Genelde karakol saldırı altında olurdu ancak birkaç haftadır çatışma olmamıştı. Herkes sıkıntıdan ve sıcaktan sersemlemiş durumdaydı. | TED | عادةً، تُهاجم قاعدتنا، لكننا لم نخض أي معركة منذ أسابيع، كان الجميع مصدومين من الملل والحر. |
Başlıca görevin gönüllüleri ve düzenli askerleri sıkıntıdan birbirlerini öldürmekten korumak. | Open Subtitles | مهمتك الكبرى هى الحفاظ على الحاله بين المتطوعين و الجنود النظاميين و ألا يقتلوا بعضهم البعض من الملل |
Eğer bizim için endişelenemeselerdi, sıkıntıdan ölürlerdi. | Open Subtitles | إذا لم يكونوا يقلقون علينا سوف يموتون من الملل |
Dostum, burada sıkıntıdan ölmemek için ne yapacağız? | Open Subtitles | يارجل، مالذي يفترض بنا عمله هنا حتى لا نموت من الملل ؟ |
sıkıntının yarattığı büyük bir gerilmeyle, sapkın terör anları. | Open Subtitles | فترات ممتدة من الملل تتخلّلها لحظات من الرعب المُطبق |
Karmaşıklığı severim. Basit olunca sıkıyor | Open Subtitles | أحب المعقدة أسهل من الملل |
Korkarım sizin dev korunaklı, kırsal bölgedeki Krallarınızın Can sıkıntısından öldüğü, kalelerinizin birinden bahsediyorsunuz. | Open Subtitles | اخشى انك تقترح واحدة من القلاع العملاقة المعزولة في البلد التي مات فيها ملوككم من الملل |
Rahatlıkla söyleyebilirim ki bu insanlar ne sıkıntıdan ne de kötü yemek alışkanlığından öldüler. | Open Subtitles | أقول بثقة مطلقة أنه لم يمت أحد منهم من الملل أو من سوء التغذية |
sıkıntıdan beynim patlayasıya kadar yarısını falan dinledim. | Open Subtitles | أنصتُّ لنصف التسجيل قبلما تنفجر دماغي من الملل. |
Bir kişi kasıntı bir video izlerken diğer üç kişinin sıkıntıdan ölmesine ne diyorsun? | Open Subtitles | إنه مثل، كيف أن شخصا يمكنه مشاهدة فيديو حول ظاهرة غريبة بينما ثلاثة آخرين يموتون من الملل |
O sözde sınırlar varoluşsal sıkıntıdan kaçmakta kullanılan acı fetişi... | Open Subtitles | حدود الحكاية زائفة... مع رغبتهم العارمة بالألم كهروب من الملل الوجودي. |
sıkıntıdan ölebilirim tabii daha önce biri beni vurmazsa. | Open Subtitles | ...يمكن أن أموت من الملل إن لم يطلق أحدهم علي النار أولا |
Sorma bence yoksa sıkıntıdan ölürsün. | Open Subtitles | لا تطلب سماع القصة سوف تموت من الملل |
sıkıntıdan öleceksiniz ama eşiniz sevecektir. | Open Subtitles | ستجعلك تبكي من الملل , لكن ستروق لزوجتك |
sıkıntıdan patlayacağım. İşemeye gidiyorum. | Open Subtitles | سأموت من الملل هنا، سأذهب للحمام |
sıkıntıdan ölmezsem. | Open Subtitles | كما تعلمون ، إذا لم أمت من الملل. |
Sadece insanların sıkıntıdan ölmesini istersem. | Open Subtitles | فقط إذا أردت أن يمون الناس من الملل |
"sıkıntıdan ölmek" anlamına gelen dokuz harfli sözcük nedir? | Open Subtitles | ما هو مرادف من تسعة أحرف لكلمة " أنا أموت من الملل " ؟ |
Adamlar sıkıntıdan deliriyor. | Open Subtitles | الرجال جنوا من الملل |
sıkıntıdan ölme tehlikesiyle karşı karşıyaydım. | Open Subtitles | -لقد كنت كنت في مأزق الموت من الملل |
Ama ayrıca ne yapabileceğimi ve 40 yıllık sıkıntının benim için mümkün olmadığını da biliyorum. | Open Subtitles | ولكنني أعرف أيضًا قدراتي وأربعين سنة من الملل والواجبات الاجتماعية أمر مستحيل بالنسبة لي |
Basit olunca sıkıyor. | Open Subtitles | أسهل من الملل |
Evet, adam muhtemelen birimizi yakalamadan Can sıkıntısından geberir. | Open Subtitles | نعم,من المحتمل ان يموت من الملل قبل ان يحصل على احدنا |