| Şu andan itibaren her şeyi kanunlara uygun olarak yapacağιz. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا سنقوم نحن بعمل كل شئ حسب القانون |
| Şu andan itibaren olmak istediğim türde bir salak olacağım. | Open Subtitles | أبله، من الآن فصاعدا سأكون من نوعية البلهاء التي أريدها |
| Şu andan itibaren bir şey yapmanı istersem ilk sana soracağım. | Open Subtitles | لذا من الآن فصاعدا ، إن أردت فعل شيء سأسأل أولا |
| Bundan sonra, Tanrı'ya edilecek şükür duaları, şu şekilde değiştirilecek: | Open Subtitles | من الآن فصاعدا : سيتم تعديل الصلاة الربانية لتشمل الثناء |
| Ama şimdi hayatımın bu olduğunu ve Bundan sonra böyle gideceğini biliyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن حياتي تحولت الى حزينة وهذا مايبدوا عليه من الآن فصاعدا |
| Bundan böyle onlarla kavga ederken havada barut kokusu olacak. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا ، عندما نقاتلهم سيمتلئ المكان بدخان السلاح |
| Şu andan itibaren ev arkadaşı olabiliriz, ama artık arkadaş kalamayız. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا سنكون رفيقا سكن و لكننا لن نكون صديقين |
| Şu andan itibaren olumlu düşüncelerden başka bir şey yok. | Open Subtitles | أجل . لا شيء سوى الافكار الإيجابية من الآن فصاعدا. |
| Şu andan itibaren, tüm ailesini öldüren adamla konuşan adam olacaksın. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا ستكون مجرد شخص تتحدث الى شخص قتل عائلته |
| Herkese Şu andan itibaren Fransız Rivierası'ndaki bütün fahişelerin bana ait olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبر الجميع كنت تعرف من الآن فصاعدا دعارة في الفرنسية ريفييرا ينتمي لي. |
| Evet, hızlı olmalıyım çünkü Şu andan itibaren laboratuara gelmek için fazla vaktim yok. | Open Subtitles | نعم، كان علي أن أفعل ذلك بسرعة لأنني لا ينبغي أن ديك الكثير من الوقت من الآن فصاعدا أن تأتي إلى المختبر. |
| İkinci bir suçlama basit olmayacaktır. - Şu andan itibaren sakin bir hayat süreceğim. | Open Subtitles | الأدانة الثانية لن تكون سهلة, حياة هادئة من الآن فصاعدا |
| Şu andan itibaren büron bu araştırmanın karargahı olacak. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا سيكون المقر لهذا الشغل، و لا شيء عدا ذلك. |
| Ve duygu hakkinda güzel olan şey de bu iste. Evet işte bu yeni ben. Bundan sonra sadece olumlu şeyler söyleyeceğim. | TED | وهذا ما هو جميل عن العاطفة. وهكذا ها أنا بشكلي الجديد من الآن فصاعدا لن أقول إلا ما هو إيجابي.. |
| O halde Bundan sonra başka bir silah taşıyacaksın. Göster ona. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا تحمل مسدسا مختلفا , أريه صانع الأسلحة |
| Kaplan dedi ki,Bundan sonra, herşeyi Japon stili yapmalısın. | Open Subtitles | النمر قال، من الآن فصاعدا أنت يجب أن تعمل كل شيء علي الطراز الياباني |
| Bundan sonra yemeklerimizi beraber yiyeceğiz. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا سوف نتناول الطعام الذي تعدينه سوية |
| Bundan sonra burayı sadece yüzerek geçebilirsin, seni pis orospu! | Open Subtitles | من الآن فصاعدا يمكنكِ السباحة بالقناة، أيتها العاهرة |
| Bundan böyle bu işe karışmayın, hiçbiriniz! Sizi yanımda istemiyorum. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا أخرجو جميعا من هذا الامر لا اريد احد منكم معي |
| Bundan böyle, mayın tarlası temizlenene kadar adamların, tanklarımın önünden gidecek. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا.. بعدما ننظف حقل الألغام هذا سيذهب جنودك لمقدمة الدبابات |
| Sadece düşünüyordum ki, er... Bundan böyle sen yapayalnız bir adam olacaksın ve belki de içindeki şeyleri dışarı atarsan, daha iyi hissedeceksin. | Open Subtitles | ستكون وحيدا تماما من الآن فصاعدا وربما ستشعر افضل ان اخرجت بعض الأشياء من صدرك |
| Bugünden itibaren, hiç kimse boks yaparak rütbe yükseltemeyecek. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا ما من أحد سيكتسب شرائطه بالملاكمة |
| Bak dinle, Şuandan itibaren birbirimize karşı dürüst olalım, tamam mı? | Open Subtitles | أصغي، من الآن فصاعدا لنكن فحسب صريحين مع بعضنا البعض، حسناً ؟ |
| Su andan itibaren önemli mevzularda, gereken her zaman size de fikir danisilmasini saglayacagim. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا سوف أرى أن يتم أخذ رأيك بالأمور المهمة. عندما يكون هذا ضروريا. |