"مكسورة" - Traduction Arabe en Turc

    • kırık
        
    • kırılmış
        
    • bozuk
        
    • bozuldu
        
    • Kırıldı
        
    • kırılmıştı
        
    • kırıldığını
        
    • kırıktı
        
    • bozulmuş
        
    • kırılan
        
    • kırılmamış
        
    • Broken
        
    • çatlamış
        
    • kırılır
        
    • kırıImış
        
    Kara bir kediyi kırık bir ayna üzerinde... ay modülünün merdiveni altında yürüttük. Open Subtitles لقد جعلت قطة سوداء تسير فوق مرآة مكسورة تحت نموذج مصغر للوحدة القمرية
    Dağın en tepesine çıkıyorsun kırık bacakla ve tüm kalbinle. Open Subtitles أنت صاعد الي قمه هذا الجبل قدمي مكسورة وكل شئ
    Dağın en tepesine çıkıyorsun kırık bacakla ve tüm kalbinle. Open Subtitles أنت صاعد الي قمه هذا الجبل قدمي مكسورة وكل شئ
    Köprünün tam altında 1,5 metre arayla buldum. Böyle ortadan kırılmış. Open Subtitles عثرت عليها على بعد خمسة أقدام أسفل الجسر مكسورة نصفين هكذا
    bozuk bir saat bile, günde iki kere doğruyu gösterir. Open Subtitles حسنا، حتى ساعة مكسورة يكون وقتها صحيحا مرتين في اليوم
    Bu demektir ki buraya saplanıp kaldık ve benim bacağım kırık. Open Subtitles هذا يعني اننا مازلنا عالقين هنا وانا لازال لدي قدم مكسورة.
    kırık olduğunu sanmıyorum ama biraz buz koyup ilgilenilmesi için onu revire götürmeliyiz. Open Subtitles لا اعتقد انه من مكسورة , ولكننا سوف لك الحصول على مكتب ممرضة
    Ama şimdi McKinley koridorlarında kırık ve yalnız olarak yürüyor. Open Subtitles ولكنها الآن تمشي في ممرات ثانوية ميكنلي مكسورة و حزينة
    Adamım, grup evinde, tek sahip olduğumuz kırık boyalar ve kuru yapıştırıcılardı. Open Subtitles في بيت المجموعة كل ما حصلت عليه طباشير مكسورة, وبعض اعواد الغراء
    Peseshet gelince, kolunun kırık olduğunu fark etti. İşin kötüsü, kırılan yer açılmış ve içinde kemik parçacıkları var. TED عندما وصلت بيسشيت، كانت ذراع العامل مكسورة بشكل واضح، وأسوأ من ذلك، فقد كان الكسر مفتتاً مع العديد من شظايا العظام.
    kırık bir tekerleğin nasıl tamir edileceğini bilmediğini tahmin ediyorum, değil mi? Open Subtitles أفترض أنك لا تعرف كيف تصلح عجلة مكسورة ؟
    Oh, şey, kırık cam parçaları arayarak böylesine acıklı koşullarda zaman geçirmek istemedik. Open Subtitles لم نضيع الوقت بحثاَ عن نظارة مكسورة في ظل ظروف مأساوية كهذه
    Sırtı üstü uzanan bir beden, uzuvları kırık bir kukla gibi vahşice parçalanmış. Open Subtitles الجثة ملقاه على ظهرها , أطرافها مكسورة كالدمية المحطمة
    Balçık gibi yaşamaktansa kırık bir yeşim taşı parçası olarak ölmek daha iyidir. Open Subtitles أفضل أن أموت كقطعة مكسورة من اليشب... على أن أحيا كصلصال في أيديهم.
    Birkaç kaburgasıyla birlikte bir kolu kırılmış ve suratında kesiklerle morluklar var. Open Subtitles لديه عدد من الأضلع المكسورة, وذراع مكسورة ايضا, وجروح وسحجات على وجهه.
    Neredeyse bedenindeki tüm eklemler çıkmış ve tüm kemikleri kırılmış. Open Subtitles وكل جزء في جسمه تقريباً تم خلعها وجميع عظامه مكسورة
    Şakak kemiğine aldığı darbe ile oluşan travma, üç kırılmış kaburga kemiği ve kırbaç izlerinden olabilecek türde birçok deri yırtığı. Open Subtitles تلقى صدمة شديدة على عظمة صدغه ولديه ثلاثة أضلع مكسورة وعدة جروح قطعية سطحية يبدو أنها نتجت عن آثار ضرب بالسوط.
    bozuk bir saat bile günde iki defa doğruyu gösterir. Open Subtitles حسنا، حتى ساعة مكسورة يكون وقتها صحيحا مرتين في اليوم
    O süitleri kısa süre önce yeniledik ve beş tane küvetin tıpası bozuldu bile. Open Subtitles أصلحنا للتو تلك الغرف, و هناك خمس سددات تصريف مغاطس مكسورة أساساً
    Yapamam! Kısıldım ve kolum Kırıldı. Open Subtitles لااستطيع ، انا معلقة بذراع واحدة والاخرى مكسورة
    Tüm kemiklerimin çekildiğini hissettim ve o anda anladım ki bacağım kırılmıştı. Open Subtitles شعرت بكل العظم يتحرك, كل العظم متشابك عرفت حينها أن الرجل مكسورة
    Röntgen yoktu. Herkes ayağının kırıldığını kabullenmişti. Open Subtitles لم يكن هنالك صور إشعاعية الجميع قبل حقيقة أن قدمك مكسورة
    Büyük ihtimalle düşünemiyordum çünkü iki uyluk kemiğim kırıktı ve kör kütük sarhoştum. Open Subtitles لأني لم أكن أفكر، كانت سيقاني مكسورة وكنت معتّم بالشراب لا أصدق أنني
    Çatı kaplaman tamamen bozulmuş. Ve de camların çatlamış. Open Subtitles تحرك جميع الألواح المكسورة النوافذ مكسورة
    Cam falan kırılmamış, alarm hâlâ aktifmiş onlara polisi aramamalarını söyledim. Open Subtitles حيث لا نوافذ مكسورة وأجهزة الإنذار ما زالت تعمل لذا قلت لهم ألاّ يتصلوا بالشرطة
    I grabbed a Broken mop handle and snapped it across the warden's butt. Open Subtitles لقد سحبت يد ممسحة مكسورة و دفعتها في مؤخرة السجان.
    Eğer hayali gercekleşmesse kalbi kırılır. Open Subtitles سوف تكون مكسورة القلب إذا لم يصبح حلمها حقيقيآ
    - Bacağım kırıImış. Yardım edin. Open Subtitles إن ساقى مكسورة و أحتاج للمعونة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus