bitki yetiştirmiş herkes bitkinin hareket ettiğini ve Güneş'e döndüğünü fark eder. | TED | أي شخص قام بزراعة نبتة قد لاحظ أن النبتة ستتحرك وتواجه الشمس. |
Her bitki bize 50 ila 60 kg arası kabak verecek. | Open Subtitles | وجدت أيضاً أنَ كل نبتة ستجعلنا نحصد 130 باوند من القرع |
Tüm düşmanlarını bir bitki özüyle öldürebiliyorken neden koca bir savaşla uğraşasın ki? | Open Subtitles | لماذا تحارب في معركة شديدة طالما تستطيع قتل جيش كامل بسائل نبتة واحدة؟ |
Krallar ipek otu bitkisini arıyor ama akıllarında tozlaşmadan başka bir şey var. | Open Subtitles | تبحث الملكات عن نبتة الحشيشة اللبنية ولكن هناك شيء آخر بِنيّتهم غير التلقيح |
Tam olarak faydalanılmayan, ihmal edilen bir besin bitkisi. | TED | فهي نبتة غذائية قليلة الاستعمال ومهملة. |
Onlara ateş etmeyi yeğlerim. | Open Subtitles | نبتة قد بالأحرى هم، بطريقة ما. |
- O bir Japon süsen çiçeği. - Aklın hep işinde, değil mi? | Open Subtitles | آنها نبتة السوسن اليابانيه لا تستطيع التبدل فحسب , نيكلوس |
Kafası çok ağır, düşüncelerle dolu, o yüzden başının üzerine düşmüş ve bedeni ise tıpkı bir bitki gibi büyümüş. | TED | رأسه ثقيل جدا، مليء بأفكار ثقيلة، لدرجة أنه يسقط نوعا ما في قبعته، وجسده قد نبت منه وكأنه نبتة. |
Bir bitki yetiştirmek size 1,000, 10,000 tohum verecek. | TED | فزراعة نبتة واحدة سينتج لنا بين ألفٍ وعشرة آلاف بذرة. |
bitki, oradan daha ötelere yayıldı, çayın hızlı gelişimine, günlük ticari bir mal olarak yardım ederek. | TED | منذ ذلك الحين، انتشرت نبتة الشاي، مما ساعد في التزايد السريع للطلب على الشاي كسلعة يومية. |
Evinin arkasındaki bataklıkta içine her böcek girdiğinde kapanan bir bitki türü buldu. | TED | ففي المستنقعات خلف منزله، وجد نبتة تنغلق بسرعة في كل مرة تسقط فيها حشرة. |
Bu, çok hızlı hareket eden bir bitki ki çok nadirdir ve etobur, bu da gayet enderdir. | TED | هذه نبتة تتحرك بسرعة، وهو شي نادر، وهي آكلة لحوم، وهو نادر أيضاً. |
Üçüncü bitki Denizlahanası, ve bu da yaygın türlerden birisi; daha çok topraksız olarak yetişiyor. | TED | النبتة الثالثة هي نبتة المال وهذا أيضا نبات شائع جدا يفضل أن ينمو في الماء |
Mesela, burada ökse otu diye bir şey var. | Open Subtitles | حسناً , على سبيل المثال هذا مقلب نبتة الدبق |
Kadife çiçeği, manus, şifalı bitkiler, kuzu kulağı bitkisi, keten tohumu sirkesi, fildişi, ve biraz da şeker. | Open Subtitles | مزيج من القطيفة ونبتة يد المسيح , نبتة فعالة للغاية الحميض , نبات الحقل |
Harita içinde, bu bahçedeki her bitkinin bir haritası var. | TED | وداخل الخريطة خريطة لكل نبتة في البستان. |
- Tüm yaptığım kameraya ateş etmekti. | Open Subtitles | كلّ أنا كنت نبتة آلة تصوير فيديو. |
- O bir Japon süsen çiçeği. - Aklın hep işinde, değil mi? | Open Subtitles | آنها نبتة السوسن اليابانيه لا تستطيع التبدل فحسب, نيكلوس |
Ve bildiğim hiçbir bitkinin yapmadığı bir şey yapıyor, ve o da şu; çiçek açtığında - burada ortadaki spadiks - yaklaşık iki günlük bir sürede, az çok memelilere benzer bir şekilde metabolize ediyor. | TED | وهي تقوم بأمر مميز لا تقوم به اي نبتة اخرى اثناء مرحلة الازهار في المنتصف يوجد حبوب اللقاح .. إنه و لمدة يومين .. تقوم بعملية إستقلاب والتي تشابه تلك التي تحدث في الثديات |
Beş yüz bitkiyi sularsak kuyu dört günde kuruyacak. | Open Subtitles | سيكون الحوض خالي في 4 أيام إن كنا سنسقي 500 نبتة |
Bunu ilgilendiğimiz genle birleştirip bir bitkiye koyarız ve bitkinin nasıl cevap verdiğine bakarız. | TED | و نربط هذا بالجينات التي تهمنا و نضع ذلك في نبتة و نرى كيف تستجيب تلك النبتة. |
- Fren pedalında. "Osmunda"! Yani eğreltiotu kökü. | Open Subtitles | ـ وجدت جذع من نبتة السرخس على دواسة الفرامل |
"Venüs Sinek Kapanı, saf avını sindirim sistemine çekmek için yem kullanan etçil bir bitkidir." | Open Subtitles | نبتة فينوس فلايتراب هي نبتة لاحِمة تستعمل الطعم لجذب الفريسة إلى جهازها الهضمي |
Şu an o lavaboya girecek olsam bir saksı bitkisi göreceğime inanıyorum, doğru mudur? | Open Subtitles | و إذا دخــلت إلى هذا الحمــام الآن أعتقد أنــي سأرى نبتة في أصيص من نوع مــا |
Biraz ötede ise, bilinen tek etobur bromeliad bitkisinin üzerine yumurtalarını bırakmakta olan bir kurbağa ile yüzleştik. | Open Subtitles | على مقربة، رأينا ضفدعة تضع بيوضها في نبتة، نبتة الـ"بروميلياد"، آكلة اللحوم الوحيدة المعروفة علميّاً. |
10 saniyelik ihtişam için 40 yıl uğraşıp didinen... başka bir bahçıvan yok bu kasabada. | Open Subtitles | ليس لأى بستانى فى البلدة نبتة تتطلب رعاية لمدة 40 سنة ليتمتع بروعتها ل10 ثوان فقط |