Kutsal emirleri ilk aldığım zamanlarda günah çıkartan bir papaz vardı. | Open Subtitles | كان هناك مُعترف عندما بدأت بالنذور الكهنوتية |
Hele ki bir sır gibi saklanıp, aydınlatılamadığında kendi aileni de işe dahil edecek bir dizi kan davası cinayetlerinin önünü açacaktır. | Open Subtitles | يُنفذ سراً، غير مُعترف بهِ و يحتمل أن يثير للعديد من عمليات القتل الأنتقامية. هذا سيورط عائلتنا. |
Gizlenmesi, cezasız kalması ailenin de buna karışacağı bir seri cinayetler serisinin başlamasına sebep olabilir. | Open Subtitles | يُنفذ سراً، غير مُعترف بهِ و يحتمل أن يثير للعديد من عمليات القتل الأنتقامية. هذا سيورط عائلتنا. |
Gemimde ispatlı bir tecavüzcünün dolaşmasına izin vermem. | Open Subtitles | لن يكون هناك مُغتصب و مُعترف بذلك متواجد على قاربي |
Dini bir örgüt olarak tanındıkları için de hiçbir yargıç bize arama izni vermez. | Open Subtitles | وبما أنّهم مُنظمة دينيّة مُعترف بها، لن يمنحنا أيّ قاضٍ الأمر القضائي. |
Ne zaman bir hastanın durumu kötüye gitse, bunun gibi değişikliklerin son dakika değişikliklerinin yani, bir şeyi etkilemediğini söyledi. | Open Subtitles | وأخبرني بأنّه حينما تسوء حالة الشخص فإنّ تغييرات مثل هذه، غير مُعترف بها |
18 yaşımdaydım. Demokrasiyle ilgili izinsiz basılan bir dergide yayınlanan bir şiir yazdım. | Open Subtitles | كان عمري 18 عاماً، كتبتُ قصيدة حول الديمقراطية طبعتها مجلّة غير مُعترف بها... |
Sanırım evrensel olarak, olgun ve sorumluluk sahibi bir yetişkin olarak tanındığımı görüyorsundur. | Open Subtitles | أعتقد أنك ستكتشف أنني ... مُعترف بي عالمياً كشخص بالغ ناضج ومسئول |
Suçluluğunu kabul eden, pişman olmayan bir katile bağırmak üzeresin. | Open Subtitles | - لقد كنتي على وشك أن تذهبي لتصرخي في وجه قاتل مُعترف بجريمته وغير نادم |
Kendinde söyledin bir yalancısın. | Open Subtitles | فإنّك كاذب مُعترف بمرضك. |
Darken Rahl Valeria'da yaşayan erkek bir Confessor olduğunu öğrendiğinde bize çocuğu getirmemizi emretti ama adaya baskın düzenlediğimizde annesi, ele geçiremeyelim diye oğlunu feda etti. | Open Subtitles | (حينماعلم(داركنرال ، بوجود مؤمن مُعترف ذكر فى "فاليريا". أمربأنّنأتيلهُ بالطفل،ولكنحينماعصفنابالجزيرة ، الأم ضحت بإبنها ، لذا لم نتمكّن من الإتيان بهِ. |
Hadi Ray palyaço korkusu gerçek bir şey buna DSM tarafından kolrufia denilmiş. | Open Subtitles | بربّك يا (راي)، الخوف من المُهرّجين هو اضطراب عصبيّ حقيقي مُعترف به من قبل هيئة الأطباء العالميّة... |
Bize saldıran o manyaklar yeni bir Lord Rahl'a erkek bir Confessor'e hizmet ediyordu. | Open Subtitles | أخوتكِ إختفوا... ذلك الرجل المجنون الذيّ حاول مُهاجمتنا إنهم يخدمون أحد بنى (رال) الجُدُد. مُعترف ذكر،أتباعهُ بكُل مكان يقتلون كل شخص لم يخضع لإعترافهُ. |