Onun cinayetlerinden birini daha çözmem icap ediyorsa geberene kadar onunla konuşabilirim. | Open Subtitles | سأتحدث معه حتى يموت لو كان ذلك يعني حلّ المزيد من قضاياه |
Fakat hastalığı geçene kadar onunla çıkmayacağım. | Open Subtitles | لكنني لن أخرج معه حتى يتغلب على ذلك الزكام |
İmparatora planınım işe yaradığını söyleyene kadar onunla kalır mısınız? | Open Subtitles | هل تظلان معه حتى أذهب لإخبار مولاي الإمبراطور كيف أحكمت تنفيذ ما دبرناه؟ |
Uyuyana kadar yanında kaldı ve sonra ona emziğini verdi. | Open Subtitles | لقد بقي معه حتى نام و من ثم اعطاه مصاصته |
- Randy, Mike! Onu evine götürün. Sizi arayana kadar yanında kalın. | Open Subtitles | راندى , مايك , خذاه للشقة و أبقيا معه حتى أتصل |
Onu tanıdıktan sonra bile, onunla sevişmek isteyen bir kız ki bu da, benim, Jay ve Neil'la vakit geçireceğim anlamına geliyordu. | Open Subtitles | ,فتاة لازالت تريد أن تمارس الجنس معه حتى بعد معرفتها به مما يعني أني سأقضي وقت ذو قيمة مع جاي و نيل |
Onun varlığının yararlı olacağını düşündüm şimdiye kadar onunla görüştüğünü düşünürsek. | Open Subtitles | ظننت أن حظوره سيكون مفيداً. بما أنّه من كنت تتعاملين معه حتى الآن. |
Tek bildiği şey, onun üst düzeyde yetkili birisi olduğu ve ölünceye kadar onunla birlikte olacağı. | Open Subtitles | ،هي تعرف أنه صاحب السلطة هنا ..وسوف تبقي معه حتى ينتهى |
Sen ve adamların biz Westen'i bulana kadar onunla kalın. | Open Subtitles | انت ورجالك ابقوا معه , حتى نجد ويستن. وبعدها ضع رصاصتين فى رأسه. |
en önemlisiyse, bir ay öncesine kadar onunla ilgili hiç bir problem yaşamamıştık. | Open Subtitles | والجزء المهم، أننا لم نواجه متاعب معه حتى منذ شهر مضى |
Tek çözüm, sen bu işi bitirene kadar onunla kalmam! | Open Subtitles | ما هـو؟ الحل الوحيد أن أبقى معه حتى تنتهي |
Dün akşama kadar onunla büyük bir sorunum vardı. | Open Subtitles | كان لدي مشكلاً عويص معه حتى ليلة البارحة، |
Bay Dunn zahmet edip gelirse, dakik olmayı öğrenene kadar onunla hafta sonu tatili geçirmeyeceğimi söylersiniz. | Open Subtitles | قولي له بأني لن أمضي عطلة نهاية الأسبوع معه حتى يتعلم إخبار الوقت |
Doğru şeyler yapana kadar onunla konuşmaktan mutlu olmayacağımı söyledim sadece. | Open Subtitles | قلت له أنني لم أكن اشعر بالراحه للتحدث معه حتى توضع الأمور في نصابها الصحيح. |
Denetimcisi çıkana kadar onunla konuşabilirim. | Open Subtitles | يمكنني التحدث معه حتى يتمكن المسؤول عنه من الخروج |
Devyn pek iyi hissetmiyordu, bende o uyuyana kadar onunla oturdum. | Open Subtitles | ديفن لم يكن بخير لهذا جلست معه. حتى غلبه النعاس. |
Her neyse, yeni en iyi arkadaşım zaten burada... ve o işini bitirene kadar yanında kalacağım. | Open Subtitles | على كل حال ، أصبح لدي الآن صديق عزيز وسأظل معه حتى ينتهي |
Sonsuza kadar yanında olacağını öğrenince annem yeniden intihar edecektir. | Open Subtitles | أمي ستقتل نفسها مجدداً عندما تعرف أنها ستمضي الأبدية معه حتى لو مع رماده |
Yeniden ayaklanana kadar yanında kalabilirmişim. | Open Subtitles | هو قال أستطيع أن أمكث معه حتى أمشي على قدماي. |
Senin yerinde olsam bir dahaki sefere istese bile onunla dans etmezdim. | Open Subtitles | فى وقت آخر ليزى لاترقصى معه حتى لو طلب منك ذلك |