"نبيعه" - Traduction Arabe en Turc

    • satıyoruz
        
    • sattığımız
        
    • satacak
        
    • satacağız
        
    • satmak
        
    • sattığımızı
        
    • satabiliriz
        
    • satıp
        
    • satalım
        
    • satmıyoruz
        
    • satsak
        
    • satarız
        
    • satamayız
        
    • satmamızı
        
    • satmazsak
        
    Bunlardan hiçbiri bizim fiyatımıza etki etmiyor. Çünkü, hepsinden önce, biz maloluş fiyatına satıyoruz, ve devletler dağıtıyor. TED لم يدخل أي من ذلك في تكلفتنا. لأنه أولًا وقبل كل شيء، نحن نبيعه بسعر الكلفة، وتقوم الحكومات بتوزيعه.
    IBM'e sattığımız şeyin on yıl eskimesine neden oldu. Open Subtitles لقد قاموا بجعل ما نبيعه لآي بي ام يبدو وكأنه من العقد الفائت
    Ama açıkçası, General olsa da olmasa da, elimizde satacak bir şey yok. Open Subtitles و لكن ، حقاً ، بصفة عامة أو غير عامة ، ليس لدينا ما نبيعه
    Madeninde kıymetli bir şey olduğuna ikna edeceğiz ardından madeni çıkarma yöntemini satacağız sonra da tüm parasını alacağız. Open Subtitles سنقنعه بأن لديه شيء قيّم في منجمه ثم نبيعه عملية إستخراج في منجمه ومن ثم نأخذ كل ما قدمه من المال
    Ama bu biz anlamına gelmez Sadece kimseye satmak zorunda. Open Subtitles ولكن هذا لا يعني أننا يجب أن نبيعه لأي أحد
    Herkes reklamı konuşuyordu ama çoğu kişi ne sattığımızı bile bilmiyordu. Open Subtitles الناس تحدثوا عن الاعلان، لكن أغلبهم لم يعرفوا مالذي كنا نبيعه.
    Biz de 2000 dolara falan satabiliriz. Open Subtitles لذا أراهن أننا ممكن أن نبيعه بـ 2000 دولار
    Ve bir bilim adamını kaçırdık ki icat ettiği şeyi satıp, para kazanalım Open Subtitles وقد أختطفنا عالماً فقط لكي نسرق أختراعه. فقط لكي نبيعه من أجل المال.
    Sadece seçkin müşterilere satıyoruz. Open Subtitles هي تجي بعد ياهو على طول حنا صح اننا نكون الوحيدين الي نبيعه
    Rahat-egzersiz'in özellikleri ne olursa olsun biz kendine güveni, daha iyi olma vaadini satıyoruz. Open Subtitles مهما كان الـ... الخصائص المميزة لـ الريلاكسيزور ما نبيعه نحن هو الثقـة, وأفضـل هيئة لك
    Halka sattığımız ürünlerin üstünde bir meslektaşınla cinsel ilişkiye girdin. Open Subtitles لقد مارست الجنس مع زميلة فوق منتج نبيعه للناس
    Hayır, burada tek sattığımız; yatak odasında yaşanan belirsiz sorunlara yardım eden bu küçük paketteki tuhaf vitaminler. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي نبيعه هنا هذه الفيتامينات الغريبة والتي بشكل غامض تساعد أدائك الجنسي
    [Erkek] satacak malımız kalmadı gelsin Cafer Ağa, canımızı alsın dediler. Open Subtitles ‫قالوا: "لم يعد لدينا شيء نبيعه‬ ‫فليأتِ جعفر آغا ويأخذ حياتنا"‬
    - Gidecek bir yer yok, satacak mal yok kellelerimiz tehlikede! Open Subtitles ‫لا مكان آخر نذهب إليه، ليس لدينا ما نبيعه
    Dünyayı erimiş cüruftan arıtıp sonra satacağız. Open Subtitles سنحول الأرض لركامِ ذائب . ثم نبيعه
    Olasılıkla satacağız. Open Subtitles من المحتمل ان نبيعه. هَلْ تُريدُه؟
    Dükkanı satmak istiyorsan, güzel satarız. Open Subtitles اذا كنتِ تريدين بيع المكان لا بأس سوف نبيعه
    Herkes reklamı konuşuyordu ama çoğu kişi ne sattığımızı bile bilmiyordu. Open Subtitles الناس تحدثوا عن الاعلان، لكن أغلبهم لم يعرفوا مالذي كنا نبيعه.
    Biz de 2000 dolara falan satabiliriz. Open Subtitles لذا أراهن أننا ممكن أن نبيعه بـ 2000 دولار
    Onu satıp kaçacağız. Open Subtitles إننا نبيعه ونهرب
    Onu Marcelino'ya satalım gitsin. Open Subtitles دعنا نبيعه لـ مارسلينو وننتهي من الأمر.
    Evinizi satamazsınız. satmıyoruz. Kiraya veriyoruz. Open Subtitles لا يمكنكِ بيع منزلكِ - لن نبيعه سنؤجره -
    Köpeklerin çiğnemesi için domuz kulağı da satsak Orta Doğuluların birbirini zehirlemesi için metan gazı da satsak bu böyle. Open Subtitles سواءً كانت أذان الخنازير التي نبيعها كطعام للكلاب أو غاز الميثان الذي نبيعه على دول الشرق الأوسط ليقوموا بتسميم بعضهم البعض
    Öksürük şurubu metamfetamin laboratuvarlarının ana bileşeni olduğu için bunu herkese satamayız. Open Subtitles من الواضخ, شراب الكحة هو العنصر الأساسي يستخدم من قبل مختبرات المخدرات, لذلك لا يمكننا فقط أن نبيعه لأي شخص
    Bu kadar yolu tepip, pazara götürüp satmamızı beklemez. Open Subtitles ليس من الأهمية أن علينا أن نقطع كل الطريق الى السوق لكي نبيعه
    Eğer evimizi ona satmazsak, bunları sana söyleyecekti. Open Subtitles .. قال أنه لو لم نبيعه المنزل فسوف يخبرك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus