| Hiç bir yere katılmak istemiyorum. Tek istediğim, bu adadan kurtulmak. | Open Subtitles | لا أنظم لأحد كل ما سأفعله هو الهرب من هذه الجزيرة |
| bu adadan tek gitme şansımız şimdi parçalar halinde. Memnun musun? | Open Subtitles | أن طريقة خروجنا من هذه الجزيرة أصبحت قطع الآن، أأنت راضي؟ |
| Biliyorsun, beraber takılabilirsiniz, takım gibi çarpışın ama şöyle bir mesele var ki, bu adadan sadece bir kişi sağ çıkacak. | Open Subtitles | اتعلم يمكنكم ان تبقوا معاً و تقاتلوا كفريق لكن حقيقة الأمر, شخص واحد فقط سيخرج من هذه الجزيرة حياً |
| bu adadan kurtulmak ve gerçeği öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الخروج من هذه الجزيرة وإيجاد الحقيقة |
| Seni özleyeceğim dostum ama bu adadan gitmem lazım. | Open Subtitles | سأفتقدك يا صاح، ولكن عليّ الفرار من هذه الجزيرة |
| Şu an için bir önceliğim var, ve o da oğlumu bu adadan götürmek. | Open Subtitles | لدي أولوية هامة الآن، و هي إخراج ولدي من هذه الجزيرة. |
| bu adadan ayrılıp ikiz kardeşimi kurtarmalıyım. | Open Subtitles | لابد أن أخرج من هذه الجزيرة وانقذ أخي التوأم |
| Oluyor. bu adadan gidebileceğiz. | Open Subtitles | لقد أصبح الحلم يتحقّق سنخرج من هذه الجزيرة |
| Biliyorsun, beraber takılabilirsiniz, takım gibi çarpışın ama şöyle bir mesele var ki, bu adadan sadece bir kişi sağ çıkacak. | Open Subtitles | اتعلم يمكنكم ان تبقوا معاً و تقاتلوا كفريق لكن حقيقة الأمر, شخص واحد فقط سيخرج من هذه الجزيرة حياً |
| Sanırım bu adadan nasıl kurtulacağımızı biliyorum. | Open Subtitles | أظنّني وجدت طريقة لكي نخرج من هذه الجزيرة |
| bu adadan gitmeyi bu dünyadaki herşeyden çok istiyorsun. | Open Subtitles | تريدين الخروج من هذه الجزيرة أكثر من أيّ شخص آخر في العالم |
| Beni bu adadan götürecek olan denizaltıyı yokettikten sonra. | Open Subtitles | بعد تدميره للغواصة التي كانت ستأخذني من هذه الجزيرة |
| bu adadan kurtulmayı dünyadaki herşeyden daha çok istiyorum. | Open Subtitles | أريد الخروج من هذه الجزيرة أكثر من أيّ شيء آخر بالعالم |
| bu adadan başka çıkış yolu var mı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم إن كان هناك طريق آخر للخروج من هذه الجزيرة |
| Tek yaptığın bu adadan kurtulmak için elimize geçen her fırsatı mahvetmekti. | Open Subtitles | كلّ ما فعلتَه قط هو إفساد كلّ فرصة أمامنا للخروج من هذه الجزيرة |
| Senin ise tek yaptığın bu adadan kurtulmamız için elimize geçen her fırsatı yok etmekti. | Open Subtitles | كلّ ما فعلتَه قط هو إفساد كلّ فرصة أمامنا للخروج من هذه الجزيرة |
| Sana söz veriyorum Sun. Seni ve bebeğimizi bu adadan götüreceğim. | Open Subtitles | أعدك يا سون سوف أخرجك و طفلنا من هذه الجزيرة |
| Bizi bu adadan götürmeye niyetin var mıydı? | Open Subtitles | أكنتم تعتزمون إخراجنا من هذه الجزيرة قطّ؟ |
| bu adadan kovulursam, tüm suçu sizin üzerinize atacağım. | Open Subtitles | أتعرف؟ لو أني قد طُردت من هذه الجزيرة سألومكم جميعاً على ذلك. |
| Önceliğin, küçük kızını bu adadan kurtarmak. | Open Subtitles | تتمثّل أولويتكَ بإخراج ابنتكِ الصغيرة من هذه الجزيرة |