| Neden bizzat yaptığım satışları aslında bir internet sitesi yapmış gibi göstermek zorundayım? | Open Subtitles | لماذا علي أن أدّعي أن موقع إلكتروني قام بالمبيعات التي قمت أنا بها ؟ |
| Yakalanmasına yönelik bir internet sitesi mi kurdunuz? | Open Subtitles | قمت بإنشاء موقع إلكتروني مُكرّس للقبض عليه؟ |
| Benim dileğim çok basitti: sadece bir web sitesi hazırladık ve bize inandığınız veya savaşmak istediğiniz her şeyin fotoğrafınızı gönderebilirsiniz; dünyanın neresinde olursanız olun, fotoğrafınızı geniş bir şekilde geri göndeririz. | TED | كانت الأمنية بسيطة للغاية: قمنا بإطلاق موقع إلكتروني بحيث ترسل لنا صورتك عبره لما تؤمن بأهميته أو أي شيء تريد دعمه، سوف نرسل لك بعدها صورتك بالحجم الكبير، أينما كنت في العالم. |
| Bana, müşterilere hediye paketi verebilen bir kaç web sitesi gösterin de göreyim! | Open Subtitles | أود رؤية موقع إلكتروني يسلم سلات هدايا للناس |
| Hayır, burası antikacıların Öykülerini paylaştığı bir site. | Open Subtitles | لا، هذا موقع إلكتروني لتجّار الفنّ والمهتمين بالتحف. |
| Daha önce de belirttiğim gibi, web sitesini işlevsel ve güvenli tutmak için işe alındım. | Open Subtitles | مثلما صرحت في العلن لقد تم تعيينى للإبقاء على موقع إلكتروني يعمل و آمن |
| - Evet, gizli şeyleri ifşa eden bir sitesi olan zengin bir adam. | Open Subtitles | أجل شخص غني صاحب موقع إلكتروني للفضائح ؟ |
| 44 film, 2,6 milyon web sayfası ve 37 gençlik romanı. | Open Subtitles | بحثت في 44 فيلم , و 2.6 مليون موقع إلكتروني , و 37 روايه صغيره للبالغين |
| Biz bir internet sitesi yaptık. Bütün teknolojik işlerini kendim yaptım. | Open Subtitles | نعمل موقع إلكتروني ويمكنني أن أقوم بكل الأعمال التقنية |
| Yeni internet sitesi, yeni şehir, yeni ülke. | Open Subtitles | يفعلون موقع إلكتروني جديد، مدينة جديدة، وبلاد جديدة. |
| OTPS'nin ne bir ofisi ne de bir internet sitesi var. | Open Subtitles | ليس للمُؤسّسة أيّ مكتب، ولا موقع إلكتروني. |
| Okulun her yerine türbe kurmuş. Hatta bir internet sitesi bile kurmuş. | Open Subtitles | إنها تنشر الأضرحة في جميع أرجاء المدرسة، حتى في موقع إلكتروني |
| İnternet sitesi aracılığıyla kısa süreli bir daire kiralamış. | Open Subtitles | لقد استأجر شقة بعقد قصير الأجل عبر موقع إلكتروني. |
| Herkesin web sitesi açmasına izin vermiyorlar tabii. | Open Subtitles | فهم لا يسمحون لأي شخص بتخصيص موقع إلكتروني خاص به |
| Eski kimliklerinden biri adına kayıtlı web sitesi buldum... | Open Subtitles | عثرتُ على موقع إلكتروني مسجّل بأحد أسمائه السابقة |
| Evet ve bir web sitesi de var. Gözden geçirebilirsiniz. | Open Subtitles | أجل، وهناك موقع إلكتروني أيضاً، حتى يمكنك التصفح. |
| Bu devirde iş bulmak istiyorsan web sitesi kurman lazım. | Open Subtitles | ولو ترغبين في الحصول على وظيفة هذه الأيام، عليكِ بإستخدام موقع إلكتروني |
| Cinsel taciz suçundan hüküm giymiş olanların yerlerini yazan bir site. | Open Subtitles | ما هو موقع مراقبة الحي؟ إنه موقع إلكتروني يخبرك أين يعيش الأشخاص الذين |
| Evet, web sitesini ben kurdum. | Open Subtitles | نعم , لقد أنشأت موقع إلكتروني |
| Aynen öyle, çok güzel bir sitesi var, kredi kartı kabul ediyor böylece nakit paranız yanınıza kalıyor. | Open Subtitles | نعم إنه موقع إلكتروني جميل حقا .. يجب عليك تفقده |
| 44 film, 2,6 milyon web sayfası ve 37 gençlik romanı. | Open Subtitles | بحثت في 44 فيلم , و 2.6 مليون موقع إلكتروني , و 37 روايه صغيره للبالغين |
| La Blogothèque adında bir internet sitemiz vardı. | TED | كان لديه موقع إلكتروني باسم : المدونة مختص بالموسيقى الحرة. |
| Bu çeşit bir, bir siteyi bulup onu domain adres sisteminden silme şeklindeki sansür uygulamasındaki problem ise işe yaramayacak olmasıdır. | TED | والمشكل في نظام الرقابة هذا، لتحديد موقع إلكتروني ثم محاولة إزالته من نظام أسماء النطاقات، هو أنه لن يشتغل. |