Bu gezegen ise yıldızı etrafında ki dönüşünü 4 günde tamamlıyor. | Open Subtitles | فإن هذا الكوكب يدور بسرعة حول نجمه في أربعة أيام فقط |
Tabii yıldızı Max Schreck kadar çirkin değillermiş ama karşılaştırılmayacak kadar güzelmiş. | Open Subtitles | لكن ليست قبيحة مثل نجمه,ماكس شريك, لكن جميلة بشكل لا مثيل له. |
Baylar bayanlar sizlere Harika At Ömer'e binen gösterimizin güzel ve yetenekli yıldızı Bayan T.J. Breckenridge'i takdim etmekten gurur duyarım. | Open Subtitles | سيداتى سادتى يشرفنى ان اقدم لكم نجمه العرض المشهوره و الموهوبه |
yıldızına öyle yakın ki yörünge turu sadece 1 Dünya günü sürüyor. | Open Subtitles | إنه قريبٌ للغاية من نجمه بحيث تستغرق دورته يومًا أرضيًا واحدًا فقط |
Kutupların en üstün yırtıcısına ulaştıktan sonra ekip nihayet yıldızını da buluyor. | Open Subtitles | بهذا الوصول إلى أقوى مفترسي القطب الشماليّ وجد الطاقم في النهاية نجمه |
Hadi dostum, solo takılarak büyük bir Yıldız olacağını düşündü. | Open Subtitles | هلم يا رجل، ظن انه سيلمع نجمه عندما يغني بمفرده |
Ne olursa olsun bu ticaret merkezi yapılacak Najma. | Open Subtitles | سيتم بناء المركز مهما ان كلف الامر يا نجمه |
Sen dünyadaki en büyük yıldızsın. | Open Subtitles | أنتى أروع نجمه فى العالم |
Seni büyük bir film yıldızı yapacağını mı sanıyorsun? | Open Subtitles | تَعتقدُى أنّها سَتَجْعلُك نجمه سينمائيه كبيرَه؟ |
Onun yıldızı şimdiye dek gördüğüm en parlak olanıydı... çevremizi sarıyor ve patlıyordu. | Open Subtitles | نجمه كان ألمع نجم رأيته من قبل. تنفجر وتحيط بنا. |
Bir film yıldızı olduğumda yapmayacaklar bunu. | Open Subtitles | لن يتحدثوا بسوء عني عندما أصبح نجمه سينمائيه |
Bir TV yıldızı intihar etmiş, ve insanlar onun hayaletini televizyonda görmüşler. | Open Subtitles | نجمه قتلت نفسه ، و الناس شاهدوا شبحها على التلفاز |
Seni film yıldızı yapacağıma söz verdim. | Open Subtitles | انا وعدتك بان تكوني نجمه السينما اليس كذلك ؟ |
Neredeyse Jüpiter kadar büyük ve kızgın bir gaz devi olan bu gezegen kendi yıldızı etrafındaki dönüşünü dört günde tamamlıyor. | Open Subtitles | عملاق غازي فائق السخونة ، بحجم يقارب كوكب المشتري يدور برشاقة حول نجمه في ما يزيد قليلاً على أربعة أيام |
Ancak, kazanırsanız, yalnızca borcunuz silinmekle kalmayacak her bir yıldızı 1 milyon yen vererek sizden geri alacağız. | Open Subtitles | لكن ، إن فزت ليس دينك فقط سَُيمحى تماماً سنقوم باسترجاع كل نجمه مقابل مليوناً |
yıldızına öyle yakın ki güneşi bizim Güneş'imizin gökyüzünde belirişinden 360 kat daha büyük olarak gökyüzünde beliriyor. | Open Subtitles | إنه قريبٌ للغاية بحيث يبدو نجمه أضخم في السماء 360 مرة من حجم شمسنا |
Patronu May'in bir Japon yıldızına benzediğini söylüyor. | Open Subtitles | مديري يقول انها تشبه نجمه يابانية. |
Eğer kartlardan biri kazanıyorsa galip taraf, mağlup tarafın bir yıldızını alır ve kendi üzerine takar. | Open Subtitles | إن كان حاسماً الفائز سيأخذ نجمه من الخاسر وسيضعها لنفسه |
Öyle, bir iş yaptığımda, bir Yıldız alırdım ve sonra... | Open Subtitles | صحيح اذن سأقوم بالتنظيم وبعدها حصلت على نجمه , وبعدها |
Bu senin için Najma, kaybetmek üzere olduğum bir şeyi kazandırdın bana. | Open Subtitles | هذا لك يا نجمه لقد ساعدتني في كسب شئ كدت ان افقده انت اغلي هديه عندي |
Sen bir yıldızsın. | Open Subtitles | انتي نجمه |
Ünlü kayıp birisin, pratik olarak Tv yıldızısın. | Open Subtitles | انت شخص مفقود مشهور عمليا انت نجمه تليفزيونيه |
Üçüncüsü, gezegen yıldızından yeteri kadar uzakta olmalı. | TED | ثالثًا، يجب أن يقع الكوكب على البُعد الصحيح من نجمه. |