Sizinle oturup çene çalmayı isterim ama kaderle bir randevum var. | Open Subtitles | إسمع، إنني أود مواصلة التحدث معكم. لكن لديّ موعد مع القدر |
Şimdi izin verirsen, kaderle bir randevum var. | Open Subtitles | والآن لو سمحتم.. لدي موعد مع القدر |
Ancak ikimizin, kaderle bir randevumuz var. | Open Subtitles | ولكن أنا وأنت ... لدينا ميعاد مع القدر |
Ben bu işlerin her biri oldu olduğunu, ve kader ile müdahale kimim? | Open Subtitles | لحصولي على كل من تلك الأعمال و من أنا لأتعارض مع القدر ؟ |
Neslin tükenmesi,benim dikiz aynam gibidir. Şimdi müsaade ederseniz, kader ile bir randevum var. | Open Subtitles | والآن إذا سمحت لي فأنا على موعد مع القدر |
Dostlarım, kaderle bu randevumuzu birlikte koruyabileceğimize inanıyorum. | Open Subtitles | وأننا سنصبح تلك المدينة المشرقة على التل أصدقائي، أعتقد أننا سوياً نستطيع إبقاء هذا الموعد مع القدر. |
Dostlarım, kaderle bu randevumuzu birlikte koruyabileceğimize inanıyorum. | Open Subtitles | يا رفاقي، أؤمن أن بوسعنا معًا إبقاء موعدنا مع القدر |
kaderle bir randevum var. | Open Subtitles | فأنا لديّ موعد مع القدر |
Sen ve ben, bizim kader ile J-bay de bir randevumuz var. | Open Subtitles | أنا, وأنتِ لدينا موعد مع القدر في خليج "جيفري" |
kader ile bir tarih, luv olarak düşün. | Open Subtitles | اعتبريها مواعدة مع القدر يا حبّ. |