"مناصرة" - Traduction Arabe en Turc

    • feminist
        
    • taraftarı
        
    • bir feministim
        
    Ama evdeki tek feminist annem değildi. TED لم تكن والدتي مناصرة لحقوق المرأة في منزلنا فحسب
    Katilleri ceza bile almıyor. Bugün pek çok batılı kadın için feminist diye adlandırılmak bir hakaret. TED بالنسبة لأغلب النساء في العالم الغربي اليوم أن تدعى امرأة بأنها مناصرة لحقوق المرأة عبارة عن إساءة وسب لها
    Ancak o zamanlar, feminist olduğumu ortaya attığımda insanların kullandığı tondan dolayı endişeleniyordum. TED ولكن في ذلك الوقت، ركزت على النبرة التي يستخدمها الناس عندما كانوا يفترضون أني قد أكون مناصرة للنساء.
    Sevgilinin Pistons taraftarı olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أعلم أن خليلتك مناصرة لفريق "البيستونز"
    Artık sevgilim olduğuna göre Bulls taraftarı olman lazım. Open Subtitles أنت خليلتي الآن لذا عليك أن تكوني مناصرة لفريق "البولز"
    Ben bir feministim, ama oldukça kötüsü. TED أنا مناصرة للنساء، ولكن مناصرة سيئة.
    feminist etiketi bir suçlamaydı, bir "F" kelimesiydi ve hoş olmayanı. TED وقد كان وصف مناصرة للنساء يعتبر اتهامًا، فقد كانت كلمة محظورة، ولم تكن لطيفة.
    Yaşlandıkça, gerçekten bir feminist olduğumu kabul etmeye başladım ve gururluydum da. TED وعندما كبرتُ، بدأت قبول أني مناصرة فعلًا للنساء، ومناصرة فخورة.
    Zaman geçtikten sonra, kültür eleştirmenleri Beyoncé'nin gerçekten feminist olup olmadığını sonu gelmez bir şekilde tartışmaya başladılar. TED عندما تتلاشى اللحظة والنقد الثقافي يبدأ المناقشة التي لا تنتهي بخصوص إن كانت بيونسيه مناصرة للمرأة أم لا.
    Ve bu bir feminist olmadığım anlamına da gelmiyor. Open Subtitles وهذا لا يعني انني لست مناصرة للمرأة كذلك
    "feminist" kelimesini kullanmaktan çekiniyoruz. Bence bu kelimeye sıkı sıkıya sarılmalıyız. TED لأننا نخجل من مصطلح" مناصرة لقضايا المرأة" مصطلح أعتقد أن علينا أن نعتنقه.
    Bu pop yıldızının açıkça feminizmi kucaklamasını, genç kadınlara ve erkeklere feminist olmanın kutlanacak bir şey olduğunu belirtmesini görmek olağanüstü bir manzaraydı. TED لقد كان مشهداً تمجيدياً نجمة البوب هذه بكل وضوح تبنت قضية مناصرة المرأة والسماح للنساء والشبان بأن يعرفوا بأن مناصرة المرأة شيء يستحق الاحتفال
    Kürtajından pişman olan feminist. TED مناصرة المرأة التي ندمت على الاجهاض.
    O zaman onunla arkadaş olana kadar Pistons taraftarı olup sonra Bulls'a dönsem olmuyor mu? Open Subtitles إذن لما لا يمكنني أن أكون مناصرة لـ "البيستونز" حتى نصبح أصدقاء و حينها أنتقل لـ "البولز" ؟
    Kusura bakma. Pistons taraftarı olamazsın. Yasaklıyorum. Open Subtitles آسف لا يمكن أن تكوني مناصرة لـ "البيستونز" ، أنا أمنع ذلك
    Pistons taraftarı olduğun sürece sana seks yok. Open Subtitles لا جنس لك طالما أنت مناصرة لـ "البيستونز"
    Şimdi de Pistons taraftarı oldun demek Jess. Open Subtitles جيد ، جيد ، إذن أنت مناصرة لفريق "البيستونز" الآن (جيس) ؟
    Kötü bir feministim, iyi bir kadınım, nasıl düşündüğüm, ne söylediğim ve ne yaptığım konusunda daha iyi olmaya çalışıyorum, beni insan yapan her şeyi terk etmeden. TED أنا مناصرة سيئة للنساء ، ولكني امرأة جيدة، أحاول أن أرتقي بطريقة تفكيري، وقولي وفعلي، دون التخلي عن كل ما يجعلني إنسانة.
    Ben bir feministim. Open Subtitles كما ترون، أنا مناصرة للحركة النسوية.
    Ayağa kalkıp şöyle demekten korkuyorlar: "Evet, ben bir feministim. ", o etiketin anlamından korktuklarından, gerçekçi olmayan beklentilere uygun olarak yaşayamamaktan korktuklarından. TED إنهن خشين أن يقفن ليقلن : "نعم، أنا مناصرة للمرأة" خوفاً من ما تعني هذه التسمية، خوفا من عدم القدرة على الارتقاء إلى مستوى توقعات غير واقعية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus