"مع رئيس" - Traduction Arabe en Turc

    • başkanı ile
        
    • Başkanı'yla
        
    • müdürüyle
        
    • başkanıyla birlikte
        
    • yetkililerle beraber
        
    • Başkanınızla birlikte
        
    Sürgündeki FLN başkanı ile görüştüm, ama o da bir şey bilmiyor. Open Subtitles تكلمت مع رئيس منفي سابق للجبهة، لكنه لا يعرف شيئاً
    Güzergah üzerindeyiz ve Birleşik Devletler başkanı ile beraber geliyoruz. Open Subtitles نحن نصل إلى الموقع مع رئيس الولايات المتحدة
    ABD Başkanı'yla konuştuğunuzu hatırlatmak isterim. Open Subtitles أرجوك, هل أذكرك انك تتكلم مع رئيس الولايات المتحدة
    Emniyet müdürüyle başbakanı öldürürken ellerin titremesin diye. Open Subtitles حتى لا تتردد في قتل المفتش خان مع رئيس الوزراء
    Başkan şu an New York belediye başkanıyla birlikte bir toplantıda. Open Subtitles الرئيس في المؤتمر مع رئيس البلدية والحاكم
    Planladığımız anlaşmayı imzalamak için Rus yetkililerle beraber beş saat içinde BM'de olacağını söyledi. Open Subtitles قال إنه سيأتي إلى الأمم المتحدة خلال خمسة ساعات مع رئيس الوزراء الروسي لتوقيع المعاهدة كما هو مُجَدْوَل
    - Genelkurmay Başkanınızla birlikte hareket edeceğim. Open Subtitles -سأتواصل مع رئيس أركان الدفاع .
    Bir İngiliz talk-show sunucusunun Amerikan başkanı ile yapacağı belirli bir formatı, akışı olmayan bir söyleşi için para ödememizi mi istiyorsunuz? Open Subtitles إنك تسألنا أن ندفع لمضيف برامج بريطاني لقاء إجراء مقابلة مع رئيس أمريكي بدون أي سلطة تحريريّة على الإطلاق في المقابل؟
    Bölüm başkanı ile birlikte yapacağız ve akşam yemeği de bu plana dahil. Open Subtitles أنه مع رئيس الأداره ويتضمنه العشاء .. أذآ
    Amanda tarafından kaydedilen, Oval Ofis'te Amerika Birleşik Devletleri başkanı ile olan cinsel ilişkisinin ses kaydını buldum. Open Subtitles وعندما وجدت تسجيلاً صوتيًا سجلته أماندا للقاءها الجنسي الذي وقع المكتب البيضاوي مع رئيس الولايات المتحدة
    Çek tahsil bürosundaki serserilerle girdiğin çatışmadan sonra hastanede, ...belediye başkanı ile birlikte yanındaydım. Open Subtitles أكون مع رئيس اليلديه في المستشفى قبلك تبادلت اطلاق النار مع الأشرار بالمعركه العنيفه أدركت الفكره
    Herşeyden önemlisi, Jeannine Locke'un Birleşik Devletler başkanı ile yaşadığı bir seks ilişkisi kesinlikle yoktur. Open Subtitles والأهم من ذلك, جانين لوك بالتأكيد لم تمارس الجنس مع الرئيس مع رئيس الولايات المتحدة
    Bu akşam San Francisco'da Altın Erik İthalat'ın başkanı ile bir toplantı ayarladık. Open Subtitles لدينا موعد اليوم مع رئيس جولدن بلام" للاستيراد" (هذا المساء في (سان فرانسيسكو
    Kültür Masası Başkanı'yla konuşmak istiyorum. Open Subtitles أنا بحاجة للتحدّث مع رئيس الشؤون الثقافية
    - Katolik Seçmenler Ligi'nin Başkanı'yla başka ne konuşabilirim ki? Open Subtitles ما الأمر الآخر الذي يفترض بي الحديث عنه مع رئيس إتحاد المقترعين الكاثوليكيين؟
    Peki, Belediye Başkanı'yla görüşebilir miyim? Open Subtitles هل بإمكاني ان اتحدث مع رئيس البلدة . ؟
    St. Paul müdürüyle görüştüm. Open Subtitles لقد تكلّمت بالفعل مع رئيس كاتدرائية سان بول
    Başkanla ve birlik odası müdürüyle konuşup, onlara bu olayı unutmanın herkes için daha iyi olacağını söyledi böylece sorun yokoldu. Open Subtitles تكلّم مع رئيس المجلس والفئة الممثلة في البنتليك وإقترح بأنّه لمصلحة الجميع إذا أبعدوا هذا الموضوع بعيداً، لذا نعم
    - Amerika başkanıyla birlikte odasındayım. Open Subtitles -ماذا ؟ *أنا مع رئيس *الولايات المتحدة في المكتب البيضاوي.
    Siz de TK başkanıyla birlikte öyle görünüyorsunuz. Open Subtitles "يبدو أنك مشغولاً للغاية مع رئيس الـ "تي كيه
    Planladığımız anlaşmayı imzalamak için Rus yetkililerle beraber beş saat içinde BM'de olacağını söyledi. Open Subtitles وأنه سيأتي إلى الأمم المتحدة خلال خمسة ساعات مع رئيس الوزراء الروسي لتوقيع المعاهدة كما هو مُجَدْوَل
    - Genelkurmay Başkanınızla birlikte hareket edeceğim. Open Subtitles -سأتواصل مع رئيس أركان الدفاع .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus