"من المُفترض أن" - Traduction Arabe en Turc

    • gerekirdi
        
    • olması gereken
        
    • lazımdı
        
    Karsit görüslere sahip liderler ve askeri liderler arasinda bu konuda bir oturum gerçeklesmesi gerekirdi. Open Subtitles كان من المُفترض أن تكون تلك جلسة للتفاهم بين زعماء المعارضة وأفراد الجيش
    "Elbette, senin yaptığını düşünmüyorum." demen gerekirdi. Open Subtitles من المُفترض أن تقول " بالطبع لم اعتقد انكِ فعلتها "
    - Hayır, olmaması gerekirdi. Open Subtitles لا ، ليس من المُفترض أن يكون كذلك
    Ben asla akıl hocam olması gereken adamla tanışmadım bile. Open Subtitles أنا لم أقابل قط الرجل الذى من المُفترض أن يكون مُدربى.
    - Okulda olması gereken küçük bir çocuk görüyorum. Open Subtitles أرى طفلا صغيراً من المُفترض أن يكون في المدرسة.
    Varlıklarından haberdar bile olmamam lazımdı. Open Subtitles كان من المُفترض أن لا اعرف حتى من يكونوا..
    Morpheus'tan korkmamanızı gerektirecek bir durumunuz olmadıkça Gündönümü bitene kadar bu taraflardan oldukça uzaklarda olmanız gerekirdi. Open Subtitles من المُفترض أن تبتعدي وتكوني عند حافة المياه لحين انتهاء احتفالات (انقلاب الشمس)
    - 93 nolu yolda olmamız gerekirdi. Open Subtitles -كان من المُفترض أن نكون على الطريق 93
    Bebekleri öpüyor olmam gerekirdi. Open Subtitles من المُفترض أن أقبّل الرضع.
    Carter'ın şimdiye Rikers'tan dönmesi gerekirdi. Open Subtitles من المُفترض أن ترجع (كارتر) من (رايكرز) الآن.
    Şimdiye kadar şövalye olmam gerekirdi. Open Subtitles {\pos(192,215)} أتعرفان أنّني من المُفترض أن أكون فارساً الآن؟
    Bunlar aklımdan geçiyordu ki o sırada olması gereken... Open Subtitles لذا, كل ذلك ينساب عبر عقلى ...عندما كان من المُفترض أن
    Komik olması gereken ne? Open Subtitles هل هذا من المُفترض أن يكون مُضحك؟
    Evli olması gereken bir kızın kafası bir Yahudi toplum merkezinin yanında bulunmuş. Open Subtitles فى الحقيقه, البنت التى من المُفترض أن تتزوج... ...يتم العثور على رأسها مقطوعه بالقرب من مركز للجاليه اليهوديه.
    Vakar'ın öldürülmüş olması gereken ay. Open Subtitles (نفس الشهر الذي من المُفترض أن يموتَ به (فاكار
    olması gereken şey bu değil. Open Subtitles ليس من المُفترض أن يحدث ذلك
    Hayır, hayır, hayır, hayır. Şimdiye çıkmış olması lazımdı. Open Subtitles كلا، كلا، كلا، كلا، كلا، من المُفترض أن تكون قد خرجت الآن.
    Bizi şimdiye dek bulmuş olmaları lazımdı. Open Subtitles كان من المُفترض أن يعثروا علينا بحلول هذا الوقت.
    Sadece 5 sayfa olması lazımdı. Open Subtitles كان من المُفترض أن تكون خمس صفحات و حسب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus