"من المفترض ألا" - Traduction Arabe en Turc

    • gerekiyor
        
    • gerekirdi
        
    • gerektiğini
        
    Şabat günü elektronik cihazları kullanmamam gerekiyor. Open Subtitles التوراة تقول أنه من المفترض ألا أشغّل .أدوات كهربائية خلال يوم السبت
    Duş sahnesinde olmamam gerekiyor. Çıplaklık var. Open Subtitles من المفترض ألا أشارك في هذا المشهد يوجد به نوع من التعري
    Bu bilgi kişiliğime yazılmadı zaten senin de öğrenmemen gerekiyor. Open Subtitles أنا لست مدموغة بالمعلومات التي من المفترض ألا تملكها
    CIA'in Amerika topraklarında faaliyet göstermemesi gerekirdi. Open Subtitles من المفترض ألا تقوم وكالة الاستخبارات بأي عمليات على الأراضى الأمريكية.
    Aslında sana da söylememem gerekirdi. Open Subtitles من المفترض ألا اخبرك أنا أيضا.
    Aşçı olmayı istememesi gerektiğini, çünkü bunun kızların yapması gereken bir şey olduğunu düşünüyordu. TED حيث أعتقد أنه لم يكن من المفترض ألا يريد أن يكون طاهيا، لأن ذلك كان شيئا تفعله البنات.
    Siz pisliklerin annem ve babam işteyken burada olmaması gerekiyor. Open Subtitles أنت, أنت. أنتم يا أغبياء من المفترض ألا تكونون هنا بينما أبي و أمي في العمل.
    Gay bir torunu olduğu gerçeğinden bahsetmemem mi gerekiyor? Open Subtitles هل من المفترض ألا أشير إلى حقيقة أن لديها حفيد شاذ؟
    Televizyon izlemememiz gerekiyor ama Jack dedeye söylemeyeceğiz, değil mi? Open Subtitles اعلم اننا من المفترض ألا نشاهد التليفزيون لكننا لن نقول لجدو "جاك", أليس كذلك؟
    Televizyon izlemememiz gerekiyor ama Jack dedeye söylemeyeceğiz, değil mi? Open Subtitles اعلم اننا من المفترض ألا نشاهد التليفزيون لكننا لن نقول لجدو "جاك", أليس كذلك؟
    Yapmayın, teknik olarak, bir arının zaten uçamaması gerekiyor. Open Subtitles بحقك! تقنياً من المفترض ألا تستطيع النحلة على الطيران إطلاقاً
    - Yabancılarla konuşmamam gerekiyor. Open Subtitles .إنني من المفترض ألا أتحدث مع غرباء
    Zaten rahat olmaması gerekiyor. Open Subtitles من المفترض ألا يكون هذا مريحاً
    Sadece ona bir şey söylememem gerekirdi. Open Subtitles كان من المفترض ألا أقول له شيئاً
    Sana muhtemelen bunu göstermemem gerekirdi. Open Subtitles من المفترض ألا أريك هذا
    Lanet olsun! O acı sosu yememem gerektiğini biliyordum. Open Subtitles اللعنة , كنت أعرف أنه من المفترض ألا أأكل الكثير من الصلصة الحارة
    O benim kardeşim ve onu seviyorum da, ama orada olmaması gerektiğini ikimiz de biliyorduk. Open Subtitles انه أخي و أنا أحبه و لكن كلانا يعرف أنه كان من المفترض ألا يكون هناك
    Anonim kalması gerektiğini falan biliyorum. Open Subtitles أعلم أنّه من المفترض ألا نعرف صاحب هذه التجارب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus