"ملتهب" - Traduction Arabe en Turc

    • iltihaplanmış
        
    • yanan
        
    • ağrısı
        
    • kapmış
        
    Kalbinin etrafındaki perikardiyal kese iltihaplanmış ve kalbe de sirayet etmeye başlamış. Open Subtitles الكيس الشغافي حول قلبها ملتهب و ذلك بدأ يؤثر على القلب
    Sanırım sol ön taraftaki azıdişi iltihaplanmış. Open Subtitles أظن أن الضرس الأمامي الأيسر ملتهب
    Karaciğeri iltihaplanmış ve kısmen sarılık olmuş. Open Subtitles كبدها ملتهب و هي مصابة باليرقان قليلا
    "Üçüncü melek borazanını çaldığında meşale gibi yanan büyük bir yıldız ırmak ve pınarların üzerine düştü." Open Subtitles عندما نفخ الملاك الثالث من خلال البوق نجم ملتهب سقط من علو شاهق محترقاً كالمشعل
    Bir volkanın kalbi kayaların bin derece sıcaklıkta gözlerinizin önünde eridiği cayır cayır yanan bir fırın. Open Subtitles "قلب بركان" "فرن ناري ملتهب" حيث تذوب الصخور أمامك" "عند ألف درجة مئوية من الحرارة
    Hastaneye yatırılmadan birkaç hafta önce hastanın boğaz ağrısı vardı. Open Subtitles المريض كان عنده حلق ملتهب قبل عدة اسابيع من استقباله
    Hasta bir hafta önce boğaz ağrısı şikayeti bildirmiş. Open Subtitles المريض اشتكى من حلق ملتهب قبل عدة اسابيع
    Uyanmadı. Yarası enfeksiyon kapmış durumda. Open Subtitles لم يستيقظ، وجرحه ملتهب.
    Yara mikrop kapmış, Tye. Eğer ölürse değeri kalmaz. Open Subtitles الجرح ملتهب يا (تاي) فإنها بلا جدوى لو ماتت.
    Karaciğer iltihaplanmış. Open Subtitles الكبد ملتهب
    İçinde yanan bir tutku var değil mi? Open Subtitles ثمة طموح ملتهب بداخلك، صحيح؟
    Elmasları içinde taşırız. Sen de yanan okla vurursun, Robin. Taşlar da patlar. Open Subtitles , ثم نضع الماس في ذلك ، و يمكنك أن تضربه ، (روبن)‏ . بواسطه سهم ملتهب .
    Yani, boğaz ağrısı olan hasta karısının haberi olmadan bir aspirin yutuyor boğazının ağrıdığını fark edince bir aspirin yutuyor boğazı ağrıdığını fark edince... Open Subtitles اذن المريض لديه حلق ملتهب يتناول اسبرين دون علمها يدرك ان لديه حلق ملتهب يتناول اسبرين
    ama şef benden, acil olmayan acil servis hastalarını kliniğe getirmemi ve onlarla ilgilenmemi istedi, bu hastaları aciliyetlerine göre ayırmalıyım, ve pek çoğu, boğaz ağrısı, burkulma, mide ağrısı gibi görünüyor, kolay olacak. Open Subtitles لكن الزعيم طلب مني نقل .الحالات غير الخطرة إلى العيادة , لكي أعتني بهم لذا فرزت هؤلاء المرضى وإلى الآن يبدو أن حلق ملتهب .والتواء و ألام معوية الأمر سهل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus