Hiç kimse yola çıkma nedenim olan Tanrının varlığına dair delilleri veya Hayatın anlamı gibi büyük varoluşsal sorulara cevap istemedi. | TED | لم يطلب أحد إجابات لأسئلة وجودية عميقة أو دليلًا على وجود الإله أو معنى الحياة مثل الذي كنت أبحث عنه. |
Ama o Hayatın anlamı mevzusunu hatırlıyor musun? | Open Subtitles | لكن هل تذكر هذه الأشياء عن معنى الحياة ؟ |
Filozofik olarak düşünüldüğüne, Hayatın anlamı gerçekten anlaşılabilir mi? | Open Subtitles | من أجل فلاسفتنا هل معنى الحياة يمكن أن يحدد له مفهوم؟ |
Ben bir filozofum, ve bizim mesleki tehlikelerimizden biri insanların bize hayatın anlamını sormalarıdır. | TED | انا شخصيا فيلسوف ومن مخاطر مهنتي.. هي عندما أسأل عن معنى الحياة. |
Ağaçlara çarptığımda hayatın anlamını çözdüm. - Neymiş? | Open Subtitles | ولحظة ارتطامي بأغصان الأشجار اكتشفت معنى الحياة |
Kadınlar tarafından dövülmek seni hayatın anlamına nasıl yakınlaştırır anlamıyorum doğrusu. | Open Subtitles | أنا لا أفهم كيف ستعرف معنى الحياة عن طريق أن تُضرب من النساء كل يوم ؟ |
Milyonlarca yıl önce hiperzeki varlıklardan oluşan, tüm boyutlara hakim bir ırk Hayatın anlamı üzerine yapılan beyhude tartışmalara son vermek için içlerinden en zeki ve parlak olan iki kişiyi hayat, Evren ve Her Şey'i hesaplayabilen çok büyük bir süper-bilgisayar yapmaları için görevlendirdi. | Open Subtitles | منذ ملايين السنين التى مضت جنس فائق الذكاء كائنات ذات أبعاد سئموا للغايه من المشاحنة الثابتة عن معنى الحياة |
Hayatın anlamı, bir gün bitmesinde saklıdır. Bu kadar değerli olmasının nedeni de budur. | Open Subtitles | معنى الحياة يكمن فى العلاقات الروحية هذا ما يجعلها قيمة |
Ve bu yüzden, Hayatın anlamı dışarıda bir yerde değil iki kulağımızın arasındadır. | Open Subtitles | وبهذه الطريقة, معنى الحياة ليس في مكان ما بالخارج هناك ولكن بين آذاننا بالضبط |
İşim hakkında konuşmamız gerekiyor, Hayatın anlamı hakkında değil | Open Subtitles | كان يفترض أن يكون عن وظيفتي، لا معنى الحياة. |
Hayatın anlamı. İnsanoğlu neden burada? | Open Subtitles | معنى الحياة ولماذا تعيش البشرية هنا؟ |
Hayatın anlamı mevzusu... | Open Subtitles | معنى الحياة و ما إلى ذلك من علوم |
Din ve Hayatın anlamı hakkında tartışmak. | Open Subtitles | كانت وحدتنا عن الدين و معنى الحياة |
64.000 dolar için eminim hayatın anlamını soruyorlardır. | Open Subtitles | مقابل 64 ألفاً، أتمنى أن يسألونك عن معنى الحياة |
Doğarken kaybettiğimiz masumiyeti ve hayatın anlamını acının içinde buluruz. | Open Subtitles | لقد ذهبت الروح الآن إلى أبعد جانب وتتجلى في مجدها الخالد لأننا نجد معنى الحياة في الألم فقط |
Ama bence hayatın anlamını bulmak için, bu soruya yanıt vermeliyiz. | Open Subtitles | ولكني أعتقد, أنه لإيجاد معنى الحياة :يجب أن نجيب على هذا السؤال |
Savaş ve kaos yıllarında Hindistan'da insanlar hayatın anlamını aramaya ve bu konu hakkında soru sormaya başladılar. | Open Subtitles | في الهند، جعل وقت مماثل من الحرب والاضطرب الناس تتساءل و تتدبّر معنى الحياة |
Kadınlar tarafından dövülmek seni hayatın anlamına nasıl yakınlaştırır anlamıyorum doğrusu. | Open Subtitles | أنا لا أفهم كيف ستعرف معنى الحياة عن طريق أن تُضرب من النساء كل يوم ؟ |
Hayatıma anlam verecek bir şeyin olmasını istiyorum. | Open Subtitles | نعم، أريد شيئا لإعطاء لي معنى الحياة. |
Muhtemelen giysiler hakkında her karar verdiğimde hayatın anlamıyla mücadele etmeme gerek yok. | Open Subtitles | نعم. حسنا، أنا ربما لا تحتاج إلى معالجة معنى الحياة في كل مرة أقوم قرار بشأن الملابس. |