"من الأنواع" - Traduction Arabe en Turc

    • türlerin
        
    • tür
        
    • türler
        
    • türü
        
    • türe
        
    • türlere ev
        
    Fakat bu periyodun sonunda, türlerin %95 ten fazlasını yok eden bu felaketin sonunda en büyük yok olma yaşandı. Open Subtitles لكن هذه الحقبة اِنتهت بكوارث كبيرة ‏أدت الى اِبادة أكثر من 95 بالمائة من الأنواع أكبر اِبادة على مرِ العصور
    Bilinen türlerin sayısı ise beş bin altı bin arasında. Yani varolan türlerin büyük bir yüzdesi bilinmiyor. TED يوجد هناك خمسة إلى ستة الآف من الأنواع المعروفة. فإن نسبة كبيرة من ماهو هناك لم يُعرف حتى الآن.
    Birleşik devletlere yayılmış binlerce bilinmeyen egzotik tür her gün ortaya çıkıyor. Open Subtitles يوجد ألاف من الأنواع الدخيلة التي تدخل للأرض الامريكية يومياً بدون معرفة.
    Sadece bu değil, bir veya iki tür ekmeye devam ediyoruz ve titrek kavak ve huş ağaçlarını ayıklıyoruz. TED ليس هذا فقط، سنستمر في زرع واحد أو اثنين من الأنواع واقتلاع أشجار الحور والبِتيولا.
    Bakın, kötülük hiyerarşisinde iblislerden daha yüksekte bazı türler vardır. Open Subtitles اسمعي، إنَّ في سلسلة الشرّ، هنالك العديد من الأنواع أقوى من الشياطين
    Ama burada düzinelerce farklı türler var ki, normalde ölü beden veya marihuana'ya ilgi duymazlar. Open Subtitles لكن هنالك الكثير من الأنواع التي طبيعياً لن تنجذب الى جثة متعفنة او الماريجوانا
    Yüzlerce, belki de binlerce çeşit bağlantı türü ya da sinaps mevcut. TED هناك المئات، وربما الآلاف من الأنواع المختلفة للاتصالات، أو نقاط الوصل العصبي.
    Gen kopyalanması bize üç renkli görüş verdi, diğer birçok türe ise daha da fazlasını. Open Subtitles تضاعف الجين منحنا الرؤية ثلاثية الألوان لكنه أعطى للكثير من الأنواع الأخرى أكثر من ذلك
    Ancak bu sistemler, milyonlarca diğer türlere ev sahipliği yapar. Bu çeşitlilik sistemi dengede tutar ve yeni ilaçlarımızı da buradan buluruz. TED لكنها تأوي ملايين الملايين من الأنواع الأخرى، وهذا التنوع هو ما يسبب استقرارها، وهو المكان الذي نكتشف فيه أدويتنا الجديدة
    Bilinen türlerin sadece %15 kadarı durumlarının değerlendirebilmesini olanaklı kılacak kadar iyi araştırıldı. TED فقط حوالي 15 في المائة من الأنواع المعروفة تم دراستها بما يكفي لتقييم حالتها.
    Araştırmacılar insanların ve diğer türlerin genetik kodlarında tuhaf modeller arayarak sıkı bir şekilde taramaya başladılar. Open Subtitles وقد بدأ الباحثون في البحث عن الشفرة الوراثية للإنسان وغيرها من الأنواع ، والبحث عن الأنماط الغير عادية في الحمض النووي.
    türlerin büyük bir bölümü yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. TED جزء كبير من الأنواع سوف تنقرض.
    Yüzlerce çengel veya dev ağ dizileri, çok yüksek miktarlarda balıkla birlikte deniz kuşları, kaplumbağalar ve yunuslar gibi diğer türlerin de etrafını sararlar. TED خطوط طويلة مع مئات السنانير أو الشِباك الضخمة تجمع كمية هائلة من الأسماك، جنبًا إلى جنب مع غيرها من الأنواع الأخرى، مثل الطيور البحرية والسلاحف والدلافين.
    Düzinelerce tür yüzlerce, yüzlercesi binlerceyi oluşturdu. Open Subtitles بعض العشرات من الأنواع تصبح مئات والمئات تصبح عشرات الآلاف،
    O gezegende pek çok tür gelişti. İnsanlık bunlardan sadece birisi. Open Subtitles فكثيرٌ من الأنواع قد تطورت من هذا الكوكب ، وما البشر إلا نوع ٌواحدٌ منهم
    "Bu türler çoğunlukla tehlikeli yabani otlardır ve uzak durulmalıdır." Open Subtitles "العديد من الأنواع الخطرة وينبغي تجنب الحشائش و".
    Bizden önceki diğer türler gibi birbirimizi yok etmek mi yazgımız? Open Subtitles "هل قدر لنا تدمير أنفسنا كالعديد من الأنواع الذين كانوا قبلنا ؟"
    Nesli tükenmekte olan bir koyun türü muflon'a da aynı şey yapıldı. TED نفس الأمر وقع مع الموفلون، حيث انها من الأنواع المهددة بالانقراض من الأغنام.
    Sondaj kuleleri, onlarca güzel türe ev sahipliği yapıyor. Open Subtitles المنصات هي موطن ..للعديد من الأنواع الجميلة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus