| Hiç Şüphesiz ki bu mağara Şeytan Kanyonu Kertenkele Adamı efsanesi yüzünden adı en kötüye çıkmış olanıdır. | Open Subtitles | من دون شك هذا الكهف اشتهر أكثر بأسطورة الشيطان كانيون رجل السحلية |
| Şimdi bunları bir kenara bırakın göl kenarında huzur dolu bir yürüyüşe çıkın ve ördeklerin seks yaptığını görün Şüphesiz ki alarm durumuna geçersiniz çünkü toplu tecavüz gibi görünür. | TED | الأن إذا خرجت للتنزه في اي يوم جميل قرب البحيرة وحدث ان رأيت بعض البط يمارس الجنس من دون شك ستنتبه لأنه يبدو كإغتصاب جماعي |
| Hiç şüphesiz kendini zehirlemiş. Onu görmek istemiyorum. | Open Subtitles | سممتها سمومها من دون شك أنا لا أرغب برؤيتها |
| Şey, Bay ve Bayan Blaine sizi temin ederim, torununuzun hayatta olduğuna hiç şüphe yok. | Open Subtitles | ... حسناً سيد وسيده بلاين ... أؤكد لكما من دون شك بأن حفيدتكم حية |
| Buna hiç şüphe yok. | Open Subtitles | شهواني من دون شك |
| Şüphesiz ki Jolene Parker, Tom ile aynı kurum adına çalışıyor. | Open Subtitles | (جولين باركر) عملت من دون شك (لنفس المنظمة التي يعمل بها (توم |
| Şüphesiz ki bu hayatımın en büyük doğum günü hediyesi. | Open Subtitles | من دون شك... أعظم هديّة عيد ميلادٍ في حياتي! |
| Şüphesiz ki takip etmiş. | Open Subtitles | من دون شك , لحق بنا إلى هنا |
| Hiç şüphesiz onu bırakan kişi, öldürmeye çalışmış. | Open Subtitles | من دون شك فإن من هجره كان يقصد قتله |
| Jane's Quinceañera'sı, hiç şüphe yok ki o güne kadar katıldığı en berbat partiydi. | Open Subtitles | (احتفال (جين كان من دون شك (يقصد احتفال عيد ميلاد) كانت أسوأ احتفال من أي وقت مضى |