Büyütmene yardım ederim. Yeni lokasyonlar, genişletilmiş ürünler. - Ne? | Open Subtitles | يمكننى مُساعدتك على إنماء العمل، بأماكن جديدة، وخطوط بيع جديدة |
- Pekala, gidip bir bakacağım. - Belki gelip size yardım edebilirim? | Open Subtitles | ـ حسناً ، سوف ألقي نظرة ـ ربما أستطيع مُساعدتك ؟ |
Nate, bu işte benden yardım etme üslubun böyle mi? | Open Subtitles | نَيت، أهذه طريقِة لتسألني مُساعدتك بهذا العمل ؟ |
Kate, üz... üzgünüm. ara...aramalıydım, ama y.. ya.. Yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | كيت ، أنا آسف ، كان يجب علىّ الإتصال أحتاج مُساعدتك |
Lütfen suratıma kapatma. Yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | من فضلِك لا تُغلق السماعة أحتاج مُساعدتك |
Ne demezsin, lanet yardımın çok iyi, Fakat 911'i aramak için kullanabiliriz? | Open Subtitles | مُساعدتك لا بأس بها، لكن هل يمكننا استخدامه للاتصال بـ 911 ؟ |
Bana gerçeği anlatmadığın sürece sana yardım edemem. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ مُساعدتك مالم تُخبرني بالحقيقة |
yardım için teşekkürler. Adını uzun zamandır duyuyordum. | Open Subtitles | أنا أُقدر مُساعدتك ، لقد سمعتُ عنك . مُنذ فترة طويلة |
Sana yardım edebileceğim çok şey var senin de bize yardım edebileceğin. | Open Subtitles | ..هناك الكثير من الأمور التي أستطيع مُساعدتك بها وهناك الكثير مما يمكنك القيام به لمساعدتنا |
Kaçmana yardım etmeye çalışıyordum ama çok geç kalmıştım. | Open Subtitles | لقد حاولت مُساعدتك في الهرب ولكني كنت متأخرة. |
Size nasıl yardım edeceğimden emin değilim gerçi. | Open Subtitles | لستُ مُتأكّدة تماماً كيف يُمكنني مُساعدتك. |
Şimdi size hırsızlık suçlamasında yardım edemem. | Open Subtitles | الآن، لا أستطيع مُساعدتك مع تهمة السرقة. |
Onu bulmana yardım edebiliriz ortağım için sorun değilse. | Open Subtitles | أعتقد أنّ بإمكاننا مُساعدتك على إيجادها، إذا لمْ يكن يُمانع شريكي. |
Sen 10 yaşına geldiğinde ödevlerine yardım edemez oldum. | Open Subtitles | فقد توقفت عن مُساعدتك في واجبك المدرسي منذ العاشرة. |
Onu tek başıma durduramam peder. Yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | لا يمكنني ايقافه وحدي يا أبتِ أحتاج مُساعدتك |
Biliyordum. Aramice'ye tercüme etmek için de senin Yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | ـ لقد عرفت ـ وأريد مُساعدتك في ترجمة اللغة الأرمانية |
Lütfen, bu insanların Yardımına ihtiyaçları var. | Open Subtitles | .لكن رجاءًا هؤلاءِ الناس يحتاجونَ مُساعدتك |
yardımın olmadan bu işi asla çözemezdim. | Open Subtitles | لمْ أكن لأكون قادرة على حلّ هذه القضيّة من دون مُساعدتك. |
yardımın için sağ ol, ama bu FBI'ın işi. | Open Subtitles | أقدر مُساعدتك لكنها قضية خاصة بالمكتب الفيدرالي |
Mükemmel. Mükemmel. Yardımcı olabilir miyim? | Open Subtitles | ـ مُمتاز ، مُمتاز ـ هل أستطيع مُساعدتك ؟ |
Ve Yardımınız olmadan tahta geçemez. | Open Subtitles | لن يستطيع أخذ العرش بدون مُساعدتك |
Ama şimdi başka bir konuda Yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | لكنّي أحتاج إلى مُساعدتك الآن في أمرٍ آخر. |
Randevu ayarlamak için ne yardımını istiyorum ne de ihtiyacım var. | Open Subtitles | لا أحتاج إلى مُساعدتك في الإعداد لموعد غرامي ، أنا بخير |
Senin ne hissettigini farkına varmana veya duygularından kactıgını farkına varmana yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | أستطيع مُساعدتك لتُصبح على علم بما تشعر به أو تُحاول تجنب الشعور به |
Üzgünüm ama bu konuda sana yardımcı olamam. | Open Subtitles | حسناً، أنا آسفة، لكنّي لا أستطيع مُساعدتك في ذلك. |
Çünkü asistanın ben olsaydım telefonuna numaramı kaydederdim. | Open Subtitles | لأنني لو كُنْتُ مُساعدتك كُنْتُ سَأُبرمجُ رقم هاتفي عليه |