi hayatını ve sağlığını kontrol edebilme imkanını sunuyordu. TED وثم قالت شيئًا لم أسمعه من قبل مطلقًا وهو أنه أعطاها سيطرة على حياتها، وعلى صحتها.
    Korkak olduğun için bu cesetleri asla taşıyamayacağını söylemek için buradayım. Open Subtitles أنا هُنا لأخبرك أنّك لن تحرك تلك الجثث مطلقًا لأنك جبان
    Ve bazı arkadaşlar bu yolda incilebilir, çok emin bir şekilde, yaptığınız için özür dileyin ama kim olduğunuz için asla özür dilemeyin. TED يمكن أن يتأذى البعض على مدى الطريق، لذلك، اعتذر عن أفعالك، ولكن لا تعتذر مطلقًا عن حقيقتك.
    Bir kadın acıya karşı koymaya son verdiğinde ve açıldığında meydana gelen şeyin sihrini asla unutmayacağım. TED لن أنسَ مطلقًا السحر الذي يحدث عندما تتوقف النساء عن مقاومة الألم والإنفتاح.
    Şimdi bunu kendi kafanızın özelinde cevaplayın, ama Smith diyor ki, kesinlikle hayır ne felaket bir düşünce. TED الآن أجب في قرارة نفسك، لكن سميث يقول، لا مطلقًا ما هذا الفكر البشع.
    Tembel hayvanlar artık dev olmayabilir, ama bu onları kesinlikle daha az dikkate değer kılmıyor. TED ربما لم يعدْ الكسلان عملاقًا، ولكن ذلك لا يقلل من مدى روعته مطلقًا.
    Bana hiçbir zaman Tanrı'nın cinsiyetine göre yargıladığı öğretilmedi. TED لم أفكر مطلقًا أن الله يحاسب على أساس النوع.
    Sovyetler hiçbir zaman Sovyet sınırları dışına nükleer silah yerleştirmemişti ve bunu yapacaklarını düşünmemiştik. Open Subtitles السوفيات لم يسبق لهم مطلقًا وضع أية ،أسلحة نووية خارج الحدود السوفيتية ولم يخطر لنا أنهم قد يقومون بذلك
    Fakat sizinle çalıştığından beri bir daha hiçbir işte çalışmadı. Open Subtitles لكنها لم تعمل مطلقًا منذ أن كانت تمثل معك
    Ona son bir kez bak, çünkü bir daha geri dönmeyecek. Open Subtitles أنظر إليها للمرة الأخيرة لأنَّها لن تعود مطلقًا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus