şirketler Çalışanlarına arkadaş olmayı öğretirse çeşitlilik ve katılım programları daha da güçlenir. | TED | عندما تعلّم الشركات موظفيها ليكونوا حلفاء تكون برامج التنوع والشمول أكثر قوة. |
Çalışanlarına düzgün davranan ve akşam evlerine gidip aileleriyle vakit geçirmelerine izin veren bir şirket istiyorum ben. | Open Subtitles | أريد بناء شركة تحسن معاملة موظفيها. وأن تدعهم يذهبون إلى البيت في الليل لرؤية عائلاتهم. |
şirketler, çalışanlarının zaman içinde daha az baskı altında hissetmelerini sağlayabilir mi? | TED | هل هناك أي شيء يمكن للشركات فعله لجعل موظفيها يشعرون بضغط وقت أقل ؟ نعم. |
çalışanlarının bu dönüşüme ayak uydurabilmesi için, ilk olarak çalışanlarının özelliklerin kullanımlarını ve müşterilerin yeni servisten memnuniyetlerini izlemelerini sağlayan yeni araçlara yatırım yaptılar. | TED | لتمكين موظفيها من تبني هذا التحول، أولاً استثمروا في وسائل جديدة تُمكن موظفيهم من مراقبة استخدام الخصائص وكذا مدى رضا الزبائن عن الخدمة الجديدة. |
Bütün işletme profesörleri, her şirketin amacının, çalışanlarını motive etmek olduğunu, böylece size daha iyi mal ve hizmet vereceklerini söyler. | Open Subtitles | نعم، أي رجل أعمال بروفيسور مدرسة سوف يخبركم أن هدف أي شركة هو تحريض موظفيها لتقديم أفضل السلع والخدمات |
Sizler, şimdi bir firmanın, çalışanlarını sigorta paralarını almak için... düzenli olarak öldürdüğünü mü söylüyorsunuz? | Open Subtitles | هل تقولون بأن هذه الشركة ربما تقتل موظفيها لتجمع مال تأمينهم؟ |
Ve geride kalan 14 ay boyunca, Başkan Yardımcısı Sally Langston'a, personel şefi olarak hizmet etmekten büyük onur duydum. | Open Subtitles | ولمدة 14 شهرًا كان لي عظيم الشرف لخدمة نائبة الرئيس سالي لانغستون في منصب كبير موظفيها |
Personelleri iki katına çıkarıp çocuklara düşen işi azalttım, böylece kendilerine daha fazla vakit ayırabiliyorlar. | Open Subtitles | الحضانة التي أضع صغاري بها ضاعفت موظفيها لنيل مزيداً من العناية |
Öyle. Posta Müfettişliği, Çalışanlarından birinin öldürülmesiyle ilgili bir kaset olduğunu duymuş. | Open Subtitles | بالواقع، سمعت الخدمة ثمة مقطع فيديو لأحد موظفيها يتعرض للقتل، |
Çalışanlarına o kadar kötü davranıyor ki bir ayda üç kişi intihar etti. | Open Subtitles | عاملت موظفيها بطريقة سيئة جداً ثلاثة منهم انتحروا خلال شهر. |
Ama BMI daima Çalışanlarına hatalarını düzeltme fırsatı tanımıştır. | Open Subtitles | لكن الشركه تعتقد ان جميع موظفيها يجب ان يمنحوا فرصه ثانيه |
şirketler, Çalışanlarına ve müşterilerine daha çok ya da daha az denetim verebilir. Ne ölçüde bir açıklığın iyi olduğu ve hangi ihtiyaçlara yakın durulması gerektiği, kafalarını kurcalayabilir. | TED | يمكن أن تعطي الشركات موظفيها والعملاء تحكم أكثر أو أقل. يمكن للشركات أن تقلق بشأن كمية الانفتاح هو أمر جيد لهم، وما ينبغي عليها قوله مغلقا. |
Büyük şirketler, çalışanlarının bütün gün oturmalarını ve sıkıcı konuşmaları dinlemelerini ayarlar. | Open Subtitles | تجعل موظفيها يجلسون ليوم كامل مستمعين الى الخطابات المملة |
CNI gibi teşkilatlar çalışanlarının bilgilerini ifşa etmekten kaçınırlar. | Open Subtitles | وكالات إستخبارية مثل سي إن آي تتحاشى كشف معلومات عن موظفيها |
NeXT fabrikasını Canon'a sattı ve, çalışanlarının yarısını işten çıkardı. | Open Subtitles | قامت "نيكست" ببيع مصنعها إلى "كانون" وتسريح نصف موظفيها. |
çalışanlarını şüpheliler listemizden çıkarabiliriz. Şu rakibini de eleyebiliriz. | Open Subtitles | حسناً ، يمكننا أن نستبعد موظفيها ، و منافسيها هناك |
Seçimi kazandınız, şirket bir nedenden çalışanlarını işten atabilir. | Open Subtitles | أنتم تحصلون على التصويت ويحق للشركة أن تفصل موظفيها لوجود سبب وجيه |
En büyük 500 şirketin çalışanlarını ekip çalışması için gönderdiği yer. | Open Subtitles | حيث ترسل أغنى 500 شركة موظفيها لبناء مهارات العمل الجماعي. |
Bariyerin o kadar dışına hiç bir yer personel göndermez. | Open Subtitles | ما من وكالة سترسل موظفيها إلى هذه المسافة البعيدة بعد الجدار |
Personelleri iki katına çıkarıp çocuklara düşen işi azalttım, böylece kendilerine daha fazla vakit ayırabiliyorlar. | Open Subtitles | الحضانة التي أضع صغاري بها ضاعفت موظفيها لنيل مزيداً من العناية |
Çalışanlarından biri Washington Heights'te ölü bulundu. | Open Subtitles | قتل أحد موظفيها وجدت في واشنطن مرتفعات. |
Ve bir patron, çalışanlarıyla arkadaş olamaz. | Open Subtitles | والرئيسة لا يمكن أن تكون صديقة مع موظفيها |